4.BÖLÜM

1.5K 52 19
                                    


Multimedya: Selin(Büşra Develi)

(3 ay sonra)

Sonunda Muğla'dayım. Okula başladım. Burada şimdilik kimseyle arkadaşlık kurmuyorum. Zaten Deniz de birkaç güne gelir. O yüzden şimdilik böyle iyi. Bu sürede bir oda kiraladım. Dahası bir apart. Çok sevimle bir de oda arkadaşım var (!) Geldiğimden beri aklımı sürekli kurcalayan biri var. Kim olduğunu bilmiyorum. Ama onu bulmalıyım. Otobüs kazasından benimle beraber kurtulan kişiyi bulmalıyım. Bilmiyorum belki de kuruntu yapıyorum boşuna ama o kişiyle bi bağlantım varmış gibi sanki. Ne bileyim işte...

Saat yine gecenin 2'si ve bilin bakalım yine kim uyanık!! Yanımdaki uyuyalı asır oldu. Sevimsiz bir şey zaten o da. Satanist midir sadist midir nedir belli değil! Kimlerle muhatabım yaa. Ah be Deniz sen olsaydın şimdi. Neyse. Kız tam karşımda uyuyor ve uyurken bile sevimsiz. Heeyy Azem! Kendine gel amma süzdün kızı.

Azem Azem!!

Biri heyecanla bir yere çağırır gibi bana sesleniyordu.

Azem ... gelll!!!

Bi..bi..bir dakika.. Bu benim ayağımı dürtüyor. Aman Allahım!! Tamam Azem sakin. O yöne doğru dönmeye başladım. Oda arkadaşımı uyandırmayı düşünmedim değil ama kız sanki beni duymuş gibi sırtını bana döndü bile. Yavaşça ve korkarak yüzümü o yöne çevirmeye başladım.. Sakin...sakin... "Aaaaaaaaaaaaaaa!!!"

(Selin : Azem'in oda arkadaşı)

SELİN'İN AĞZINDAN

Korkunç bir çığlıkla uyandım. Azem sürekli bağırıyordu ve bembeyaz kesilmişti. Bir anda sustu. Ve tek bir noktaya bakıyordu. Işığı açtım koşarak. Gözlerinden yaşlar akmaya başladı.
"Azem" diye kolundan tutup onu sarstım. Şoktaydı. "Azem Azem kendine gel lütfen!! Azem!!"
Ağlıyordu ve beni duymuyordu. "Azem!!" diyerek en sonunda sertçe bi tokat attım. Sonunda kendine geldi ve yüzünü bana döndü. Ve bana bakmaya başladı. Resmen milim milim yüzümü inceliyordu.

"Sssss...sennn..." dedi sesi titreyerek. "Azem iyi misin canım? Noldu kabus mu gördün? Geçti bak ben buradayım artık." 

"Sss...sseenn uyuyordun.. ama beni uyandırdın.. çağırdın!!"
Ne saçmalıyor bu !! "Azem sen neden bahsediyorsun? Ne çağırması ? Saatlerdir uyuyorum ben!!"

"Yalan söyleme!!Deli miyim ben? Şizofren miyim he!? Ayağımdan tutup beni oraya çağırdın." Bağırarak konuşuyordu.

"Azem saçmalama.Ben uyuyordum yemin ederim ki uyuyordum. Inanmiyorsan gel kamera kayıtlarına bakalım!"  Kahretsin pot kırdım.

"Ne kamerası?" diye beklenen bir tepki verdi. "Şş..şey kamera odaya t.." Allahım ne dicem ben şimdi?

" Ya kızım sen neden bahsediyorsun? Ne kamerası? Sen göreceksin şikayet edicem seni!! Attırcam buradan!!"

"Azem tamam lütfen kimseye birşey söyleme. Herşeyi anlatıcam lütfen sakin ol.." dedim. O da "Seni dinliyorum." dedi ve nereden başlasam diye düşünmeye başladım.

AZEM'İN AĞZINDAN

Karşımda oturuyordu. Yani uyanıktı. Yani artık o korkunç hayali gelemezdi. Gelse de korkmam yanımda biri var. Her neyse. Şimdi onu dinlemeli ve ona odaklanmalıydım. "Anlat! Herşeyi!" gayet ciddi ve dik bir şekilde ona bakıyordum. "Bak Azem! Öncelikle bu anlatacaklarim çok ama çok tehlikeli şeyler. Hatta hayati tehlikeye kadar yolu var.Buna rağmen bilmek istiyor musun herşeyi?" Onaylar anlamda başımı salladım. Ve başladı anlatmaya.

"Lisedeydim. 3 ya da 4. sınıfa gidiyordum. Tam aklımda değil. Yani yaklaşık 5 yıl önce. Ailemle büyük sorunlar yaşamaya başlamıştım kendimce. Zaten onlar da boşanıyordu. Sonra ikisinden de nefret ettiğimi söyleyerek evi terk ettim. Zaten annem hayatı boyunca beni başından def etmeye uğraştı. Onun işine bile gelmişti evi terk etmem. Babam da arada arayıp babalık tasliyor işte. Pek de iyi bir baba sayılmaz tabi :) Her neyse seni hayat hikayemle boğmak istemezdim ama en baştan anlatmam gerekirdi. Daha sonra eskiden aynı yerde çalıştığım bir arkadaşım vardı. Burak. Iyi bir arkadaşımdı. Neyse bana ev falan ayarladı işte. Taksim'de. Aradan 1 2 ay geçti. Biz tabi bu süre zarfında daha da yakın olduk Burakla. Mekanlar, gece kulüpleri,  barlar.. Ickiye ve uyuşturucuya başladım. Sigara zaten içiyordum. Sonra gel zaman git zaman bunun bir arkadaşıyla tanıştım. Adı Mert.Onunla sevgili olduk. Hatta biliyo musun ilk kez onunla beraber oldum. O derece güvendim yani ona. Sonra o da beni bazı yerlere götürmeye başladı. Ama buralar çokta masum yerler değildi.Mert bir satanistti. Öyle gözünü boyayıp saçını uzatanlardan değil ama. Yakışıklı biriydi. Ve baya şeytana tapanlardandı."

Duyduklarım karşısında nasıl şok olduğumu belli etmişimdir muhtemelen. Çünkü gerçekten şok olmuştum. Kız ben de satanistim derse şaşırmam şuan o kadar bekliyorum.

"Sürekli şeytanlar ve cinlerle iletişime geçtiklerini iddia ettikleri ayinler yapıyorlardı. Beni bir kaç sefer yanında götürdü. Öylesine gidiyordum ama onlar beni daha sonra bırakmadı. Ben de örgüte üye oldum. Ilk başlarda güzel geliyordu ama zamanla korkmaya başladım. Çünkü her şeyleri o kadar gizli ki. Hoş benim sayemde şuan o gizlilik yalan oldu ama :) Örgüte üye olsak bile bize guvenmiyorlardı. Çünkü yeminimizde bizim efendimizin yani iblisin yolundaki toz parçacıkları olduğumuz vardı. Yani sana şu kadar soyliyim;  Efendimiz ve ifritlerinin güçlenmesi için gönüllü olarak kurban olanlar vardı. Yani sizin deyiminizle ruhunu şeytana satanlar. Yani Azem. Bu insanlar bize bırak güvenmeyi insan gözüyle bile bakmıyorlar. Bu kameralarla da sürekli izliyorlar. Soyunurken bile bunların önünde soyunuyoruz. Çünkü kitabımızda onlardan gizli hiçbir şey olmayacağı yazıyor. Ve ben ettiğim yemine sadık kalsaydım eğer sana bunları anlatmazdim. Kamerayı kapatmasaydim sen de bilemezdin. Ve şuan geçen her saniye benim için tehlike çünkü onlara mantıklı bir açıklama yapmalıyım ki yerlerse.."

Üzülerek ona baktım ve bunu gizlemeye çalışırken de hafif tebessüm ettim. "Bb...ben bilmiyordum. Özür dilerim Selin. Gerçekten tepkim için kusura bakma lütfen. " diye karşılık verdim. O da tebessüm etti. "Peki Mert ve Burak? Hala arkadaşların mı?  Ve hala o orgutteler mi?" dedim merakima yenik düşerek.

"Onlar mı? Öncelikle Burak satanist değil. Evet ortam çocuğudur biraz ama satanist falan değil. Mert'i bilmiyorum. Yani aslında biliyorum kabul. Ama ilgilenmiyorum. Bizim okulda zaten o da ikinci sınıf. Ama Burak birinci sınıf. O biraz geç hazırlandı. O da bizim okulda. Hatta Besyo'da diye biliyorum."

"Anladım. Ben de Besyo'dayim ama şimdilik arkadaşım pek yok." dedim gülerek.  Kamerayı tekrar yerleştirip kayita aldı. Gerekli uyarıları yaptıktan sonra tabi. Daha sonra laptopunu getirdi ve kayıtları açtı. Olanları izlemeye başladık. Gece modu açık olduğundan gözlerimi falan seçebiliyorduk. Tavana bakıyorum yatakta sağa sola dönüyorum falan. Tipik bir Azem işte. Heh. Şimdi tam olayı yaşadığım yerlere geliyor. Selin'e bakıyorum. Sonra biraz daha bakıyorum ve biraz durduktan sonra yavaşça kafamı ayak ucuna doğru çeviriyorum. Ve bam! Çığlığı basıyorum. Laptopu kapattı. Ve göz göze geldik. Korktuğunu gördüm gözlerinde. Hoş ben de korkuyordum.

"Azem! Ne gördün bahsetmek ister misin?"

Açıkçası yabancılara güvenmek huyum değildir. Ama o an Selin'e guvenesim geldi. Ben de anlattım işte. Ikimiz de şoktaydık tabi.
"Her neyse. Uzun bir gece oldu. Ve benim sabah 10 bucuktaki derse geç kalma gibi bir niyetim yok." dedi gülümseyerek.
"Haklısın. Iyi geceler."dedim ben de.
"Iyi geceler"dedi ve uyuduk...

ALEM-İ CİN : ÖLÜMCÜL İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin