Elimdeki poşetleri masamın sol köşesine bıraktım ve bedenimi tıpkı cam bir biblo gibi yatağa devirdim. Derin bir nefes alıp gözlerimi kapadığımda, onca yorgunluğuma rağmen bugün olanları düşünüyordum.
Sabah erkenden çekimler için ajansa gitmiştim. Ancak işler istediğim gibi gelişmemişti. Bana bir yıl boyunca mankenlik yapamayacağımı söylemişlerdi. Bunun yerine dergilerde kapak modelliği yapacaktım. Ajansın müdürü ne hikmetse tam da annemle kavgalı olduğumuz bir zamanda böyle bir karar almıştı.
Aslında Kim Hong Jae zeki bir adamdı. Yaşım küçük olduğu için tepki toplayabilirdim. Bu yüzden mankenlik kariyerimi erteliyordu.
Bütün bir gün boyunca sosyal medyada aktif olmam konusunda başımın etini yemişti. Fazla hiperaraktifti. Onunla iki kez konuşma fırsatım olmuştu. İkisinde yakaladığım tek şeyse aşırı planlı olmasıydı.
En azından bir zamanlar annemin zoruyla gittiğim diğer popüler ajanslar kadar kibirli değillerdi. "Senden bir kuğu yaratacağız," gibi saçma sapan vaatlerde de bulunmuyorlardı. Bu da bir büyük bir artıydı zaten. Onlar bunu her söylediğinde kendimi boz tüylü, hantal bir kaz gibi hissediyordum.
Fakat her ajansın sunduğu zorunluluğu onlarda önüme getirmişti. Sosyal platformlarda aktif olmalıydım.
Suratımı buruşturdum.
Benim instagram hesabım bile yoktu. Nasıl etkili olacaktım?
En son And ile çıkarken onun zoru ile bir hesap açmıştım. Fakat elde ettiğim takipçi sayısı bir elin beş parmağını geçmemişti. Şaka yapmıyorum. Üç takipçim vardı. Birisi ablam, birisi And, birisi de Zaya'ydı.
Yattığım yerde bir tam tur daha döndüm ve gayrimeşru ilişkiye girmiş olduğum yastığıma yüzümü gömdüm.
Ben nasıl fenomen olacaktım ya...
Acaba yer cücesi bana yardımcı olur muydu?
Ya da Sehun?
Ya da onların anormal arkadaş grubu?
Sonuçta onlar tüm Güney Kore'de ünlüydü. Bakınız tüm Güney Kore diyorum. Koskoca Exo grubuydu onlar. Küçücük bana mı yardım edemeyeceklerdi Allah aşkına?
Belki onları kendi menfaatim için kullanmış olacaktım ama buna gerçekten ihtiyacım vardı. Yoksa gururum buna izin vermezdi, biliyorsunuz.
Eğer modellik işini halledemez isem de annem ahirete kadar bana dargın kalacaktı. Aynı evde iki yabancıdan farksız yaşıyorduk zaten. Koca evde görünmez geziyordum. Bu böyle devam edemezdi. Kendimi ona kanıtlamam gerekiyordu.
Masanın kenarındaki poşetlere baktım.
Bu ek meslek benden bambaşka birisini yaratacakmış gibi hissediyordum. Daha ilk günden bunun sinyallerini almıştım.
Ajansta modellik yapmakta olan Min Ha Ri ile tanışmıştım. İlk kapak çekimlerinde onunla aynı dergiyi paylaşacaktım. Min Ha Ri gerçekten havalı ve popüler birisiydi. Ayrıca güzeldi de. Gözleri diğer Korelilere göre daha az çekikti. Çıkık elmacık kemikleri vardı. Göz kapakları gölgeliydi. Dumanlı bakışlara sahipti. Küçük burnu, un gibi teni, dolgun dudakları ve düz uzun saçları ile gerçekten güzel bir kızdı. Her Koreli kızın olmazsa olmazı olan kakülleri kullanmıyordu. Alnı diğerlerine nazaran daha dardı.
On yedi yıllık hayatım boyunca bu kadar pozitif bir insanla daha karşılaşmamıştım. Öyle güler yüzlü bir kızdı ki ben bile yanında ifadesiz kalamıyordum. Aşırı sıcak kanlıydı. Benim gibi birisiyle bile hemen kaynaşmıştı. Tanıştığı ilk kişi ile alışverişe çıkabilecek kadar da samimiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pardon Charisma| baekhyun ✓
FanfictionYazar Notu: Edebi kaygı güderek başlamayın lütfen çünkü öyle bir amaçla yazılmamıştır. Zor bir dönemimde beni mutlu ettiği için şu an buradadır. Umarım sizin de aklınızı dağıtmaya yardımcı olur. **** Ünlü EXO grubunun Hacker'ı bir Türk çıktı! *** Ad...