51- Çüş deve!

853 94 13
                                    

Aden: Baek?

Aden: Müsait misin?

Kapıdan çıkmak üzereyken komodinin üzerinde unuttuğum kalemimi kulağımın arkasına yerleştiriyordum. Bir elimde doğaüstü bir yetenekle kalemimi kemiriyor diğer elimde telefona mesaj yazmaya çalışıyordum. Çünkü o kalemi kağıt üzerinde uygulayıp çalışabilecek kadar yerinde değildi kafam. Birazdan okula doğru geçecektim ve Baek ile aramızda geçmemesi gereken şeyleri konuşmalıydım.

Mesala öpüşmek gibi! 

Bu durum her ikimizi de olumsuz etkiliyordu. Özellikle de beni. Ders çalışmam gerekirken kendimi yeni ve bambaşka bir hayata sürüklemiştim. Kadere bir dur demeliydim.

Belki deli gibi çarpan kalbime artık engel olabilirdim.

Nihayetinde dışarıdaki buz gibi soğuğa kendimi atabilmiştim. Her zaman saniyeler içerisinde mesaj adan Baek'in gecikmesi dikkatimden kaçmamıştı ve bu durum nedense canımı sıkmıştı. Özellikle bana geçen seferki gibi geç dönmesinin altında yine Zaya yatıyorsa yemin ederim bu kez o kızı öldürürdüm. Sonra da Baek'i bir eve kapatırdım. Beremi düzeltip somurttum ve telefonu cebime attım. Yavaş yavaş yürürken açıkta kalan elime, eldivenin tekini de giymiştim. Adımlarım devam etti. Çantamın diğer ucunu da koluma taktım.

Ve buçukluk hala mesajıma cevap vermemişti!

Bu düşünce canımı sıkmaya kaldığı yerden devam ederken yerimde bir süre durdum. Belki de hastaydı. Ya da geç görmesine sebep olan bir ihtiyacı vardı. Ah. Hayır. Kimse tuvalette yirmi dakikadan fazla vakit geçirmezdi.

Abartma Aden. Daha on dakika bile olmadı.

İç sesimin haklılığı ile iç çekerken yoluma kaldığım yerden devam ettim. Benden daha önemli işleri olabilirdi. Bu doğaldı. Hem... Beni önemseyecek kadar uzun zamandır da tanımıyordu.

Allah'ım!

Yaptığım iç yeme seremonisine karşın, buz gibi yanağıma sert bir tokat geçirip başımı salladım. Bakışlarım kendimden ürkmeme sebep olurken hayretler içerisindeydim.

"Ben hangi ara bu çocuğa bu kadar kapıldım ya?"

Düşüncelerim ve onların altında yatan gerçeklerle iç çektim. Dalgın dalgın yürürken gülsem mi ağlasam mı bilmiyordum. Bir insan aynı zamanda kızıp, aynı anda da mutlu olabilir miydi? Şu an çok tuhaftım. En az arkamdaki gölge kadar.

"Benim gibi güzel birisini aldattığın yetmez gibi bir de hakkımda ipe sapa sığmaz saçma sapan şeyler mi konuşuyorsun?"

Kulağıma doğru kıvrılan erkek sesi ile arkama döndüm ve dağınık saçları ile bana bakan Baek ile karşılaştım. Koşmaktan saçları birbirine girmişti Soğuk, dudaklarına çarpmış ve taktığı siyah atkının altına derin soluklar bırakmıştı. Tepki veremedim. Sadece neler olduğunu anlamaya çalışıyordum. Neler diyordu?

"Asla böyle muamele görmeyi hak etmedim!"

Kaşlarım çatıldı. Aklımda dolanan senaryolara dur demeden önce "Baek?" dedim.

 "Zaya ile de cehennemin dibinde sevişirsiniz artık."

"Kafan yerinde mi senin? Ne Zaya'sı?"

"Umarım bir yerlerin kopar da, ömrünün sonuna kadar şeysiz yaşarsın."

Gözlerim kocaman açıldı. "Çüş deve."

"Terbiyemi bozmaya bile değmezsin, seni onun bunun geri geri geri zekalı çocuğu!"

Ne diyordu oğlum bu!

"Geber! Beş para etmez oksijen israfı!"

Dediklerine anlam veremiyordum. İstemsizce tek kaşım havaya kalktı. Cebimdeki ellerim korku içinde buz kesti. Kafasını bir yere mi çarpmıştı? Belki de o yüzden mesajıma cevap verememişti.

"Senden nefret ediyorum!"

Gözlerim dehşet içinde büyüdü. Adeta cırladım. "Ne?" Kendi dediğimi bile anlamıyordum. Sanki şu an o Japonca, ben de Farsça konuşuyordum. O derece saçmalıyorduk.

"Hadi nah!"

"Hı?"

Yüzümdeki ifadeye aldırmadan kabaca bir ses çıkarmıştım. Şu an japon balıkları gibi açılan gözlerime bakan ve ağzına kiraz tıkılmış bir barbie bebek kadar tuhaf göründüğümü dışarıdan anında beni süzen bir deli bile anlardı.

"Dedin ya," dedi Baek, yanıma yaklaşıp kollarını belime dolarken. Nefesi tenimi yakıyordu. "Ne zaman kapıldım diye." Gülümsedi ve biraz daha yaklaştırdı yüzünü. "Ben sana ne zaman kapıldıysam, işte o gün." 

Ve daha ben ne olduğunu anlayamadan, hala Japonca ve Farsça ayrımı yaparken, buz gibi dudaklarını, şaşkınlıktan açılmış dudaklarıma kapattı.


Pardon Charisma| baekhyun ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin