Galaksinin Ötesinde

25. Bölüm

-Ah selam. Nasılsın?

-Nasıl görünüyorum?

-Güzel ama yorgun.

Dedi.

-Yorgunum.

-Dışarı çıkalım mı? Yıldızlar güzel gözüküyordur.

İstemsizce kafamı evet anlamında salladım.

-Geleceğini beklemiyordum.

Gökyüzüne baktım.

-Güzeller.

-Senin kadar değil.

Dedi. Ona baktım.

-Yapacağın şeyin üstünü kapatmaya çalışma. Zaten kapanmaz.

Bir şey demedi.

-Niye çağırdın?

-Görmek istedim.

Soğuk durmaya çalışıyordum. Gökyüzüne bakıyordum.

-Bu halimi görmekten zevk aldığını unutmuşum.

-Zevk almıyorum.

-Niye bunu yapıyorsun öyleyse?

-Zorunda kalıyorum.

-Karşıma çıkma öyleyse. Öyle bir anda geliyorsun ki... Herşeyi yoluna sokmuşken gidişini kaç yıldır yeni kabul etmişken, artık seni düşünmüyorken geliyorsun. Mutluyken geliyorsun. Sonra ne oluyor? 5 yıl önce ki Asya oluyorum.

Ona baktım. Yüzünde bi ifade yoktu.

-Ve sen tüm zalimliğinle beni tekrar öldürüyorsun.

-Üzgünüm ama bu ge-

-Hayır buna gerek yoktu. Üzgün olman da bir işe yaramıyor.

-Ama...

-Yüzündeki ifadeye bakınca da... Bir ifade yok doğrusu. Üzgün değilsin.

Tekrar gökyüzüne baktım.

-Ben... Ne diyeceğimi bilmiyorum Asya. Olanları bilsen bana kızmazdın.

-Ne zaman gidiyorsun?

Bir şey demedi. Kendimi sıkmaktan oldukça yorulmuştum.

-İyi yolculuklar.

Dedim ona dönerek. Hiçbir şey demeden sarıldı. Değnekleri bırakıp bende sarıldım. Ağlamamaya çalıştım. Sarılma bitince ayakta durmakta zorlandım.

-Tut elimi. Ben değneklerini alırım.

Elini uzatınca tutmak zorunda kaldım.

-Gelmemeye çalışacağım. Mutlu ol.

Değnekleri bana uzattı. Bir şey demeden otele girdim. Yavaş yavaş yemeğe doğru gidiyordum. İştahım kaçmıştı. Sahte gülümseyişimi takınıp yerime oturdum. Hepsi beni izliyordu. Hiçbirine bakmadan yemeğimi yedim. Joel yerine geçmişti. Sessizce ''İyi misin?'' dedi. Gülümseyip baktım. Bir şey demedim. Yemeğim bittiğininde Yağız'a baktım. Suratı düşmüş yemek yiyordu. Canım iyice sıkılmıştı. Bu berbat halimden herkes etkilenmiş gibi gözüküyordu.

-Benim uykum geldi gençler ben yatıyorum. Afiyet olsun.

Diyerek kalktım.

Asansöre doğru giderken Yağız arkamdan geldi.

-Neyin var?

-Uykum.

-Seni çağıran kimdi?