Bölüm 24

72 11 0
                                    


Ahh.. evim evim, iki gün evden çıkmadım. Aklım hep Cihan da. Ya bana ne elin adamından diyorum,ama hiç aklımdan çıkmıyor.

Adamın evli olup olmadığını bile bilmiyorum.

Yaşı otuzlarında gibi, neyse belki çaktırmadan reise sorabilirim. Yok yani, bir şey olacağından değil de, merak işte.

Kızları arayıp, hafta sonu eski Foça'ya balık yemeye gidelim dediğimde, çığlıklarından kulaklarım sağır olacaktı neredeyse.

İyice dinlenmiş ve mutlu olarak okulun yeni dönemini açtım. Kesin bir karar aldım.

Reise söyleyeceğim,bu yıl ki stajımı kendi bulduğum yerde yapmak istiyorum.

Vizeler, finaller. Yarı yıl tatilinde arkadaşlarımla kayağa gitmeye karar verdik. Tüm notlarım ve not ortalamam yüksek olduğu için, dayımlar da bir şey demediler.

Zaten, bana çok karışmazlardı. Ama, ben saygı olarak onlara sormadan bir yere gitmem.

Bu arada, reis yazdan bu yana, beni hiç aramadı. O aramayınca bende,arasın diye çağrı yapmadım.

Son zamanlarda kulağımda bip sesleri oluşmaya başladı. Önceleri aldırmadım fakat git gide rahatsız etmeye başladı.

Okulun doktoruna gittiğimde kulağımda bir şey olmadığını, eğer artar ve çok rahatsız ederse bir MR çektirmemi söyledi.

Yarı tatilim de, çok iyi geçti. Kayak yapmayı hep sevmişimdir. Eğer son gün merdivene takılıp ayağımı burkmasaydım daha iyi olurdu.

Hafif bir ağrım var. Doktor, yumuşak doku zedelenmesi olduğunu,üzerine fazla basmasam iyi olacağını söyledi.

Bir de üzerine buz koymam gerekiyormuş.

Döndükten sonra ayağım şişince, Sıla okula gitmemi yasaklayıp bana bakmak için o da okula gitmeyeceğini söylediğinde, hemen itiraz ettim tabi.

Ona söz verdim, "Yerimden hiç kalkmayacağım ve ağrı kesici alacağım," dedikten sonra okuluna gitti.

Canım çok yanıyor, buz çok fayda etmedi. Tam uykuya dalacağım sırada kapı çaldı.

"Off, Sıla neden anahtarını almadın. Geliyoruuumm," diye bağırdım. Ama kapı daha şiddetli çalmaya başlayınca sinir kat sayımda arttı. Ayağımı sürüyerek ve bağırarak,*bu arada gözlerimden yaşların aktığını son anda fark ettim*  hışımla kapıyı açıp yere çöktüm.

"Sana ne oldu!? Hemen hastaneye gidiyoruz," diyen sese kafamı kaldırmadım. Bu sefer resmen nutkum tutulmuştu!

"Sen..sen..ne işin var senin burada, evimi nasıl buldun!?"

Beni kucağına alıp,salondaki kanepenin üzerine yatırdı. Saçlarımı okşayarak, kokusunu içine çekerek kulağıma fısıldadı, "Bu kokuyu çok özlemişim."

*Nefes al Şimal, konuş, kız, bağır,ne arıyorsun burada de içim, içimde bir yerlerde, jetler havalanıyor. Balıkesir de hava üssü var ,ama bunlar benim içimden havalanıyor."

"Bana bir cevap verin lütfen Cihan bey, evimi ve beni nasıl buldunuz !? Evime neden geldiniz?"

Tüm bunları toparlayıp ve onun kulağımda bıraktığı adlandıramadığım hislerle savaşarak bu kadar uzun cümleyi nasıl kurduğuma kendim bile şaşırdım!

O,ayağımı okşayarak konuşmaya başladığında kulaklarımdaki bip sesi artmaya başladı.

"Seni hiç bırakmadım ki.. meleğim. Sen, otelden ayrıldıktan sonra hep seninleydim. Ne yaptığını kimlerle olduğunu hep biliyordum.

İki gün ,okula gitmediğini öğrendiğimde çok korktum, senin önemli bir şey olamadan okulu asmayacağını bildiğim için telaşlandım.

İşte karşındayım."

"Ama nasıl olur ve neden!?"

"Neden mi  hala anlamadın mı? Seni görmeden duramıyorum,seni özlüyorum.

Daha önce böyle bir şey yaşamadığım için, tam olarak ne olduğunu adlandıramıyorum!"

"Ama..ama..aramızda çok fazla yaş farkı var. Beni hiç tanımıyorsun. Bende sizi tanımıyorum. Evli misin, ne iş yaparsın,ne seversin , benim daha önce hiç bu anlamda arkadaşım olmadı.

Ben size ayak uyduramam. Lütfen beni özlemeyin ve rahat bırakın."

"Ah bebeğim, ben seni çok iyi tanıyorum ve izin verirsen sana kendimi tanıtabilirim.

Belki, zamanla beni seversin bile! Lütfen izin ver bebeğim,söz seni hiç bir şeye zorlamayacağım,sadece yanında olayım ve seni istediğim zaman göreyim.

Ama önce ayağını gösterelim?"

Bu da ne böyle, ben bu adamla baş edemem, kimseden de yardım isteyemem.

Git desem gitmez az çok biliyorum. Tanrım yardım et. "Belki beni seversin ,"diyor birde.

Ben seni sevmek istemiyorum ki. Asıl derdim bu. Seni sevdim mi,sana aşık oldum mu ben yanarım!

Sanırım bundan kaçışım da yok.!


BEN UYURKEN NELER OLMUŞ bittiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin