11.BÖLÜM

26 9 2
                                    

Harry yavaş yavaş gözlerini açtığında, hala aynı odada ve tek başına olduğunu gördü. Yere düştüğü için kalkma gibi bir şansı yoktu. Ayrıca o aksiyon filmlerinde ki gibi bilek bölgesine sakladığı bir bıçak da yoktu. Umutsuzdu. Biraz süre geçtikten sonra bir adam içeri girdi. Sırıtarak baktı. Yüzünü biraz daha inceleyince onu dün gece yumruklayan ve tekme atan adam olduğunu farketti. Adam sebepsiz yere geldi ve Harry'nin karnına doğru tekme attı birkaç kez. Sonunda sandalyeyi onunla birlikte ayağa kaldırdı. Ağzında ki dişleri sökesi geliyordu Harry. Sanki ne düşündüğünü anlamış gibi girdiği kapıdan çıktı ve biraz sonra eline bir sopa alarak geri döndü. Harry yutkundu. Adam elinde ki sopayla Harry'nin bacaklarına acımasızca vurmaya başladı. Harry çığlık atıyordu ama nafile. Sonunda adam durdu. Yere tükürdü. Harry'nin yüzüne bir yumruk indirdikten sonra bir kez de sopayla göğsüne vurdu.

O sırada kapıdan gelen bir ses adamın durdurdu ve Harry'i kurtardı.

"Yeter. Onu sorguya hazırla derken öldürmeni kastetmemiştim !"

Sonra içeri bir adam girdi ve rüzgar hızıyla elindeki bıçak ile bir çizik attı adamın yüzüne. Adam sinirlenip dışarı çıktı. Derin derin nefes alıyordu Harry. Adam onun başını havaya kaldırdı ve orada ki bir sandalyeye oturdu. Ardından konuşmaya başladı;

"Eee, nereden geliyorsun ? Adın nedir ?"

Harry sessizlik ile cevap verdi. Adam da biraz sustu ve ona aynı soruları tekrar sordu. Ölüm sessizliği. Adam sabırsızlanınca ağzındakiler dökülmeye başladı.

"Benim adım Negan. Seni yolda motorla gören ekibim üstüne ateş açmış. Fakat arkanda birçok arkadaşın daha varmış. Daha ne kadar adam var yaşadığın yerde ? Ayrıca oranın bize neresi olduğunu söylemen gerekiyor yoksa..."

Eliyle yerdeki kan izini gösterdi. Harry etkilenmişe benzemiyordu. Negan devam etti.

"O yerde neleriniz var ? Cephane, yiyecek, elektrik, başka şeyler. Senin adın nedir ? "

"Sana bunu söylemem için biraz daha yaklaşman gerekecek."

Negan ağzına doğru yaklaştı. İşte o anda Harry adamın yüzüne tükürdü. Negan çok sinirlendi. Üstüne atladı Harry'nin. Gözleri dönmüştü ve giysilerini yırtıyordu. Harry'i yumruklamaya onu savurmaya başladı. Harry'nin yüzünden kan gelmeye başlayınca durdu. Negan onu yine kaldırdı. Bu sefer adını sorduğunda "Har-Harry." diye karşılık verdi. Adam memnun şekilde arkasına yaslandı ve elindeki bıçağı çıkardı.

"Bana iki kez söyletme. Yaşadığınız yer neresi ?"

İşte bu sıralar Henry daha yeni uyanmış ve kahvaltı yapmıştı. Harry'i düşündükçe sinirleniyor, silahını uzanıyor dışarı çıkmayı düşünüyordu. Ama diğerleri hep onu durduruyordu. Henry son bir çabayla kapıya kadar gitti. Onu durduramayacaklarını anlayınca tüm savaşçılar gaz maskelerini taktılar. Bu acil durumdan ötürü küçük kuşlar gibi birlektelerdi yani takımlar yoktu. En iyi iz süren kişi olan Jason hızla ilerliyordu. Savaşın çıktığı yere vardıklarında motorun lastik izini aradılar. Sonunda buldular ama takip etmesi zordu. Çünkü üstünden zaman geçmişti ve izler silinmeye başladı. Harry'nin yarası olmalıydı ki yerde nadiren kana denk geliyorlardı. Kan ve lastik izlerini takip etmekle Harry'i kaçıranları bozguna uğratmak Henry'nin aklına yatmıştı ve hiçbir şey onu bu karardan vazgeçiremezdi.

Harry'nin burnunun kanaması geçmiş adamla konuşuyordu. Söylediklerini Negan bir kağıda not alıyor, dikkatle dinliyordu.

"Bulunduğumuz yer biraz uzakta. Bir AVM var. İşte o AVM'nin ilerisinde bir cadde var. O cadde üzerinde 2 km. ilerledikten sonra parklar karşınıza çıkacak. Oradan kuzeydoğuya biraz ilerleyince bir lise var. İşte orası silahlandığımız ve barındığımız yer."

Negan bilmiyordu Harry'nin ona yanlış adres verdiğini. Harry'i küçük görmüş, yalan söyleyemecek kadar korktuğunu düşünmüştü. Oysa ki Harry'nin planı bir çakal gibi sinsice ve kurnazdı. Hatta çakallardan bile daha kurnaz. Ara sıra kendini ağlıyormuş gibi gösteriyor, onlardan korkuyormuş gibi yapıyordu. Oyuncu olmalıydı Harry. Negan ona inandı ve ayağa kalktı. Adamlarını çağırdı ve yola çıkacaklarını söyledikten sonra kapıyı kapattı. Harry bu süreç içinde Henry ile diğerlerinin burayı bulacağını ve onu kurtaracağını düşünüyor ve tüm kalbiyle inanıyordu. Hem onlara yardım olsun diye Negan'ın adamlarını uzağa bir yere yollamış, en azından bulundukları yerdeki kişilerin yarısını yollamıştı. Yapabileceği buydu. Gerisi Henry ve diğerlerini kalmıştı.

Negan çok hızlı bir şekilde kapıda ki korumaları yanlara ittirerek arabaya bindi. Onun arkasında ise üç araba daha vardı. 25 civarı kişi ile gidiyorlardı. Gaza basıp uzaklaştılar. Kapıdakiler gaz maskesi filtreleri bitmesin diye içeri girdiler.

Don'un bulduğu dürbün ile bulundukları yeri izliyordu Bill. Bulundukları yer bir üniversiteydi. Henry dürbünü aldı ve dişlerini birbirine vurdu. Oraya girmek için onlara 40 dakika vermişti Harry. İyi kullanacaktı bunları savaşçılar.

İyi okumalar ^^
Sağlıcakla..

Son YaşamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin