Apartman hayatta kalmak için çok iyi bir alan değildi. O yüzden bir kapının önüne dikilip omuz ve tekme yardımı ile kapıyı kırdılar. İçeri girdiler ve bu kadar aksiyonun yeterli olacağı varsayımına hak vererek uzandılar.
Herkes uyandığında Henry onlardan önce uyanmış ve yanan Ionıa'dan kurtardığı haritaya baktığını gördü. Bu haritaya göre yakınlarda hayatta kalabilecekleri hiçbir yer yoktu. Ne AVM ne de üniversite. Diğerlerinin uyanmasıyla bir sorun ortaya daha çıktı. Karınları açtı ve yemek yapmayı bilen yoktu. Sadece dolaba baktılar ve o dolapta herkesin düşündüğü gibi boştu. Malzeme toplamaya giden savaşçıların getirdikleri yemekleri yediler.
Dışarı çıktılar. Yine yiyecek arayacaklardı. Malzeme toplamaya giden kişiler yemek ve mermi topladığından azıcık olsa bile rahatlatıyordu. Daha önce gitmedikleri bir mağazaya gitmekti amaçları. Arabalarına bindiler ve rahat bir biçimde, yaratıkları öldüre öldüre ilerlediler.
Sonunda mağazaya vardılar. Varır varmaz bir adamın bağırışını duydular. Arkalarına döndüklerinde 12 bilim adamı elinde tek bir tabancaya sahip olan kişi onları uyarıyordu. Onlarında gaz maskeleri vardı.
"Şimdi hepiniz.. bize silahlarını vereceksiniz.. bizde sizi..öldürmeyeceğiz."
Ölümden korkuları yoktu ama o sırada Henry ileri çıktı. En öndeki adamın direkt önüne geldi ve silahı göğsüne koydu. Tetiğe bastı fakat silah ateş almadı.Çünkü silahın güvenlik kısmını kapatmamışlardı. Bilim adamları üzerlerinde önlük ile yere yığıldılar. Bazılarının gözlerinden yaş geldiği gaz maskelerinden bile anlaşılıyordu.
Bu adamlarla konuşmak için Ed ileri çıktı.
"Siz bilim adamlarısınız değil mi ?"
"Evet."
"Ne üstünde çalışıyorsunuz ?"
"Şu patlayan fabrika hakkında.."
Ed biraz korkmuş bir biçimde geri çekildi. Adamlar fırsatını buldular ve konuşmaya başladılar.
"Aslında amacımız fabrikaya geri gitmek.Çünkü bu yanlışlıkla yaptığımız şeyi geri çevirebileceğimizi düşünüyoruz."
Gözleri parladı savaşçıların. Onlara yardım edip bu şehri kurtarma fikri onları arabaya yönlendirdi.
"Size yardım edeceğiz ve sizde bu şehri kurataracaksınız."
Savaşçılar son ve en önemli görevini tamamlamak amacıyla cesaretlerini topladılar. Henry o fabrikaya tekrar gitmek istemiyor, diğerlerine gitmemek için resmen yalvarıyordu. Hawk Henry'i bir tarafa doğru çekti.
"Henry sakin ol. Güçlü olmalısın. Sen şu ana kadar hayatımda gördüğüm en cesur ve sağlam kişisin. Ama bu hallere düşmen seni parçalar ve içten seni öldürür. Yani şimdi koca oğlan, bu görevi kardeşin için ve tüm şehrin için yap !"
Henry başını kaldırdı. Sanki içine cesaret dolmuştu. Silahını havaya kaldırarak birkaç el ateş etti. Herkes ona baktığında bağırdı.
"SON GÖREVE !"
"SON GÖREVE !"
"HADİ, HADİ !"
Arabaya bindi ve Hawk'a teşekkür ettiğinin gösteren bir bakış attı. Arabalar hareket etti fabrikaya doğru.
Üniversiteden geçtiler, AVM'den geçtiler, Ionıa'dan geçtiler, Çiftlikten geçtiler. Her yere son bir kez daha baktılar. Ölüm korkuları yoktu. Bunu şehirleri ve tanıdıkları herkes için yapacaklardı. Ne pahasına olursa olsun..
Son bölüme geldik. Bunu kısa yaptım çünkü 24. Bölüme yer bıraktım. Son bölümü de okuyun u
^^
Sağlıcakla..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Yaşam
Science FictionFabrikanın birinde çıkan gaz sızıntısı... Mutantlaşmaya başlamış insanlar arasında hayatta kalmak için uğraşan 5 arkadaş. Ve de destek vermeye her zaman hazır olan bir grup. Hayatta kalmak ve her şeyi eski haline döndürmek onların tek görevi. (İlk 5...