Basketbol maçından bir gün önce
Dünden beridir çok yorgundum. Yarın basketbol maçı vardı. Bu yüzden dün bütün gün basketbol çalışmıştık. Savaş'da çok yorulmuştu. Hemen kendimi eve attım. Zaten bir haftadır basketbol çalışıyorduk ama dün sabah evden çıktığımda basketbol antrenmanına katıldım. Orada işim bittikten sonra Savaşla basketbol maçı yaptık gece yarısına kadar. Gerçekten dün çok yorulmuştum. Bu sabah kalktığımda hala çok yorgundum. Edalar sabaha karşı eve gelmişlerdi. İyi ki annem evde yoktu yoksa çok kızardı. Salona çıktığımda Edalar yoktu. Odasına girdiğimde Mina ile yatağa sızmışlardı. Kesin akşam çok içmişlerdi ki Eda içince berbat oluyordu. Ben tam bunları düşünürken kapı çaldı. Kapıyı açtığımda karşımda Çınar'ı görünce tırsmadım değil.
"Yine niye geldin?"
"Merak etme bir şey yapmayacağım. Sadece yeni evin dekorasyonu konusunda yardıma ihtiyacım var. Zevkine güveniyorum."deyince biraz yumuşadım. Evet moda ve dekorasyon konusunda çok zevkliyimdir. Ben bu düşüncelerde dolaşırken
"Ee ne diyorsun bana yardım edecek misin?"deyince biraz düşündüm. Çok yorgundum Evet ama gitmek de istiyordum.
"Tamam gelirim."dedim birden. "Giyinip geliyorum sen salona geç."dedim ve o salona doğru ilerlerken ben de odama doğru ilerledim. Dolabımı açtım ve içinden beyaz t-shirt, kot pantolon ve kot ceket çıkardım. Üzerime hızlıca giydim kıyafetlerimi. Bu sırada telefonumu elime aldım ve Savaş'a bir mesaj yolladım
"Sevgilim ben Çınarla evin dekorasyonu için dışarı çıkıyorum. Merak etme. Bu arada seni seviyorum."yazdım ve aynanın karşısına geçtim. Hafif bir pudra, eyeliner, rimel ve parlatıcı sürdüm. Evet hazırdım. Bu arada kapımın çalmasıyla gidip kapıyı açtım. Çınar karşımdaydı.
"Sen in istersen ben ayakkabılarımı giyip geliyorum."dedim.
"Önemli değil ben beklerim."dedi. O öyle deyince arkamı dönüp dolaptan beyaz Nike ayakkabılarımı çıkardım ve giymeye başladım. Çınar hala kapımın önünde beni bekliyordu. Ayakkabılarımı giyince
"Ben hazırım gidebiliriz."dedim ve aşağıya indik. Çınar'ın arabasının yanına gidince Çınar benim kapımı açtı ve ben de bindim. Daha sonra şoför koltuğuna oturdu ve emniyet kemerini bağladı. Ben de kemerimi bağlayınca arabayı çalıştırdı.Bir mağazaya girdiğimizde bir kadın yanımıza geldi.
"Hoş geldiniz Çınar bey. Babanız buraya geleceğinizi haber vermişti. Hazırlıkları tamamladık. Kataloglar hazır isterseniz sizi şöyle alayım." dedi ve eliyle bir masayı işaret etti. Masanın üzerinde bir sürü katalog vardı. Kadın bize katalogları gösterdikten sonra biz de seçmeye başladık. İlk önce mutfak, daha sonra banyo, sonra benim odam, Çınar'ın odası. Annemlerin odasını ve Eda'nın odasını bıraktık. Onları kendileri seçmek isterler diye düşündüm. Bütün her şeyi tamamladıktan sonra, Çınar yorulduğumu görmüş olacak ki
"Seni de yordum ama eğlenceliydi bence. İstersen seni eve bırakayım."
"Teşekkür ederim evet eğlenceli bir gündü. Bence de artık gitsem iyi olacak."
"Tamam" dedi ve mağazadan ayrılıp arabaya doğru ilerledik. Arabaya bindikten sonra konuşmaya devam ettik.
"İstersen yarın da gel evin eşyaları yarın gelecek ve bize yerleştirmede yardımcı olabilirsin."
"Çok isterdim ama yarın maçım var. Annemlerde geleceklerini söylediler sen tek başına mı halledeceksin."
"Immm benim ondan haberim yok bilmiyorum. Eğer öyleyse erteleriz o işi." Biz bunları konuşurken eve geldiğimizi fark ettim. Çınar'a dönüp
"Zevkime güvenip bu işte yanına aldığın için teşekkür ederim." dedim ve "İyi günler." diyerek arabadan indim Çınar'a söz hakkı vermeden.
Eve girdiğimde Eda beni kapıda bekliyordu.
"Kızım sen neredesin ya. Savaş'a mesaj atmışsın Çınarla birlikteyim diye. Daha sonra da çocuğun aramalarına cevap vermemişsin." O bunları derken çantamdan telefonumu çıkardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Aşk
Teen FictionAşkları o kadar gizli ki, hiç açık etmemeye çalışıyorlar. Aşkın gizli hali.