Asi-Serseri ithaf edilmiştir. Kendisinin Asi Serseri hikayesini beğeneceğinizi umuyorum.
Biliyorum bölümler geç geliyor ama Fırtına Esintisi bitene kadar böyle... Fırtına Esintisi'ni çok uzatmayacağım. Yarısına geldim zaten...
Keyifli Okumalar...
Umut'tan...
Umutsuz günlerimin birine daha gözlerimi açmamak için sıkıca kapatsam da sonsuza kadar kaçamazdım. Kaç yıl olmuştu sahi onu görmeyeli... Umutsuz bir aşk olduğunu kendime inandırdığım zaman onsuz geçirdiğim günleri de saymayı bırakmıştım. Benden ümidini kesince kocasına dönmüş mutlu mesut yaşıyordu.
Nasıl bu kadar aptal olabilmiştim? Ya da nasıl bu kadar kör olabilmiştim. Aşkın gözü kördür derler ya sanırım benim ki de kör olmuştu. Gözümün önünde ki gerçeği görememiştim. Sadece onun sözlerine inanmış aldanmıştım. Ama bu yaptığım son hataydı bir daha asla kadınlara güvenmeyeceğimi en ağır bir şekilde öğrenmiştim. Artık kadınlar sadece benim içim geçireceğim güzel bir kaç saatten ibaretti. Yıllardır asla ciddi bir ilişki içine girmemiştim. İstesem de yapamadım. Ne zaman bir kadına yaklaşsam, ondan hoşlandığımı hissetsem bir şeyler beni boğuyor ondan uzaklaşıyordum. Belki de yine kandırılmaktan yeterince sevilmemekten korkuyordum. Bilmiyordum, tek bildiğin uzun bir süre daha hayatımda kimseyi istemediğimdi. Gerçi annemim babamın artık torun sevmek istiyoruz sözlerine kız arkadaşım olmadığı için beni birileriyle tanıştırmaları daha ne kadar kayıtsız kalabilirim bilmiyorum. Anne ve babam gibi mutlu bir evliliğim ve yuvam olsun istemiştim. Evliliklerinde otuz yılı devirmişlerdi. Hala birbirlerinin gözlerinin içine baktıklarında kayboluyorlardı.
Cansu'yla arzu ettiğim yuvayı kuracağımı düşünmüştüm. Onu ailemle tanıştırmaya karar verdiğim günevli olduğunu öğrendiğim gün olmuş, hayallerim buhar olup uçup gitmişti. Ne zaman Cansu'yu aklımın bir köşesinden düşüncelerime sızsa kendimi sahile atıyor saatlerce denizi seyrediyordum.
İçimi saatlerce denize döküyordum. Hava kararmaya başlamıştı. Dün geceyi sahilde geçirsem de deniz yine beni çağırıyordu sanki. Yerimden doğruldum. Üzerime rahat bir şeyler giydim. Evden çıkıp arabama bindiğimde telefonum çaldı. Aktan arıyordu. Aradığı iyi oldu. Kızla görüşme meselesini halletti umarım.
"Amca" Aktan benden iki yaş küçük amcamdı. Dedemin ikinci evliliğinden olan çocuğuydu. Ona amca demek biraz komik dursa da amcam olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.
"Bana amca dediğine göre bana hala kızgınsın."
"Amcam olmana şükret. Yoksa ne yapardım kestiremiyorum"
"Amcasının bir tanesi."
"Aktan bırak zevzekliği se söyle. Başıma açtığın evlilik meselesini hallettin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudun Peşinde(KİTAP OLDU)
General Fiction@Tüm hakları saklıdır. Hikaye kurgusuyla her şeyiyle bana aittir. İzinsiz kullanımda yasal işlem başlatılacaktır. Elif sana bir arkadaş nasihatı bir erkeği baştan çıkarmak istemiyorsan sakın dudaklarını ısırma. Helede bir odada gecenin bir yarısı...