Tanrılık görevine başlayansın

92 12 5
                                    

Benim gibi güçlü bir youkai,ne zaman böyle küçük bir kıza bağlandı?Ayrıca ben neden uyumasını söyledim?  İnsanlardan  nefret ederim ben !Uyansa ya! Gece gece! Ya sabır! Onu eve kadar taşıyamam! Kollarımı birden çektim.Kafasını yere vurdu.
"İyi geceler! Küçük hanım! Kalksanda artık eve gitsek diyorum. Bu sana ders olsun bir daha benim iznim dışında bir yere gitme! Hem de seni öpmek zorunda kaldım! Nefesin balık gibi kokarken! Genel evdeki kızları özledim. Onlar bile senden daha iyi öpüyor beni!"
Yüzüme bir tane tokat patlattı. Ne sanıyor bu kız kendini! Onu tilki ateşimle yakmak istiyorum.
"Aptal! Keşke beni kurtarmasaydın! Seninle öpüşmeye bende çok meraklı değildim.ayrıca nefesim en azından seninki gibi kan kokmuyor! Sen kanda içiyorsundur kesin! Ayrıca kurtaracağına ölmeyi tercih ederdim. Oof ilk öpücüğümün böyle bir şeytanla mı olması gerekiyordu! Tanrım! Neden beeen?"
Bu kız katıksız aptal!
"Aptal varlık! Benim gibi yakışıklı biri seni daha önce hiç öptü mü?"
"Öpmek isteyen çok oldu ama ben onlara sana attığım tokat'ın daha beterini attım! Elimden kurtulduğuna şükret!Senin o uzun saçlarını tek tek de yolabilirdim!"
Ne sanıyor bu kendini? Bu kadar güçsüzken! Bir Hamleyle üzerine çıktım.Ellerini tuttum.
"Hadi,nanami! Şimdi yapacaklarını bana yaparsan bir daha sana karışmayacağım. Söz. Saçımı çekebilir misin? Hayır, başka bir hareket yapabilir misin ? Hayır! Sana istersem burada sahip olabilirim ama çığıracak vaktin olmaz!"
Nanami'nin Tarafından
"B-bekle"
Bu adam ! Kafayı yemiş! Beni çiğ çiğ yer bu.
"Hah! Hani güçsüzler sana dokununca canın acıyordu ve kendinden iğreniyordun? Hani sana dokunamazdım? " Sol bileğimi kurtarıp  anında saçına dokundum.
"Al işte! Saçına dokunuyorum.Hadi beni Öldürsene! Yapsana! Git kafanı suyun içine sokup saçını yıka. "
Üzerimden kalktı. Biraz daha otursa tüm kemiklerim  kırılacaktı.
"Yarın tanrılık görevine başlayacaksın!"

"Hayır! Başlamayacağım"
"Nedenmiş o? "
"Çünkü ben sıradan biriyim."
"Sıradan değilsin! Annen hem tanrı hem de youkai'dı.Sen de tanrı ve yarı youkaisin!"
"Ama benim tanrılık hakkında bilgim-"
"Merak etme!Ben Tomoe seni eğiteceğim."Gülümsüyordu
Yine gülen yüzüne takıldı gözlerim
Ama gülümsemesi nazikten kurnazca oldu.
" yaptığın her bir yanlışta seni tilki ateşimle yakacağım! "
"Neee! Hayır hayır hayır istemiyorum! " diyerek kaçsamda Tomoe tarafından yakalanıp tek omzuna konuldum.
"Hayır! Ben tanrı olmaya layık değilim! Bırak beni Tomoe!"
Tilki ateşi ile eve uçuyorduk.
"Bu sefer kesinlikli bir youkai'ye yem olacağım! Bırak beni!"
"Normalde istersen bırakırdım ama yarın çok eğleneceğim! Senin yakmadık yerini bırakmayacağım!"
"Tamamen uslu biri olacağım lütfen bana birşey yapmaaa!"
"Düşünürüm"
Alçak tilki! Hepsini sana ödeteceğim!
Uykum vardı. Ama şimdi uyuyamazdım.Daha evden kaçma planları yapacaktım!
Tomoenin beni yatağıma koyduğunu hissettim.
Ve gece rüyamda Tomoe'nin beni  her bir yanlışımda tilki ateşi ile yaktığını gördüm acıyı hissettim.Kan ter içinde uyandım. Su?
Suyum bitmiş.Lütfen Tanrım! Tomoe beni yakmasın! Lütfen!Mutfak Tomoenin odasının hemen yanındaydı. Su içmeye giderken sesler duydum Kadın sesi gibi.
"Anladın mı?"
"Evet efendim!"Tomoe kime efendim diyor?
"Koşulları zorlaştırma! Ve git tehtidlerini başka birine savur!"
"Bir daha olmaz"
İyice meraklandım.
"Tomoe? Kiminle konuşuyorsun?"
İçeri girdim.
Tomoenin tarafından
Nanami!
Lanet olsun konuşmalarımızı mı duymuş?
"Sanane! Kiminle konuşuyorsam konuşuyorum! Seni ilgilendirmez!"
Yüzü düştü. Çok mu sert konuşuyorum ne?
"Peki,böyle birşey sormadım.Zaten su içecektim."
Neden rengi atmış bu kızın? Neden ter içinde? Kabus mu görmüş yoksa?
Mutfaktan çıkarken önünü kestim
"Uwaaaa!ne halt ediyorsun Tomoe gece gece? Çok korktum!"
"Bir gecede 2 defa mı uyanırsın sen?"
"Birincisinde sen beni uyutup uyandırmıştın ve kabus gördüm!,"
Tahmin etmiştim.Ya benden jorkuyor,veya çekiniyordu.
"Benimle mi ilgili?"
"H-hayır"
Tam arkası dönük ken sordum
"Korkuyor musun benden? "
"N-nerden çıkardın? T-tabiki korkmuyorum!"
Onu kendime çevirdim.
"O zaman gözlerimin içine bakarak tekrar et!"
Titreme? Korku dolu gözler? Gözyaşı?
Onu kucağıma aldım odama götürüp futonuma* oturttum
"Anlat bana nanami, benimle ilgili kabus mu gördün?"
"U-uhm"
Ben davranışlarımı bir tek bu kız için düzeleceğim!Benden korkmamasını sağlayacağım.Ne. kadar istemesemde ben bu kızın koruyucu ruhuyum.
"Peki anlat bana!"
"Gerek yok!"
"Anlat dedim! Anlatmazsan seni kilerde tutarım!"
Lanet olsun! Aynı şeyi yine yaptım işte.
"Anlatırsan çok daha rahat hissedersin" dedim sesimi yumuşatarak
"Anlatacağım"
"Dinliyorum"
"B-ben seninn b-beni"
Kesin sapık olaylar görmüştür.
"Bir dakika" deyip arkasına döndü
"Dinliyorum,Nanami"
"Anlat artık şunu! Sinirlendirme beni!"
"Lanet olası tilki ateşini üzerimde tuttuğunu gördüm."
Dedi tek solukta.şok oldum. Bunun kabusu olacağı hiç aklıma. Gelmezdi .yüzünü bana döndü kıpkırmızı kesilmişti. İstemeden güldüm.Bu suratı çok komikti. Kendime engel olamıyorum!Gülmem kesilmiyor! Bir süre beni o kırmızı suratı ile izledi daha fazla gülesim geldi.Ama onun ise gözyaşı döküldü.Gülme krizim bir anda kesildi.
"Hem bana  anlatmamı söylüyorsun, anlatınca da gülüyorsun! Nefret ediyorum senden Tomoe! Bana yaklaşma!"
Deyip ayaklanacakken tuttum.
"Koşulları indirdim! Sana zarar vermeyeceğim!"
"Umrumda mı sanıyorsun?Hadi! Durma! Şimdi yak istersen! Zaten kaybedeceğim bir şeyim veya SEVDİĞİM biri kalmadı bu dünyada.Gaddar vahşi ve şeytan bir tilkinin yanında zorla tutuluyorum.Kendimi koruyacak gücüm olsa veya özel gücüm, şimdiye kadar çekip gitmiştim! işe yaramaz bir yarı youkaiyim işte ben!İyi geceler!" deyip odadan fırladı. Ya o çok nazik,yada ben çok vahşiyim.Bu durumda,ben mi çok vahşiyim?Her neyse ben bu tarafa daha uygunum! Bir şeyi değiştirdim!Sadece kızı koruyacağım onun için davranışlarımdan vaz geçmem çok saçma!
****Sabah olur!
Nanami'nin tarafından
O lanet tilki!Nefret ediyorum ondan!Baba,Neredesin? Beni neden yanında götürmedin? Neden bu vahşi şeytana beni korumasını söyledin?Sürekli benimle neden uğraşıyor?ben ona ne yaptım? Anlat bana diyor,anlatınca da gülüyor. Huzursuzluk içinde gözlerimi açtım. Yine bana tepeden bakıyor!
"Ne var?"
Hiç istifini bozmadan cevap veriyor
"Hiç birşey! Ne zaman uyanacaksın diye bekliyorum."
"Uyandım işte git başımdan"
"Kahvaltı hazırladım ama "
Ona ne olmuş?
"Banane! Git kendin ye!açlık hissetmiyorum!ayrıca yakınıma yaklaşma!Tilki ateşlerini üzerime salabilirsin"
"Uyuşukluğu bırak! Kalk hazırlan! Sana tanrılık hakkında bilgi öğreteceğim! Ne kadar hızlı öğrenirsen,senden o kadar çabuk kurtulurum! "
Tahmin etmeliydim!
"Odadan çıkarsan hazırlananırım.Bende senin kalmaya çok meraklı değilim!"
Odadan çıkıp gitti.Bu kendini ne sanıyor? Hem onun gülüşünü görünce neden kalbim yerinden fırlayacakmış gibi atıyor? Hazırlandım ve yanına gittim.Ne kadar hızlı güç öğrenimi,okadar çabuk bu tilkiden kurtulma!Evet!
"Hadi öğret bana! Bir an önce öğrenip kendime yeni bir hayat kuracağım!"
Tomoe herşeyi bana tek tek anlatıyordu. İyi gibiydi. Ama buz kadar da soğuk. Ara sıra sınırlarımı zorladığımda elini sıkıyordu.Gıcıklık olsun diye yapıyordum hepsini.bir şeyi 10 defa anlattırıp anlamadığımı söylüyordum aramızda kalsın! Ama ne olursa olsun güzel geçiyordu. Şimdiden fuda kullana biliyordum.ve daha birkaç numara öğrenmiştim.Ve bu maraton her gün devam ediyordu.Kalbimde bir his vardı. Acı. Bir his.Nede olsa eğitimim bittikten sonra Tomoe'nin yanından ayrılacaktım. O bir şeytan! Seni yanında istemiyor!Çabuk ol ve öğren bilgileri!

IşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin