Bölüm 5

110 11 0
                                    


Son dersten çıktığımda saat on altı olmuştu. *Adam bu gün gelmeyecek her halde* diye düşündüm.

Uyanık adam beni yemledi gitti.

Bu tarz adamlar, yani istediğini kolayca elde edebilen adamlar. Ya çok tecrübeli ve iyi ,ya da çok kötü oluyorlar.

Gerçi, böyle bir kanıya,sadece seyrettiğim filmlerden vardım, ama,sonuçta onlarda, gerçek hayattan alınan olayların kurgusu değil mi!

Hava ,şubatın en soğuk günlerini yaşatıyor.Evim, evim güzel evim gidip,ısınayım, bir de  ıhlamur koydum mu tamamdır.

Daha arabamın kapısını yeni açıyordum ki.."Şimal hanım,"Evet başlıyoruz.

"Arabaya binelim mi, dondum."

"Buyurun, çekinmeyin,kendi arabanız gibi binin." Sanki ben olmaz desem, binmeyecek.

"Biliyor musunuz, ben çok iyi dudak okurum!"

"Siz üşümediniz mi buyurun arabaya.  Kuva-i Milliye caddesinde, güzel bir kafe var. Gidip salep içelim hem ısınırız."

"Bana uyar. Ha..olur da biri sorarsa, aile avukatınızım."

Dudak okurum dedi ya, onun için, artık içimden yüzüne karşı bağırarak söylenmem daha iyi olacak.

Sonuçta,babam yaşında adam saygısızlık etmek bana yakışmaz.

Allahtan, bu saatte kafe pek dolu olmuyordu. Tercih nedenimde buydu. Cam kenarından uzak bir masaya oturup, saleplerimizi söyledik.

"Eee..kararını verdin mi Şimal hanım?"

" Evet, kabul ediyorum, bir şey sormama izin verin lütfen?"

"Tabi sor bakalım."

"Kaç yıldır,bu yaptığınız işi -her ne ise- yapıyorsunuz?"

"Bu merakını anlayamadım, ama söylememin bir sakıncası yok. 20 yıldır bu işteyim."

"İnsanları etkilemeyi çok iyi biliyorsunuz. Daha kaba bir, tabirle yemlemeyi. Polis,falan mısınız?"

"Gerçekten,yaşına göre çok zekisin.Seni seçmekle ne kadar isabetli bir karar verdiğimi daha iyi anlıyorum.

Tüm detayları yakalıyorsun.O zaman açık konuşalım."

"Benim, dünden bu yana, istediğim de tam olarak bu. Eğer açık konuşursanız sizi daha iyi anlarım."

"Şimal, diye bilir miyim?"

"Tabi ki.."

"Dünyada, olduğu gibi ülkemizde de, bir birim kuruldu.Bundan yaklaşık,on yıl önce, bazı dünya liderlerinin öncülüğünde,dalında en iyi bilim insanlarından oluşan bir ekip.

Her bilim insanı kendi dalında bilgiler ve yenilikler üretip komisyona sunuyor tartışılıyor ve uygulamaya konuyor.

Bu proje ,daha iyi bir gelecek için, gıda,bilim endüstri, tıp ve diğer bilim dallarını kapsıyor.Bir yıl önceye kadar her şey yolunda gidiyordu.

Projedeki gelişmeler hayata geçtikçe,birileri bundan rahatsız olmaya başladı."

"Bunun benimle ve ailemle ne ilgisi var?"

"Anne ve babanda bu projede yer alıyorlardı."

"Peki gizli bir şey miydi!? "

"Hayır,değildi tabi. Yine de,sansasyon yaratmamak için,fazla dillendirilmiyordu. Ayda bir kez bilim kurulu toplanıyor,komisyondan çıkan sonuçlar dünyanın çeşitli yerlerinden gelen çalışmalarla birleştirilip,bir üst komisyona yani, İngiltere ye gönderiliyor.

 Dedim ya, birileri rahatsız olup bizim kooperatiften birisini veya birilerini satın almış."

"Pardon,kooperatif derken,şu bildiğimiz anlamda değil, değil mi?"

"Tabi ki..akıllı kız. Biz Cumhurbaşkanına bağlı özel bir birimiz. Aslında biz yokuz, böyle bir birim yok! Sanırım anladın. Toplam 25 kişiyiz. Hepimizin, değişik işleri, kendi hayatı var.

Kimi bankacı, kimi iş adamı, kimi tezgahtar falan. İhtiyaç olduğunda,Cumhurbaşkanının önderliğinde toplanır kararlar alırız.

Sadece ben ve temizlikçi kadın, eleman seçimi yaparız."

"Nasıl yani, takma adımı temizlikçi, yoksa yaptığı iş mi temizlik?"

"Temizlikçi kadın her türlü temizlik yapar, onun için eğitildi. İstenmeyen kişileri,yolunda gitmeyen işleri,hemen ona havale ederiz. Temizler."

"Ben ne işe yarayacağım ki?"

"Seni,ben,temizlikçi ve kooperatif başkanı biliyoruz.Bunun dışında sen yoksun."

"Peki, siz veya diğerlerinin hain olmadığını, nereden bileceğim. Ya, beni yem olarak kullanıyorsanız.

Kendimi, neden böyle bir riske atayım?"

"İyi soru,hain kim? Bunu bilemezsin,sadece güvenmek zorundasın şimdilik .

İleride eğitimin tamamlandığında ,kim nedir, nasıldır,daha iyi anlayacaksın.

Başkanı ve temizlikçiyi tanıman için zaman gerekli. Şimdilik sen ve ben."

"Bir dizi seyretmiştim. Kızın adı Nikitay dı,ajan, adam falan öldürüyor, girip çıkmadığı delik kalmıyordu.

Bende yerli Nikita mı olacağım?"

"Sen söyledin,onlar dizi, senaryo yani, gerçekte işler öyle yürümüyor. Ama esaslı bir eğitim alacaksın.

Eğitimin bittiğinde sen bile kendine şaşıracaksın."

"Ben silahlardan nefret ederim ve kimseye ateş edemem.Bu böyle biline Reis bey."

"İlahi Şimal, eğitim dediysem,askeri değil, senin zekan en iyi silahın olacak zaten.

Bu arada ailenin ölümüyle ilgili bir şeyler buldun mu?"






BEN UYURKEN NELER OLMUŞ bittiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin