Bölüm 12 "'İlk' Hata"

195 14 13
                                    


Selamlar wattpadın en ponçirikos okuyucusu!!
Evet yeni bölüme hoşgeldin.
Baştan söyliyiiim bu bölüm bi dolu klişe okuyacaksın 🙄 (Ama söz en minnoş olanları)
Şimdiden güzelli afilli okumalar ❤️
(Ya resmen 1.9K olmuşuz, ŞAKA GİBİ😍😍😍)

•••

(Devrim)

"Gerçekten böyle okulun serserilerinden dayak yemeni falan bir noktaya kadar anlayabilirim ama bir kızdan dayak yemek nedir Ege ya?!" Okul bahçesinde omzuna attığım beşlikle bize dönen yüzlere aldırmadım. Yine bir okul günü Ege'nin okulundan aranmış ve okula davet edilmiştim. Fakat bu sefer şikayet bir kız öğrenciden gelmişti.

"Bu sefer benim hiç bir suçum yoktu ben sadece kızla konuşmaya çalışıyordum, yemin ederim ya!"

Gözlerimi devirdim.

"Nasıl konuştun kim bilir? Ne yaptın doğru söyle bak kesin dalga falan geçtin dimi?" Koluna bir kaç defa vurduğumda ofladı. "Hayır ya gerçekten ben şey demeye çalışıyordum," Kafasını ellerinin arasına aldı. "Ya işte çıkma teklifi etmeye çalışıyordum kızım anlasa ya."

İşte o zaman bir kahkaha attım. "Yani kız seni reddetti öyle mi?" Ellerimi birbirine çarpıp kahkaha attım. Ege gözlerini devirdiğinde okul bahçesine çıkan kızı gözleriyle süzdüğünü fark etmem bir kaç saniyemi aldı.

Sarışın bir kızdı, saçlarını salmış, dümdüz bırakmıştı. Bana sorarsanız Ege'nin okulunda gördüğüm en güzel kızdı. Mesafemizin çok uzak olmadığını düşünürsek kızın yüzünde hiç makyaj yoktu. Fakat Ege'nin ilgisini çekicek bir şey bulamamıştım, bilirsiniz erkekler daha çok 'gösterişli' kadınlardan hoşlanırlar. "Sen şimdi ciddi ciddi bu kızdan hoşlanıyorsun öyle mi?" Aklıma gelen yüzlerce teori vardı. Okulda ki masum kız üstüne iddiaya girmiş gençler ya da ne biliyim şimdiki gençlikten kızı kullanıp atmasını bile bekleyebilirdim. Her ne kadar Ege'nin iyi bir çocuk olduğunu görsem de ergenlik damarları kim bilir ona neler fısıldıyordu. "Melek gibi görünmüyor mu ya?" Ege'nin fısıldadığı kelimelerde içim rahatlamıştı. Kıza bakışlarından bile ona değer verdiğini anlayabilirdiniz aslında. Şimdilik dediğine inanmak istedim.

"Ay benim yavrum büyümüşte aşık olmuş yaa!" Ellerimi boynuna doladığımda kahkaha atarak beni itti. "Kısmetimi kapatmasana kızım şurda kıza havalı görünmeye çalışıyoruz ya." Eliyle saçlarını karıştırıp, diğer elini cebine attı. "Senin havanı yerim ben deve, öyle havalı falan olma kıza karşı. Kendin ol." Kafasını bana çevirip derin bir nefes aldı. "Yalnız olmana bazen şaşırmıyorum ya ne kadar demode çıktın sen?" Gözlerini devirdiğinde bir kaç kere daha vurdum. "Sensin yalnız be, kızdan dayak yemiş hala konuşuyor bir de eşek." Eliyle vurduğum yeri ovarken söylenmeye başladı. "Bir yandan abim bi yandan sen biriniz kafamı diğeriniz kolumu çürüttünüz yeter be!" Kafasını çizmeli kedi ayarında eğip suratıma bakınca gülümsemeden edemedim. "Ay abi dedin aklıma geldi, ben gidiyim artık." Oturduğumuz banktan çantamı alıp ayağa kalktım. "Abimle ne ilgisi var gitmenin." Dudaklarını büküp koluma omuz attığında kıkırdadım.

Bu çocuğun imaları beni öldürüyordu.

"Akşam buluşucaz işte, o ne biçim bakış be?" Omzundan itip yürümeye başladığımdan arkamdan 'ooo' diyerek bağırdı. "Hayırlı işler yengecim ya." Kıkırdayarak etrafımda koştuğunda dudağımı ısırdım. "Yemin ederim elimde kalıcaksın Ege." Yürümeye devam etmeye çalışırken Ege'nin imalarıyla okul bahçesinden çıkmıştım..

Çıkarken dönüp Ege'nin hoşlandığı kıza döndüğümde Ege'ye bakarak güldüğünü fark etmiştim.

Bana sorarsanız tavsiyem doğruydu, eğer kıza bana davrandığı gibi davranırsa çok kolay tavyalayabilirdi. Ege'de şeytan tüyü vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 22, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TerapiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin