Merhaba Belinda.
Sana hem iyi hem kötü haberlerim var.
Önce kötüleri sıralayacağım.
Az kötü olan, geçen gün sana 'hoşçakal' demediğimi fark ettim. Üzgünüm.
Orta kötü olan, 20 gün geçti hala kalkmadın. Olsun.
Çok kötü olan, yeni yılda yanında olamayacağım.
Buralarda olsak mutlaka gelirdim ve elini tutarak girerdik yeni yıla ama maalesef.
Bizimkilerle tatile gidiyoruz.
Yeni yıla başka bir yerde girecekmişiz.
Gitmek istemediğimi söyledim ama annemi bilirsin.
Liz işte, kabul etmedi.
Evet, bunlar kötülerdi.
Ve iyi olansa ağlama krizleri, göz dolmaları, hıçkırıklar gitti.
Yerlerini solgun bir ruh haline bıraktılar.
Sulu göz olmaktansa karamsar çocuk olmayı yeğliyorum.
Ve insanların gerçek yüzlerini görüyorum.
Hep şöyle derdin, kimse göründüğü gibi değil.
Cidden öylelermiş, Belinda.
Ben biraz aptalmışım.
Ve biraz mutlu oldum, çünkü çocuklarla aramız iyi.
Ashton, Calum ve Mike benim gerçek bir aşık olduğumu biliyorlar.
Bunu şarkı yazarken ve provalarda kullanıyoruz.
Bana destek olmayı öğrendiler.
Dostluğumuz güçlendi.
Senin sayende.
Yani, ben sana bağlıyorum, bilmiyorum.
Gitmeliyim.
Seni seviyorum.
Hoşçakal.
