***3***

70 5 10
                                        

"Ne o? Hayırdır, neyin var?" diye sorduğumda ağlamaya başladı. Kendini toparlamaya çalışarak;

"Babamın istediği gibi bir evlat olamadım. Benim doktor olmamı istiyordu ama ben onun vasiyetini gerçekleştiremedim."

"Tekrardan YGS'ye girebilirsin. Sıkma canını.." Onu üzgün görmek istemiyordum. O kızarıklık mavi gözlerine yakışmıyordu.

"Olmaz. Korkuyorum.. Ya sonuç daha kötü çıkarsa?"

"Seni anlıyorum. Kayıt yaptırmak için mi geldin buraya?"

"Evet. Sen de mi?"

"Ben hem kayıt yaptırmaya hem ev bulmaya geldim."

"Ne güzel.." Biz uzun süredir tanışıyoruz ama daha ismimizi bile bilmiyoruz. Ne tuhaf!

"Adını sorsam?"

"Derin Su. Ya senin?" Ne kadar mantıklı bir isim.

"Ayaz."

Tanıştığımıza memnun olduktan sonra telefon numarasını istedim. Verdi ve benimkini de aldı.

Vakit geçirdikten sonra karakteriyle isminin uyuştuğunu farkettim. Derin Su'larında boğulacak kadar çok sevdim onu.

Üniversite hayatımız boyunca hep iletişim halinde olduk. Ama 2. senemiz hariç.. Ben o yıl kalp hastası olduğumu öğrendim. O yıl okulumu dondurdum ve vaktimin büyük bir çoğunluğunu hastanede geçirdim. O, hasta olduğumu bilmiyordu. Annem hasta ve benim onun yanına gittiğimi sanıyordu.
Doktor ani duygu değişimlerinin kalbimi olumsuz yönde etkileyeceğini söyledi. Ama ben fazla büyütmedim çünkü 42 yaşında tamamen iyileşebilecektim.

Üniversitenin 3. yılında, daha doğrusu Derin Su'nun 3. yılında okula dönmüştüm. Ben okulu dondurduğum için 2. sınıfta okuyacaktım.
Onu okulda yalnız bulunca gerçekleri anlatmak istedim.
Anlattım ve onu üzgün gördüm.
En sonunda cesaretimi toplayıp, ona âşık olduğumu söyledim.

"Şey.. biraz düşünebilir miyim?" diyince saygı gösterdim. Sonraki gün de sevgili olduk zaten. Her şey yolundaydı..

Zaman geçti.. O, okulu bitirdi. Ben bir sene daha okuyacaktım.
Okulu bittikten sonra ondan aldığım mesajla yıkıldım.

 GEÇMİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin