stripper (girlxgirl clexa au)

11

Clarke söz verdiği gibi striptiz kulübüne geldi. Arabasını park ettikten sonra arka kapıya yürüdü. İki kez tıklattıktan sonra sakallı bir adam kapıyı açtı.

"Lexa için bakmıştım da. Ben Clarke."

Adam gözden kayboldu. Clarke dışarıda beklemeye devam ederken kapı tekrar açıldı.

"Beni takip et ama önce seni kontrol etmeliyim, kamera sokmak yasak."

"Peki."

Adam Clarke'ın el çantasını ve ceplerini kontrol ettikten sonra dar bir koridorda yürümeye başladılar ve sahnenin arka bölümüne ulaştılar. Birkaç kız sahne için hazırlanıyordu, Clarke ne yapacağını bilemez halde dikiliyorken onun sesini duydu.

"Hey Clarke, gelmişsin."

"Hey."

Clarke giyinme odasına kadar Lexa'yı takip etti. "Caris ve Echo, arkadaşlarım. Birlikte çalışıyoruz."

"Tanıştığıma memnun oldum." Clarke gülümsedi. Lexa ilerledi ve Clarke onu takip etti.

Küçük bir ofise geldiler. Lexa kapıyı tıklattı ve açıldığında onları bir kız karşıladı. Kahverengi kıvırcık saçları omuz hizasındaydı, Clarke'ın boylarında ve zayıftı. Yüzüne asillik katan küçük bir burnu ve ışıldayan bir teni vardı.

"İşte buradasın. Tam da sana şeyi sorac- ah, bir ziyaretçimiz mi var?"

"Evet, Clarke." Lexa gülümsedi.

Clarke aralarındaki yakınlığı hissetti, Lexa'nın küçük bir gülümsemesi diğer kızın gözlerini ışıldatmıştı.

"Clarke, Costia. Costia, Clarke."

Clarke elini uzattı ve Costia'yla tokalaştı. Costia'nın yüzünde kibar ve yorgun bir gülümseme oluştu.

"Ah, seni hatırladım. Striptiz kulübüne tatlı sarışın kızlar çok gelmiyor." Costia Clarke'ı süzdü.

"Evet, benim için büyük maceraydı." Clarke gülümsedi ve Lexa'ya göz kırptı, yanaklarını kızartmıştı. Costia olanları izlerken bıkkın görüntüsü endişeli hal almıştı.

"Clarke bugün yanımda kalacak. Bitirmemiz gereken bir proje var, değil mi?" Lexa özür diler gibi söylemişti, Costia'ya hafif bir gülümseme sunarak.

"Evet, bitanem."

Clarke ikisinin arasındaki gerginliği fark etmişti. Aralarında ne olduğundan emin değildi ama Lexa'yla aralarındaki şeyin arkadaşlıktan fazlası olduğunu belirtmesi gerektiğini hissetmişti.

"İşim bittiğinde konuşuruz." Lexa Costia'ya gülümsedi ve Clarke'la kulüp tarafına doğru yürüdü.

"O da mı dansçı?" Clarke Lexa ve Costia arasındaki şeyin ne olduğunu merak ediyordu. Lexa Clarke'a oturacak bir yer gösterdi ve yanına oturdu.

"Hayır, Costia fizyoterapist ve müdürün asistanı. Sakatlık geçirdiğimizde filan yardımcı oluyor işte."

"Hmm, faydalı birine benziyor." Costia'nın Lexa'nın güçlü bacaklarına ve dövmeli sırtına dokunduğu görseller Clarke'ın aklında şimşek gibi çakıyordu.

"Evet, öyle cidden." Lexa gayet objektif bir şekilde söylemişti. Clarke Lexa'nın elini tuttu, vermek istediği bir mesaj vardı: Lexa'nın ona ait olduğu. O anda Lexa gözlerini Echo'yla konuşan Costia'ya çevirdi, yumuşak bakışları Clarke'ın gözünden kaçmamıştı.

"Costia'nın bendeki yeri çok ayrı. En zor zamanlarımda tanıştık. O sıralar sürekli kavga ediyor, aptal gibi davranıyordum. Bir keresinde, okuldaki bir çete lideriyle kavga etmiştim. Tabii ki ben kazandım." Lexa'nın yüzünde küçük bir gülümseme belirdi. "Ama fena yara almıştım. Anya'ya yardım etmesi için gidersem o beni daha değişik şekillerde öldürürdü, Costia beni revirde buldu ve yardım teklifinde bulundu."

Şimdi, Clarke istese de Costia'dan nefret edemezdi. Costia onun yanında olmuştu ve Lexa'ya bakışları göz önüne alınırsa, ona aşıktı da.

"Yaralarımı sardı, yüzümdeki kanı temizledi. O günden sonra hem en yakın arkadaşım oldu hem de suç ortağım. Ben de değiştim ve onlar için en iyisini yapmaya çabaladım. Sonrasında üniversiteyi kazandım."

Kararlılığı, arkadaşlarını önemsemesi, sadıklığı... Clarke etkilenmişti. Elini Lexa'nın yanağında gezdirdi, parmak uçlarından şefkat damlıyordu. 

"Harika birisin." Clarke hafifçe yanağını kavradı ve dudaklarına bir öpücük kondurdu. 

Birisi yanlarında boğazını temizledi. Kızlar hemen birbirinden ayrıldı ve Lexa ayağa kalktı. 

"Indra." 

"Biraz konuşalım, Lexa."

40'lı yaşlarında siyahi bir kadın önlerinde durdu, Clarke'ı baştan ayağa taradıktan sonra gözlerini Lexa'ya çevirdi. 

Lexa başıyla onayladı ve kadını ofisine doğru takip etti. 

Clarke olduğu yerde kaldı, birkaç dakika sonra Costia geldi. Bir kutu içeceği uzattıktan sonra yanına oturdu. 

"Teşekkürler."

Müzik çalmaya başladı. Echo ve Caris sahneye çıktı, koreografilerini uygulamaya başladılar. 

"Sen ve Lexa, çıkıyor musunuz?" Costia dikkatini sahnedeki iki kızdan ayırmadan sordu.

"Evet." 

Costia derin bir nefes aldı ve yavaşça verdi. "İşte şimdi parçalar yerine oturuyor. Lexa'nın son zamanlarda biraz dikkati dağınıktı." Kısıkça güldü. "Mutlu gözüküyor."

"İstediğim de bu. Mutlu olması." Clarke içeceğinden bir yudum alıp Costia'ya baktı. "Hislerini ona söyledin mi hiç?"

Costia sessiz kaldı. Lexa sahneye döndü ve gözlerini dansçıya çevirdi.

"Indra patron görmeden koreografiyi görmek istiyor. Müziği kapat, Gustus!" Diğer kızlar onu dinledi ve yerlerini aldılar. Clarke Lexa'nın lider bir yönü olduğunu düşünmeden edemedi.

"Sandalyeli hareketi yapacak mıyız?" Echo kaslarını esnetirken sordu. "Hayır, onlar olmadan normal rutini yapalım." Şarkıyla birlikte üç kız dansına başladı.

"Biliyor." Costia sonunda kelimeleri dudaklarından dökebilmişti. "Henüz gençken söylemiştim ama o zamanlar içine dönüktü. Kapalıydı. O benim ilk aşkımdı, Clarke. Ve sana kapılarını açması... Onun için gerçekten mutluyum." Sesinde yıllanmış bir hüzün vardı. "Lexa kimseye açılmaz ve seni seviyor olduğu gerçeği... Büyük bir şey. O yüzden bana karşı dürüst ol Clarke. Onunla oynuyor musun? Senin gibi insanlar gelip bizim gibilere aşık olmazlar."

Clarke Costia'ya baktı. Gerçekten endişeli gözüküyordu. "Bak, yaptıklarımı sana ya da başkasına karşı açıklamak zorunda değilim. Tek söyleyebileceğim, niyetimin onu sevmekten başka bir şey olmadığı." 

Herkesin aynı muameleyi göstermesinden bıkmıştı.