32.Bölüm

3.5K 247 101
                                    

Yıllar sonra herkesin dilin de bir sevda olacak... o sevda''nin adı ise EN GÜZEL IMTIHANIMSIN koyulacak....

Mina'dan:

Rüzgarla baş başa kalmak benim şimdi'ye kadar yaşadığım helal daire çerçevesini geçiyordu.
Ve hangi kul haram bir şey yapar, yer içer ise onun yaptığı tüm ıbadetler kabul olmazdı.
O yüzden bir an önce Helal sevdami kırmadan yanından kalkmam gerekti çünkü kim olursa olsun kalp kırmak kabe yıkmak kadar kötü bir şey iken dediğim gibi kırmadan kalkmam gerektı ama bunu nasıl yapacağıma dair fikir yoktu Dalgın bir şekil de düşünür iken Allah sevdiği kullarini her zaman koruduğu için beni de korumuştu.
Aklıma gelen fikir ile hafifce ayağa kalkarak;

"Şey ! Ben bi Eslem nur'a bakıp geliyorum."

Rüzgar dalgın olmalı ki;

"Efendim Mina."

O kadar dalgındı da çünkü daha dediğim şeyi bile duymamıştı.
Bende tekrar edip izin istedim,Ne kadar tanıdık bir kışi olsada eve gelen misafir misafirdır.

"Şey diyorum Eslem nur'a bakıp geleyim eğer sorun olmaz ise."

Dalgın ve benim kadar soğuk bir şekil de oda bana cevap verdi. sabah ki halimizden eser kalmıştı bir anda ikimiz de duvar gibi soğuk ve taş gibi olmuştuk.

"Tamam."

Kalkıp giderken bir an da ona ne yaptığımı düşünmeye başladım tamam oda haklıydı herkes sevdiği bir ınsandan ilgi beklerdi ama sevdiği kişi ona haram ve onun iliğini isteyip cennet bahçelerinde buluşmak istiyorsa sevdiği helal olana kadar ondan uzak durmalıydı uzaktan sevmeliydi.
Gözlerine bakmadan yüreğine bakmalı, ellerini tutmadan yüreğini tutmalı,yüzünü değil duruşunu sevmeliydi insan Sevdam dediği kişiyi Helali olana kadar uzaktan sevmeliydi...

Bunları düşüne düşüne dar koridordan odama doğru ilerliyordum ki abimin sesini duydum hararetle dolu biri ile konuşuyordu anıldığıma göre telefonla konuşuyordu,ah Mina sanki evde konuşacak biri var iyice leyla olmaya başladın.

Abimin bulunduğu odanın önünden direk çekildim çünkü kulak misafiri olmak ayıp ve saygısızca bir durumdu.
Ve onun odasında durdukça kulak misafiri oluyordum.

Odama girdiğimde minicik kuşumun uyuduğunu gördüm tam eğildim öpüyordum ki , telefona mesaj sesi geldi.

Sonra doğrulup telefonu elime aldım ve gelen mesajı okudum ve şimdiden üşüdüğümü hissediyordum ne kadar soğuk bir mesajdı bu böyle sonra gözüm sabah konuşmalarimiza kayınca yüreğimden bir parçası kopmuş gibi bir acı hissettim içimde.

"Eslem'i uyuyorsa uyandır kaldırda gidelim artık."

Bu kadar da soğuk olamaz ki imanımin yarısı ya.
Sessiz bir şekil de odadan çıkıp içeriye geçtim ve abim ile karşı karşıya geldik.
Sanki hissetmişcesine;

"Ne oldu ? Güzelim moralin bozuk gibi."

Yanına gidip baba sıcaklığında ki kolunun altına girip;

"Iyim çok şükür elhamdülillah abicim benim."

Yüzüme baktı baktı ve baktı ;

"Bir şey olmadiğina Emimisin."

Aklıma gelen bir espiri ile gülerek cevap vermem ile abim yüzünü ekşitmesi bir oldu ama güzel cevaptı bence.

"Mina'yım abicim emin değil."

Hiçbir şey demeden içeriye geçti kesinlikle benim verdiğim cevap karşısinda dili tutuldu.

Sonra içerden bağırmaya
başladı ;

En Güzel İmtihanimsin .Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin