Bir hafta..bir ay...dört ay..günler ne de çok çabuk geçiyor.Tomoe'ye daha çok uzaklaşıyorum her aldığım bilgiye karşılık. Sonra evlerimiz ayrılacaktı. Bana sahip çıkacaktı tabii ama beni yanında istemiyordu.Ben onun için sadece başına bela bir kızdım.Bana kendimi savunmayı öğretiyordu sadece.Sonra başında istemediği için beni uzaktan izleyecekmiş.Onun deyişi ile,ben sadece bir görevim.Beni korumakla yükümlülüğü bir görev. Bu his,neden kalbimi bu kadar yakıyor? Neden onun gülüşü ile yeniden doğmuş gibi oluyorum,?yoksa ben se-hayır hayır bu imkânsız! O bir şeytan, ben bir kız. Ona denk değilim. Normal biriyim.Sadece güzel olan normal biri.Tomoe bana sesleniyordu.
"Nanami! Gel buraya! Seni test edeceğim!"
Yine başladık!ne acımasız biri.
Her hareketimi yanlış yada eksik yaptığımı söylüyor. Ama bu cümleler artık kulağıma ninni gibi gelmeye başladı. Almıştım yani.
"Cümleleri yanlış söylüyorsun,aptal!yanlış!, kaç defa gösterdim sana ! Ahmaksın! Ya sabır!kıt beyinli böcek" ve buna benzer kelimeler söyleyip duruyordu başımda
Her şeye Rağmen hayat ilerliyor.Ben yaşamaya devam ediyorum.
Ama kalbimde bir his var.Ona her baktığımda ,beni derinlere götüren bir his hem öldüren, hem yaşatan. Sanki biri beni onun gözlerinin içine ,hapsediyor göz bebeklerine...Gözlerimi neden üzerinden çekemiyorum?Ben ,bana neler oluyor? Neden dikkatini çekmeye çalışıyorum? Bunları kafamdan atman lazım! Ben sadece bir görevim! Emanetim!Biz ayrı dünyaların ayrı kişileriyiz.Su ve ateş gibiyiz! Yanyana gelmemiz imkânsız iki element gibi.
"Nanami!!Nanami!buraya gel!"
Kesin azar yiyeceğim! Akşam yemeğimdir kendisi.Tamam,berbat bir espriydi.
"Kasabaya inmen lazım!"
"Neden?sen neden gelmiyorsun?"
"Köylüler beni pek sevmez,zamanında çok kötülüklerim oldu."
"Bir de kendine koruyucu ruh diyorsun!ben ne yapacağım?"
"Tilki ateşlerim sana eşlik edecek.bir şey olursa bana haber verecekler. Onları normal insanlar göremez. Sende kendine dikkat et.insanlardan da uzak dur.İnsan kılığına bürünmüş youkailer olabilir.Dediğim gibi kendine çok dikkat et!çünkü sen benim için başıma bela olsanda çok değerlisin"öylemi!gerçekten mi?! Duyduklarıma inanamıyorum.Benim için değerlisin dedi! Bu sözü kalbimi delip geçti.
" Tamam."
Bana bir sepet ve siyah bir pelerin uzattı.
"Bunları giy"
"Giymesem olmazmı?"
"Haa youkailere yem olmak istiyorsan olur tabii.Git kendine giyecek bir şeyler al. Birde yiyecek,ve ihtiyacın olan malzemeleri.Ve in-"
"Tamaam uzak duracağım."
"Bekle Nanami! Tilki ateşini gösterince ister istemez içime korku yayıldı."
"Al! Tilki ateşi yardımcılarım sana yardım edecek."
O tatlı sesine doyamıyorum nedense.
Kapıdan çıkacakken seslendim ve Gülümsedim.
"Tomoe!"
"Ne oldu?"
"Teşekkür ederim! Tomoe"
"Haa,ee birşey yapmadım. Git hadi.akşama geç gelirsen seni azar yağmuruna tutarım."
"Geç kalmam! "
Dedim ve tilki ateşleri ile dağdan indik. Kasaba meydanına gelince en son kaç ay önce geldiğimi hatırladım.
"Vaay!! Hava çok güzel! Hadi biraz dolaşalım. zaten hava daha kararmadı."
"Nanami sama Tomoe dono kurallarını ihlal ettiğimizi duyarsa dördümüzü birden parçalar. Tomoe dono kurallarında çok katıdır."
"Siz onu bir de bana sorun"
"Yardım edin,lütfen su verin..."İnsan sesi...
"Huh?kimdi o?kim seslendi"
Sessiz, zifiri karanlıkköşede bir noktaya bakınca benim gibi pelerinli biriyle karşılaştım.
"Lütfen! Yardım et! Kendi dünyama dönmem lazım tochigami."
Tochigami olduğumu nereden biliyor?
"İ-iyimisin? "
"N-Nanami sama!uzaklaşalım buradan!youkai olabilir!"
"Ama tochigami olduğumu biliyor ve dünyasına dönmek istiyor !yardım etmeliyiz."
Sepeti yere bırakıp yardıma koştum.
"Hadi, önce elini yüzünü yıkayalım!"
"Nanami sama!"
"İyi olacaksın"
Omzuma tutunup onu çeşmeye götürdüm.pelerinin şapkasını çıkardı. Benden bile daha güzel yüzü olan bir kadındı.
"Ne güzel bir yüzün var."
"Aah eminim senin yüzünde kalbin kadar güzeldir. Baka bilir miyim?"
"Nanami samaa!Bir şey olursa diye Tomoe donoyu çağırmaya gidiyoruz!"
Tomoe'nin tarafından
Tilki ateşi yardımcım bana gelmişti.Ve olanları anlattı. Ya sabır! Daha gideli yeni oldu ve başını belaya sokacak! Ne halt edeceğim ben bu kızla? Çok başına buyruk!eve dönünce güzel bir azar yağmuruna tutacagım!
"Gidelim! 'Dedim ve Nanaminin yanına doğru yol aldık.
Nanaminin tarafından
"Tabii tabi. Bekle! Hayır!"
Tomoe canımı okuyacak!her neyse!
Pelerinimin şapkasını çıkardım."Yanılmamışım.Seni ilk görüşte tochigami olduğunu anladım. İnsan dünyasını keşfetmeye geldim ama kayboldum.İnsan dünyasının havası bizim dünyamızdan farklı olduğu için de bitkin düştüm!"
"Adın ne?"
"Dilek tan-"
"Nanami! Ne halt ediyorsun burada!"
Eyvah!Tomoe gelmiş.
"Tttomoe?hhohoşhgeldin!ben yolun kenarında-"
"Yeter!ben tahmin edeyim!yolun kenarında biri buldun yardıma ihtiyacı olduğunu düşündün ve onu buraya taşıyıp yardım ettin!.Sepetin nerede? Pelerininin şapkasını neden çıkardın?Sana çıkarma demiştim."
"Dur biraz!bende bu kız gibi bir tanrıyım ismin nanamiydi değil mi?"
"Bana dilek tanrısı diyebilirsin Nanami.Benden istediğin bir şey varmı? "
"Ha-hayır!"
"Benim var!"diye atıldı Tomoe.
" Sen sus! Bana yardım eden sen değildin!"ve bana döndü.
"Şimdi kendimi çok daha iyi hissediyorum,Nanami...Belki bir gün tekrar karşılaşırız!hoşça kal Nanami!"
Dedi ve gözden kayboldu.
"Bekle!"
Tomoenin elini ensemde hissettim.
"Eve gidince canını okuyacağın küçük hanım! O yüzden eğlenmene bak!"
Bedenim!yanıyor! Daha önce hiç böyle olmamıştı! Neden Tomoe nin dokunduğu yer böyle oldu?
"Ne diye dikilip duruyorsun? Eğer çok istiyorsan,evde de değil burada sana-"
"Bana ne yaparsın? Çok mu kızarsın? Yardıma ihtiyacı olan birine yardım ettim diye vurur musun?yada tekmeler misin?"
"Yardıma ihtiyacı olan birine yardım ettin diye değil, söylediklerimin dışına çıktın diye azarlarım...Çünkü sana birşey olsaydı, bunun bedelini hem canımla,hem de vicdanımla öderdim.!"
Ben yoksa? Onu se-seviyor muyum?
"Ama bak bir şeyim yok! Sen de benimle gez!Sen kılık değiştire bilir misin?"
"Aaah bunca zaman neredeydi kafam?Senin gibi kafası basmayan bir kız bile bunu bana söylüyorsa? Ben?"
"Ne dedin sen bana?"
"Alnına bir yaprak koydu ve benim formuma dönüştü. Tıpatıp aynım oldu."
"Sen benim ikiz kardeşimsin tamam mı? Bu sesle bu vücut ...?
" t-kihihi-t"
"Gülme! Akşam evde canını okuyacağım senin!"Sesi benim sesime benzer olmuştu.
" tamam kız erkek ikizim!!"
"Neye tamam? Canını okumama mı?"
"Hayır! Neyse boşver hadi biraz gezelim?!"
"Bana yolu göster!"
"Buradan!"
Birlikte alış veriş yaptık. Ama somurtkan suratını bir türlü gülümsetemedim .
"Neden hiç gülmüyorsun?"
"Benim karekterim bu.yapacak birşey yok!Ayrıca Nanami!"
"Huh?"
"Bir daha sözümden dışarı çıkma! Çünkü o kötü bir youkai olsaydı ve ben de zamanında yetişemeseydim...sana birşey olsaydı ne yapardım hiç bilmiyorum.
O anda gerçekten anladım. Benim kalbim artık bir şeytana aitti.
"Tamam.düşünme bunları! Eğlenmemize bakalım! Ama lütfen biraz Gülümse! Vaay orada neler varmış hadi Tomoe! Gidip bakalım! Zaman öyle böyle geçti !ne çabuk akşam olmuştu.
" Tomoeee bu-"
"Bu gün seni azarlamayacağım! Ama artık tek yanlışını görürsem canına okurum!"
"Tamam!"
Eve yol aldık. Ben mutlaka bir gün onu sevdiğimi söyleyeceğim!beni reddetse bile beklerim ama umarım reddetmez!Bu bölümlük bu kadar vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen ilerleyen bölümlerde daha uzun olacak seviliyorsunuz teşekkür ederim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Işık
RomanceAşk yüzde değil kalpte başlar .Ben kimim? Normal bir kız değil miyim? Neden annemle ilgili sorular babam tarafından geçiştiriliyor?Neden alnımda bir iz var? Annem nerede?Asıl sorunum ise koruyucu ruhuna salak gibi aşık olmam!Ama o beni neden sevmiy...