Kapıyı açtığımda karşımda kocaman ayıcık vardı. Boyu 2 metre vardır heralde. Ufak bir sevinç çığlığı attım. Sonra bir anda ayıcığa sarıldım. Kocaman olduğu için beni kaplamıştı.
"Meerrtt gelsene buraya." dedim sevinçle. Mert hala gelmemişti. Kargodaki adamın uzattığı kağıdı imzaladım ve ayıcığı Mert'in yanına doğru götürmeye başladım. Oturma odasına gittiğimde Mert yoktu. Nerde bu adam ya.
"Aşkımm nerdesin?"
"Burdayım bitanem." dedi.
Sesin geldiği tarafa baktım ve karşımda kocaman bir ayıcık daha vardı. Benimki açık pembe ve krem rengindeydi. Onunki ise açık mavi ve krem rengindeydi.
"Ama Mert. Sen.. Sen muhteşemsin. Seni çok seviyorum bitanem." dedim ve koşarak sarıldım.
"Hadi aşkım gel ayıcıklarımızı şu büyük camın önüne koyalım ve yatalım." dedi yanağıma öpücük kondurarak. Duvar boyu olan camın yanına gittik ve ayıcıkları yatırıp biz de üstüne yattık. Çok güzeldi. Çok yumuşacıklardı.
"Beni çok mutlu ettin sevgilim. Bunlar çok güzeller. Yumuşacıklar. Hayalimdekiler gibi. Kocamanlar ve çok tatlılar. Beni o kadar sevindirdin ki. Seni çok seviyorum be adam." dedim ve sıkıca sarıldım. Kol kasları beni iyice sarmıştı. Kafamı kaldırdım ve birbirimize bakmaya başladık. Alnımdan öptü. Sonra eğilip yanaklarımdan öptü. Ve yavaşça dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bir iki defa öptü ve sonra öpüşmeye başladık. Kolları beni iyice sarmaya başlamıştı. Ben de elimi saçlarında gezdiriyordum. Daha çok öpmeye başlamıştı. Bu sefer benimle sevişmesine izin verebilirdim. Ama ilerisi olamaz. Ellerini bacaklarıma kaydırdı ve okşamaya başladı. Bir müddet sonra da ben de baklavlarına dokundum. Hepsinde ellimi gezdiriyordum. Ta ki zil çalana kadar. Mert'in içinden sövdüğünü biliyordum. Komik durumdu ve gülmeye başladım. Kalktım ve kapıya yöneldim. Kapıyı açtım ve gelen Buse idi.
"Hoşgeldin canım." dedim ve sarıldık.
"Hoşbuldum bitanesi." dedi ve kapıyı kapattım. Mert'in yanına gittik.
"Hoşgeldin Busecim. Tam zamanında geldin." dedi ve bende kıkırdıyordum.
"Musait bi zaman değildi heralde." dedi Buse imalı bir şekilde. Gülmeye başladık.
"Yok yok. Müsaitiz canım." dedim ve gülümsedim. Buse'nin canı sıkkın gibiydi. Nedeni neydi ki acaba?
"Canım biz senle bir mutfağa gidelim. Yiyecek birşeyler hazırlarız." dedim ve o da onayladıktan somra mutfağa gittik. Mert ise televizyon seyrediyordu.
"Evet şimdi dökül bakalım." dedim açıklama bekler vaziyette.
"Neyi?"
![](https://img.wattpad.com/cover/45263907-288-k241566.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Müzik Öğretmenim
Fiksi RemajaAşk denilen şeyi en çok sende buldum. Seni herşeyinle iyi tanıdım. Bana kendini hep iyi tanıttın. Fakat herşey tam tersiymiş. Sana olan aşkım herşeyin ön planında. Sana ne kadar kızsam da sensiz olmuyor. Herşeye rağmen seni çok seviyorum. OYUNCULAR ...