13.

481 63 41
                                    

Medya ( kızların çatıdaki halleri :)

Savaş

Dolunay yanımdayken anlam veremediğim şekilde kendimi huzurlu hissediyordum . tıpkı şimdi olduğu gibi... Birden kapı çalınmadan hayvan gibi biri girdi içeri. hakan !!

" pardon pardon yanlış zamanda mı geldim ?" dedi ve eliyle parmaklarının arasından gözü gözükecek biçimde yüzünü kapattı .salak!

" ne var lan ? Ne istiyosun pezevenk ?" dediğimde ellerini yüzünden çekti.

" bende seni özledim pudingim! " dedi ve güldü .

" hakan! abicim ne istiyosun gece gece? en son gördüğümde sızmıştın lan sen "

" işte senle birşey konuşmaya geldim . daha doğrusu geldik. " kapının arkasına baktığımda kaan ve kaşı patlamış mert' i gördüm . kafalarını kapıdan sokup bir bana bir de dolunay' a bakıp sırıttılar ve geri gittiler. Göz devirerek dolunay' ı rahatsız etmeyecek şekilde kalktım ve hakan ' la aşağı indik. Aşağıda kaan ve mert masada oturmuş bizi bekliyorlardı. Gecenin bu vakti beni boşuna çağırmışlarsa sikecektim ebelerini. orası ayrı!!

" ne var lan ne diye çağırdınız?"

" pardon ama sen neden yengeyi eve attın ?" piç sırıtışı yapan hakan' a döndüm .

" birincisi nerden yengen oluyor? İkinciside eve atmadım . çok sarhoş oldu ve rahatsızlandı bende annesinin bu halde eve almayacağını bildiğim için buraya getirdim .!" hepsi onaylayan mırıltılar çıkardılar. Birde dolunay gibi konuşmuştum . sırıttım.

" ee bunu sormak için mi kaldırdınız lan beni ?". Mert söze girdi.

" abi ben birşey söylicem . ama en son hakan ' a söylediğimde yarım saat güldüğü için cesaret edemiyorum ." ters bir bakış attım ve devam etti.

" hani şu yengenin ( kaşlarımı çattım ) yanii dolunay' ın arkadaşlarından ayşem varya . siyah saçlı mavi gözlü olan.."

" hatırladım.ee!"

" sanırım ondan hoşlanıyorum ." diğerleri sanırım önceden bildiği için pek tepki göstermesede ben şaşırmıştım. Çünkü o olaydan sonra kimseyle olamaz diye düşünüyordum .

" gerçekten mi lan ? Bu yüzündeki izlerin sebebi de o sanırım " ayağa kalkıp sarıldım ve beline destek amaçlı biraz vurdum . güldü.

" ona sataşan bir ibneyi dövdüm ve o hoşlansa bile dolunay' dan baya bir korkuyor. Onuda sen halledersin artık "

" o iş bende koçum .!" diyerek sırıttım.

" ee peki nasıl oldu. Yani o olaydan sonra zor diye düşünüyordum ." birkaç dakka düşündükten sonra

" aslında öyleydi. Ama ayşem' i gördükten sonra değiştim işte. Ne kadar hala unutamasamda alışmaya başladım. Ve ayşem' de o mavi gözleriyle o kadar çok banu' yu andırıyor ki artık dayanamadım ve söyledim ." sonunda bir oh çekip sustu. Onun bu haline güldüm ve sevindim . çünkü kardeşlerimin mutlu olması benide mutlu ederdi. Özelliklede mert' in. çünkü o olaydan sonra toparlaması gerçekten çok zor olmuştu. Kaç kere kendini dövdürtmüş halde karakoldan topladık hatırlamıyorum.

" ne yani siz aşk bücüğümü oldunuz?" hakan' a ters bir bakış attım .

" kes lan sesini ! Hem sanada birini bulmak lazım sap gibi kaldın " mert ve kaan güldü hakan' da güldü ama çaktırmamaya çalıştı bence . çünkü kendisi her boka gülen bir tiptir de.

" bana böyle dediğine göre sende dolunay yengemle ilerletmişsin o zaman " dedi . diğerleri gülerken ben gözlerimi devirip ensesine bir tane geçirdim . o ensesini ovalarken devam ettim .

SİYAH KAR TANELERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin