BÖLÜM 2

222 13 2
                                    

Bazen insan bir yere ait hissetmek istiyor.Etrafında bir sürü dost istiyor.Bazen insan annesinin dizlerinde uyuyabilmek, babasının omuzlarında ağlamak istiyor.Annesinin dağınık olduğu için kızmasını, babasının kızını herkesten sakınmasını, koruyup kollamasını istiyor.Ben bunların hiçbirini yaşayamadım.Bizim yaşayacak çok şeyimiz olmalıydı, ama izin vermediler işte.Ama bende birgün mutlu olacağım.Buna inanıyorum
Benim buzlarla çevrili kalbime bir gün bir adam gelecek ve o buzları eritecek.Kalbimin ritmini değiştirecek. Biliyorum canım yanacak ama aşık olmak istiyorum.Sevmek istiyorum.

~~~

Gözlerimle etrafı inceledim.

"Tabiki yolu biliyorum yanlızca seni denedim, bak işte buradan gideceğiz."

Parmağımla işaret ettiğim yere gözlerini çevirdi.

"Bundan emin misin oradan geçtiğimizi hatırlamıyorum" dedi.

Doğruyu söylemek gerekirse hiç emin değildim.Ama 'evet kaybolduk' dersem beni burada öldürecek gibi duruyordu.Zaten fazla uzaklaşmış olamayız pansiyon buralarda bir yerlerde olmalı.Biraz yürüdükten sonra orayı bulabiliriz herhalde değil mi?

Ormanda saatlerce yürüdükten sonra bacaklarımı hissetmemeye başlamıştım.Ve tabiki pansiyonu kolayca bulamadık.Yine aptal düşüncelerim yüzünden başımı belaya soktum.Ah bu işe hiç karışmamalıydım.

Bir ağacın kenarına oturup soluklandığım sırada "Kaybolduk değil mi ?" dediğini duydum.

"Sanırım" diye yanıt verdikten sonra ofladığını duydum.

Cebinden çıkardığı telefonla birşeyler yapıp birkaç küfür mırıldandı.

"Şarjım bitmiş, telefonunu çıkarda birilerine ulaşıp buradan kurtulalım."

Elimi pijamamın cebine attığımda telefonumu bulamadım. Ah doğru ya.Onu yatağımın üstünde bırakmıştım.Ona döndüğümde şaşkın bir yüzle bana bakıyordu.

"Şey sanırım telefonum odamda kalmış" sesim yavru bir köpek kadar tatlı çıkmıştı.Yada ben öyle olmasını umut ediyordum.

Ellerini saçlarına götürdü.

"Ah bana şaka yaptığını söyle..Gerçekten bu kadar aptal olamazsın.Önce bir odunla o kadar adamın içine dalıyorsun, sonra ormanda kaybolmamıza sebep oluyorsun şimdide telefonunun yanında olmadığını söylüyorsun.Ah sen gerçekten aptalsın" sesinde ki öfke beni biraz korkutsada bunu belli etmemeye çalıştım.

Söylediklerinde ne kadar haklıda olsa sinirlenmiştim.Sonuçta bende burada onunla kaybolmak istememiştim.Tek amacım yardım etmekti, üstelik bana teşekkür bile etmedi.

"İlk olarak ben o odunla o adamların arasına girmeseydim şuan ölmüş olabilirdin, ayrıca bu ormana sen ölmeyesin diye girdik ve son olarak telefonumu unutmam benim suçum değil.O an ki telaşla unutmuş olmam çok normal" diye sitem ettiğimde söylediklerimi hiç duymamış gibiydi.

"Bu gece burada kalacağız, sabah erkenden yürümeye devam ederiz.Ben etrafa bakınıp çalı çırpı birşeyler bulayım." diyerek arkasını döndü.

"Dur!" aniden bağırdığımda bana dönüp meraklı gözlerle baktı.Karnımı göstererek "Ben biraz acıktım sanırım" dediğimde gözlerini devirdiğini gördüm

DENİZ KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin