JELİBONLU MUHALLEBİM

⭐JM-27.Bölüm:'Sakın gitme tamam mı? Dayanamam.'⭐

Bölüm ithafı:
--sensizben-
-Rencberbeyza
-eceyasar350
-_irem_yavuz_
-GulceTilbeEikara
-aysenurwattpat
-eda_kas13*Benden size kalpcikler*

-yargnbeyza Doğum günün kutlu olsun canım benim! Berkancı olduğunu çok iyi biliyorum hiç merak etme sen! :D o zaman nice Berkanlara diyorum ayol!

🎶Tuna Velibaşoğlu- Kal ölene kadar. 🎶

İyi okumalar. *.*

*Düzenlendi*

•••

Hatırlatma:

Kaşlarını çattı. Ardından kaşları yavaşça yukarıya doğru kalktı. Yüzü bembeyaz olmuştu. "Tamam." diyerek telefonu kapattı ve Azra'ya bir bakış attı. "Arda ne istiyormuş?" bunu sormam üzerine bana döndü. Yutkunarak Azra'ya baktı. Korkuyla yüzüne baktım. Kötü bir şey mi olmuştu? "Azra sakin ol tamam mı?" Azra yavaşça yutkundu.

"Derin ve Berkan. Onlar, kaza yapmış. Şu an hastanedelermiş."

•••

Alayla güldüm. "Şaka yapmayı kes Çağrı. Böyle bir şeyle şaka yapılmaz." Çağrı gözlerini Azradan çekerek bana doğrulttu. "Şaka falan yapmıyorum Doğa." gözlerimi kırpıştırarak yere diktim bakışlarımı. "Ne duruyoruz o zaman? Gidelim!" dedi Azra. Gözleri dolmuştu ve sesi titremişti.

Arel ve Selin de şaşkınlıkla birbirlerine bakıyorlardı. Çağrı ayağa kalkarak anahtarlarını aldı. Azra ise koşar adımlarla önden gitmişti. Selin ve Arel hızla ayakkabılarını giydiler. Ben de ayakkabılarımı giyerken bir yandan Çağrı'ya bakıyordum. "Önemli bir şeyleri yokmuş değil mi Çağrı?" gözlerini gözlerime dikti ve kafasını iki yana salladı. "Bilmiyorum be Doğa'm. Bilmiyorum." diye mırıldandı.

Koşar adımlarla aşşağıya indik. Gözlerim dolmaya başlamıştı. Çağrı'nın arabasına binince Çağrı son gaz sürmeye başladı. Allahım n'olur onlara bir şey olmasın. N'olur.

✵

Hastanenin kapısından içeriye girdiğim anda, hastane kokusu burnuma dolmuştu. Yüzümü buruşturmamak için kendimi zor tuttum. Koşar adımlarla danışmanın yanına gittik. Çağrı kollarını masaya dayadı. "Derin Korkmaz ve Berkan. Berkan-" Çağrı'nın sözünü keserek araya girdim. "Berkan Yılmaz. Bugün geldiler." Çağrı bana bir bakış atıp tekrar önüne döndü. Kadın, birkaç saniye bilgisayara baktıktan sonra tekrar bize dönü.

"Berkan Bey 309 numaralı odada ve durumu gayet iyi. Derin Bey ise gözetim altında olduğu için 3.Katta." Azra merdivenlere doğru koşmaya başladı. Hızla ben de arkasından koşmaya başladım. Berkan iyi. Derin gözetim altında. Gözlerim feci şekilde yanıyordu. Çağrı, Arel ve Selin de koşarak yukarıya çıkıyorlardı. 3. Kata hızlı adımlarla çıktık. Azra etrafına bakınıyordu.

Ayrıca gözleri doluydu. Koşarak cama ellerini dayadı. Hızla yanına gittim ve içeriye baktım. Derin oradaydı. Üzerine birçok kablo bağlanmıştı. Kalp atışlarını gösteren alete kaymıştı gözlerim. Kalbi atıyordu. Gözlerimi sımsıkı yumdum. Tekrar açtığım da gözlerimden yaşlar akıyordu. Kalbim çok hızlı atıyordu. Derin bir nefes aldım ve Azra'ya baktım. Bir elini cama yaslamıştı diğer elini ise, ağzına götürmüştü ve kafasını iki yana sallıyordu.