O an bütün düşüncelerim kaybolmuştu. Kendimi her tarafım kırılmış gibi hissediyordum. İçim ve kalbim o kadar çok acıyordu ki. Etrafımdaki insanların söylediklerini boğuk boğuk duyuyordum. Ellerim buz kesilmişti. Öylece karşıma bakıyordum. Elimdeki telefon istemsizce yere düştü. Konuşmuyordum. Nefesim daralıyordu. İçim ağrıyordu. Öylece dikiliyordum. Buse ile Aylin bir yandan birşeyler söylüyorlardı. Diğerleri bir yandan bağırıyorlardı. Susan yoktu. Tek susan bendim. Aklımda sadece o kadının söylediği kelime vardı. 'Hamileyim ben.' bu kelime yankılanıp duruyordu. Sanki dünya dönmüyordu. Gözümden akan yaşları anlatamam bile. Hayallerini kurduğum adamın başkasıyla bir çocuğu vardı. Herkesin bağrışması sinirlerimi bozmuştu.
"Yeter!" dedim titrek sesimle. Sesimde hayal kırıklığı , üzüntü , sinir... Herşey vardı. Herkes susmuştu. Bana bakıyorlardı. Birşey dememi bekliyorlardı.
"Sussun herkes! Sen! Sen hamilesin! Hem de Mert'ten! Ne diyor bu kadın Mert!" dedim haykırarak.
"Yalan söylüyor Kumsal! İnanma. Ben herşeyi açıklayacağım." dedi. Çaresiz ve sinirli gözüküyordu. Elleri yumruk halindeydi. Sanki o kadını hırpalamak istercesine. Kadın ise ağzında sakız halinden memnun bir şekilde bizi izliyordu. Sürtük!
"Neyi açıklayacaksın! Herşey ortada! Kaybol hayatımdan! Adi herif!" dedim ve o kadına döndüm.
"Sana gelince de." dedim işaret parmağımla onu gösterip devam ettim.
"Sen tam bir sürtüksün! Şu haline bir bak! Kaltak!"
"Oyy canım. Çekemiyorsun demi." dedi gülerek. Sakızını şişirdi ve sakızı patlatmadan gidip tokatı ben patlattım. Bu sayede hem sakızın havası inmiş oldu hem de bana söylediğinin cevabını almış oldu.
"Çekememezlik değil. Sen kimsin de ben seni çekemiycem lan! Sen belki de tek gecelik bir kişisin. Kaltak!"
"Hayır! Mert sürekli benimleydi. Senin haberin yok muydu canım." dedi sırıtarak. Bu cümleden sonra kendimi tutamayıp kadını yere ittim ve üstüne oturup yumruklamaya başladım. Saçımı çekmeye çalışmıştı ama başaramamıştı. Zaten fazla kalıplı da değildi. Acı içinde inliyordu. Her ne kadar beni tutsalarda işe yaramazdı. Saçından tuttuğum gibi yerde sürükleyerek kapının dışına çıkardım. Yüzüne sert bir yumruk daha geçirip :
"Siktir git kaltak!" dedim ve kapıyı kapattım. Herkes şaşkınca bana bakıyordu. Bir Buse fazla şaşırmamıştı o da alışkın olduğu için.
"Kumsal bir dinle!" dedi Mert kolumdan tutarak.
"Ne dinliycem seni be!" dedim kolumu kurtararak. Ellerime baktığımda kızarmıştı ve bir kaç yer kanamıştı. Şuan umrumda olan tek şey Mert'ti. Bana bunu nasıl yapmıştı. Bana hiçkimseye dokunmadığını söylemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müzik Öğretmenim
Novela JuvenilAşk denilen şeyi en çok sende buldum. Seni herşeyinle iyi tanıdım. Bana kendini hep iyi tanıttın. Fakat herşey tam tersiymiş. Sana olan aşkım herşeyin ön planında. Sana ne kadar kızsam da sensiz olmuyor. Herşeye rağmen seni çok seviyorum. OYUNCULAR ...