Elimdeki kitabı dolabımın içine koydum. Kalemleri ve dağıttığım diğer her şeyi gelişi güzel toparladıktan sonra kendimi yatağımın üzerine atıp iç geçirdim. Cumartesi günlerini gerçekten seviyordum. En azından gündüz vakti de olsa uyuma şansım oluyordu. Gözlerimden akan rüya tohumlarını da hesaba katarsak deliksiz uyuyabilirdim.
Bütün vücudum uyuşup yatağın içinde adeta kaybolduğumda yanı başımdaki telefon büyük bir gürültü eşliğinde titredi. Dalgınlıkla sıçradım. Mesaj kesinlikle yer cücesindendi çünkü beni öldürmeye niyetli olan tek kişi o veletdi. Bu kez nasıl bir rüya görmüştü acaba? Kendi rüyalarının içine ettiği yetmezmiş gibi benim doğmamış rüyalarımı da kirletiyordu.
Telefonu sinirle elime aldım ve mesajları okumaya başladım.
Baekhyun: Yenge ben Xiumin
Baekhyun: Şu an Baek'ten gizli yazıyorum bak
Baekhyun: Sakın tersleme
Baekhyun: Dün yine Adrian'i dövmüş
Baekhyun: Adrian'in şerefsiz arkadaşları da bizimkinin yüzünü fena dağıtmış
Baekhyun: Ajanstan bir ton azar işitti
Baekhyun: Yeni albümün çıkış tarihi de ertelendi
Baekhyun: Senden istediğim, buraya gelemez misin?
Baekhyun: Onun sana ihtiyacı var
Dayak mı yemişti?
Oflayarak başımı yeniden yastığıma bıraktım. Ona defalarca kez Adrian'den uzak durmasını söylemiştim ama o beni dinlememiş yine belaya bulaşmıştı.
Kendimi suçlu hissetmemeliydim. Öyle değil mi?
Aden: Kimsenin bana ihtiyacı yok Xiumin. Üzgünüm.
Mesajı yazar yazmaz içim cız etti. Onlara, ona böyle davranmak istemiyordum fakat elimden hiçbir şey gelmiyordu.
Baekhyun: Ben yinede adresi atıyorum
Baekhyun: Sen bilirsin
Ayağa kalktım. Telefonu yatağın üzerine fırlatıp saçlarımı ellerimin arasına aldım. Sinirden kasılan bedenim, yorgunluğumun üstüne tuz biber oluyordu. Anormal hayatım gittikçe bataklığa sürükleniyordu ve ben yavaş yavaş dibe batıyordum. Bu his cidden berbattı. Önce Adrian, şimdi de Baekhyun! Gerçekten... Bu hayatın benimle derdi neydi?!
Gözlerim kitaplarıma iliştiğinde sessizce ofladım. Ayaklarım ağır ağır masama yöneldi. Nefes alıp masama oturacakken açık olan bilgisayarıma bildirim geldiğini işittim. Tek kaşımı kaldırarak e-mail adresime girdim. Mesajı açtığımda gördüklerim ile kalbim sıkışmıştı. Baek'in dövüldüğü videonun altına bir de mesaj yazmıştı, Adrian.
Yeni sevgilin ters kayaya çarptı, güzelim.
İşte bunu yapmayacaktı! Beni kışkırtmayacaktı!
Ne yaptığımı bilemez halde hızla kapattım bilgisayarı. Saat akşam altıya geliyordu. Bunu umursamadan montumu giyip elime telefonumu aldım. Neyse ki annemler evde değildi. Botlarımı çabuk bir şekilde giyip anahtarıma uzandım ve kapıyı çarpıp çıktım. Adımlarım Adrain'in evine doğru neredeyse koşarak yol alırken nefes nefeseydim. Kısa bir süre sonra evlerinin önünde durdum.
Sağ köşeden buraya doğru yönelen Sehun ve arkadaşları gözüme çarptı. Beni fark ettiklerinden emin değildim ancak onlar da tıpkı benim gibi Adrian'in evine gelmişlerdi. Aldırmadan zile basmaya devam ettim. Hırsıma dayanamayıp açılan kapıda karşıma ilk çıkan uykulu bir Adrian olmuştu.
"Allah'ın cezası herif!"
Gözüm dönmüş olacak, yakasından hangi ara tutup bahçeye sürükledim bilmiyorum. Ellerim titrerken o ayılmaya ve neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.
"Sana benden uzak dur dedim!"
Sersemliğinden yararlanıp sert bir yumruğu yüzüne geçirdiğimde tek istediğim onun da yüzünün Baekhyun ile aynı hale gelmesiydi.
"Sana hayatıma karışma dedim!"
Yumruklarımın şiddeti azalıp dermanım kalmadığında, kollarımdan tutulup çime bastırılmam bir oldu. Ağzı yüzü kan içindeki Adrian, öfke içinde başımı zemine çarptı ve sinirle bağırdı.
"Seni öldürürüm! Duydun mu beni?! Hangi hakla bana vuruyorsun?! Sürtük!"
Başımı çarpmanın etkisi ile gözlerim karardı. Kirpiklerim yavaş yavaş birbirine değdi. O sırada tek duyduğum Adrian'in asılsız nefreti ve içeriden çığlık çığlığa çıkan Zaya'ydı.
"Adrian yapma!"
"Kapa çeneni Zaya! Gir içeri!"
Omuzlarımdaki güç arttı. Neredeyse kemiklerimi kıracak kadar sıkıyordu. İniltilerim yaslandığım sert zeminde bir fısıltı halinde duyuluyordu.
Bir süre sonra üzerimdeki yük kalktı ve kulaklarıma tanıdık birkaç ses ilişti.
"Bu kez seni elimden kimse alamaz!"
"Aden aç gözlerini..."
"Aden... Beni duyuyor musun?"
Bilincim kapanmadan önce başımı tutan birisini hissettim. Gerisi ise koca bir karanlıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pardon Charisma| baekhyun ✓
FanfictionYazar Notu: Edebi kaygı güderek başlamayın lütfen çünkü öyle bir amaçla yazılmamıştır. Zor bir dönemimde beni mutlu ettiği için şu an buradadır. Umarım sizin de aklınızı dağıtmaya yardımcı olur. **** Ünlü EXO grubunun Hacker'ı bir Türk çıktı! *** Ad...