BURAK'TAN
Annemin yanına giderken aklımda onlarca şey vardı. Aslında her zaman aklımda olan şeylerdi. Ama şuan...olaylar büyüyecek ortalık karışacaktı. Ve birileri zarar görecekti. Bunu hissedebiliyordum. Azem! Güzel Azem.. Onu kaybetmeyeceğim. Ne pahasına olursa olsun. Herkesi gözden çıkarırım herkesi! Ama o...
Uzun zamandır düşündüğüm şeyi yapamamaktan korkuyordum. Azem... Ona evlenme teklifi edeceğim. Ama ona evlenme teklifi edemeden ölmekten korkuyorum. Yok Burak yok. Ne olursa olsun sen o kızla evleneceksin. Ona doya doya sarılmadan, yanına yatırmadan, birbirinizin helali olmadan ölmek haram oğlum sana! Allahım... Bi kızımız olsa. Zeynep(Babasının kızı). Bi kızım olması ve ona Zeynep ismini vermek en büyük hayalimdi. Gerçi artık en büyük hayalim Azem'le evlenmek ama. Allahım bana yardım et. Bize yardım et! Nolur.. Bunları düşünmek,şu durumda bile kalbime,ruhuma güneş gibi doğuyordu. Ama ne yazık ki kısa süren bu aydınlığın ardından içinde kaybolduğum karanlığa çakılıveriyordum adeta. Ümmü'nün evine gelmek üzereydim. Annelik gibi kutsal bi sıfatı hak etmiyordu o kadın. Allahım bana yardım et onu ikna edebileyim. Azem'e ihanet ettiğime inandırayım...********
Kapıyı çalıp beklemeye başlıyorum. Sessiz bir sürecin ardından basamaklardan inen ayak seslerini duyuyorum. Ve aynı anda kalbim daha heyecanla atmaya başlıyor. Kapıyı Leyla açıyor. Ümmü'nün yardımcısı. En az onun kadar kötü."Oo Burak hoş geldin. Sonunda doğru yolu bulabilmişsin."
"Annem nerede Leyla? Onunla konuşmam lazım."
"Konuş tabi konuş. Haberini aldığında çok sevindi. Yani o lanetliye..."
"Evet o lanetliye ihanet ettim. Tamam mı Leyla mutlu musun? Belasını bulsun diye de annemi almaya geldim. Oldu mu? Uzatma da çekil şuradan. "
Leyla'dan kurtulup üst kata çıktım. Ümmü koridorda beni karşıladı. Gözlerindeki yaş ha aktı ha akacaktı. Yanına gittim. Samimi davranmaya çalışıyordum. Sarıldım.
"Burağım!Ahmer'im! Artık babanın ismini şerefle taşıyabilirsin. Hak ettin!"
"Biliyorum. İnan bana gururla taşıyacağım anne. Artık rahat uyku uyuyabileceğim. "
"Annen kurban olsun sana. Beni çok incittin oğul. Yukarıdaki biliyor. Ama şimdi bana söylediklerinde..yani o lanetliye.."
"Dur anne dur. Adını anma şunun. Her şeyi bitireceğiz. Babam rahat uyuyacak. Huzura ereceğiz!"
"Biliyorum oğlum. Hep biliyordum. Leyla'ya sor. Hep dedim Burağım yapmaz. O lanete aşık olmaz olamaz! Ama artık yapayalnız o! Bak en yakınını Deniz'i aldım ondan. Aslında ona Dünyada cehennemi yaşatmak lazım kolay ölüm haram ona.."
"Anne. Ona cehennemi yaşatacağız diye biz de yandık bunca yıl o cehennemde. Artık bitsin. Ölmesi gereken kişi ölsün ve bitsin!"
O an Azem'in kini benim gururumla karışmıştı. Bana inandığını anladım. Şükür Allah'ım. Sen yüzümü kara çıkarma.
********
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALEM-İ CİN : ÖLÜMCÜL İNTİKAM
HorrorBir kaza! Sadece kaza mıdır? Yoksa hayatınıza bedel bir günah mı? Peki kader? O hayatınıza bedel olan günahın,günahsız başka bir hayata da bedel ödetmesine göz yumar mı kader? Hayır mı? Eğer ademoğlunun hırsı ve intikam ateşi işin içine başka alemle...