10.Bölüm ( Acıyı hissetmiyorum )

879 55 4
                                    

Sude :

Ellini tutmaya çalışmamla beni hızlıca duvara doğru fırlatırmis  gibi yapıp  sırtımı  sert bir sekilde duvarla bulustu .Ellerini duvara yasladi .

Gözlerinde    sinirli  bakışıyla  " Seni o kadınlardan farklısın sanmıştım. Ama yanılmışım.. O adamın sana böyle davranmasını nasıl izin verebildin? Senin yüzünü bir daha görmek istemiyorum.Bu bara da bir daha gelme. "

Ellerini duvardan çekmesiyle ben öylece  az kalsın düşecektim. Yüzüme bile bakmayıp hızlı bir şekilde yürümeye başladı. " Mert açıklayabilirim o adam bana sarkıntılık yapıyordu sadece ."

" Buna inanacağım mi düşünüyordun ha ? Daha inandırıcı olabilirdin sense onun koluna dokunmasına bile izin verdin ."

" Ya diyorum işte sarkıntılık yapıyordu .Ben zaten ona bunu yapmaması gerektiğini söyleyip kalkacaktım. "

" Gerçekten bu dediklerin kulağa inandırıcı gelmiyor.Ve her neyse istediğin adamla birlikte olabilirsin .Hatta geç kalmış değilsin git yanına. "

Gözlerimdeki istemsiz akan gözyaşını silip umursamamaya çalışarak onun tersindeki  tarafa doğru yürümeye başladım. Beni o tip kadınlarla bir tutmuştu. Oysa ben değil biriyle birlikte olmak , elini bile tuttuğum kimse olmamıştı..Bir insansız yargısız infaz yapar miydi? O öyleydi. Sadece duyduğuna inanıp beni dinlemeyi tercih bile etmemişti.

Ne kadar uzaklaştığını bilmeyerek boş bulduğum bir banka oturdum .Etrafa boş bakışlarımı sürdüyordum. Eve bu halde gidemezdim.Annemden sakladığım bu oyunu öğrenirdi.Biraz sakinleşip kafamı toplamam lazım. 

**
Mert :
O gerizekalinin dedikleri hala kulağımda çınlıyordu.

" Sana demiştim Korkmaz bende senin elindeki kızı alıcam şimdi de bu kız baksana benimle birlikte olması seni çok mu kızdırdı yazık. "

Hayır gerizekalinin sevgilisi olduğunu bilmeden kızla birlikte olmuşsan bütün suç bende miydi yani .Sevgilisinin bana ilgi duymaması gerekirdi .Neymiş Kılıcın sevgilisini tavlamismisim. Şu hale bak sırf Selin korktu diye adam akıllı bile benzetememistim.

Kafamdaki ufak kanamaya es geçersem pek bir şeyim yoktu. Sadece tekrar güvenmek isterken aynı hayal kırıklığına uğradım.Birine güvenmek bu kadar mı zor ? Neden ona kızıp elini çekmesine kızmamasina  hala anlamıyorum.Onu farklı sanmıştım. Yanılmışım.

Meleğimin kapısını açıp sürücü koltuğuna oturdum .Acaba eve gitti mi ki ? Bu saatlerde başına  bir şey gelebilir .Evet kahretsin vicdanım sızlıyordu.Her ne olursa olsun o bir kadındı.Bu saatlerde kötü insanlarla denk gelebilir de..Elimdeki içki şişe den bir yudum aldım. Kafamdaki kanayan yeri es geçip sadece vicdanım susmasını bekliyordum.

Meleğimin kapısını açıp bırakıp içkimi yudumlarken iki kişinin konuşmalarını duyuyordum . Buraya doğru yaklaşmalariyla sesler daha net  anlaşılıyordu. 

" Abi Korkmazın sana inancagini kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi . Nereden bildin o kıza değer verdiğini? "

Kılıçın kahkaha atan sesini duymamla sinirlerim tavan yapmıştı. Ama konusmasini merak ettiğim için sesiz kalmaya çalışarak dinlemeye devam ettim.
" Aslında bilmiyordum .Sadece geçen gün o kızla bardan çıktığını gördüm. Ertesi günde arabasında görünce değer verdiğini düşündüm. Hem onunla birlikte olacağıma kızın beni istediğine bile inandı. Sence o kadar değer verse ona inanırdı dimi oysa o onu dinlemedi bile.Ama onun öfkeli hali gözümde canlanıyor ."

Onun şuan ağzıyla burnunun yerini değiştirmemin için kendimi zor tutuyorum. Lanet olsun ..Kılıç haklıydı. Ben onun dediklerine doğru düzgün bile dinlemeyip inanmamıştım bile ..

Şimdi bu saatte nereye gitmiş olabilirdi ?  Başına başına bir şey gelmesin diye dua ediyorum. Meleğimin kapısını kapattım. Hemen çalıştırıp onu aramak için gitmiş olduğu yola doğru arabayı sürdüm.
Kılıç ' a bu yaptıklarının hesabını çok ağır ödecektim ama şuan değil. Şuan bulmam gereken kalbini kırdığım Selin di.

Geçtiğim her yerden pencereden dışarı bakıyordum. Acaba orada burada mı? Hayır nereye gitti bu kız?  Bu kadar hızlı mu yürüdü naptı? 
Aferin Mert kıza inanmadın daha çok ararsın  sen onu .Kızın başına ya birşey gelse aklımdaki bu kötü düşünceden uzaklaştırmaya çalışıyordum. Direksiyona istemsiz kendimden alamadığım hıncını vurdum. Kafamı kaldırdığım da karşımdaki bankta oturduğunu görünce içimde oluşan rahatlamaya derin bir nefes alıp yanına gitmek için meleğimin kapısını açtım. Ona doğru yürümeye başladım. O kadar dalgınlık ki geldiğimi bile farketmedi.

Yanına oturduğumda " Ben sesimi toparlamaya çalışarak  özür dilerim sana inanmadığım için. " İlk kez bir kişiden özür diliyorum. Şuan ne kadar değişik bir durumdu.

Yüzüme boş bir ifadeyle bakıp tekrar aynı şekilde karşıya bakıyordu.
" Ben özürünü kabul etmiyorum. "

Onun beni görmesiyle için önüne geçip yüzüne baktım. " Kadınlara güvenini yitirmis olan   bu adamın özürünü kabul eder misin ? "

Gözündeki yaşı silip" Kabul ederim ama bir şartla. "

"Şartını şöyle yapayım. "

Hafif tebessüm etti  " Sonra söylüyecem.  Şimdi hastaneye gidip başına pansuman yaptıralım. Olur mu ?  " 

Onun gözlerindeki hüzünlü ifade silinmesine kafamı salladım. Elini kafama  doğru uzatıp kanayan yere dokundu ." Hala kanıyor bak bir şey olacak sana hem nasıl canın acımadan durabiliyorsun ? "

"Ben alışkınım bundan daha ağır yaralardan almıştım. Bunu hissetmiyorum bile. "

Yüzüme elleriyle dokundu."Hissetmiyor olabilirsin ama benim seni bu halde görünce canım acıyor. "

Gözlerine baktırdığım da hiç görmediğim duyguları gözlerinde görüyordum. " Tamam hastaneye gidelim ."

Yerden kalktığımda beraber yanyana Meleğimin yanına yürüdük.Kapisini açtığımda ikimizde beraber arabayı bindik.

Gözlerindeki benim için endişeli hali devam ederken " Arabayı kullanabileceğine emin misin ? "

" Eminim merak etme .Hem endişelenme .Görevde daha ağır yaralandigim bile oldu ."

" Öyle bile olsa benim yüzümden bu hale geldin ."

" Sacmalama Selin ." Gereksiz yere kendini suçlamasi sinir bozucuydu.

Hastaneye kadar sesiz geçen yolculuğun bitmesiyle meleğimi durdurdum. İkimizde aynı anda aşağı indik.Hizli yürümeme yetişmeye çalışan halini görünce adımlarımi yavaşlatım.

Acilden içeri girdiğimizde hemşirelerin birinin yanımıza gelip ilgilenmeye başladı. Kadının pansuman yaptiginda Selinin  kendinin canı acımış gibi   korku dolu bakışlarını izliyordum .Kendi canı acımış gibi dudaklarını ısırıyordu.   Gözlerini kısıp bakmasına buruk tebesum ettim. Onun gibi bu kadar narin olacağını tahmin etmiyordum.

Hemşirenin bir kaç dikisinin bitmesinin ardından  yanımızdan ayrıldı. Selinin o endişeli hali biraz da olsa geçmişti. Yanıma yaklaştı. Elleriyle yüzüme dokunduğunda onun gözlerinin içindeki endişeyi görmüştüm. " Nasıl bu kadar sakin durabildin?  Bir kaç dikişten fazla atıldı. Canın yanmıyor mu ? "

" Hayır. Sen yanımdayken acıyı hissetmiyorum. "

Kalbimdeki Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin