13.Bölüm/Galaksi

6 2 0
                                    

Yeey!Merhaba 💜 umarım iyisinizdir.13.Bölüme geçtik ve gecenin 2'sinde yazıyorum bu bölümü 🙋 neyse bölüm sonu tekrar şey ederim .

Bölüm playistler;
Duman -Elleri Ellerime
Alan Walker-Faded

Kaya'dan

İlk defa konuşmadan,bir cevabın bu kadar güzel verilebileceğini gösteren kutsalım.Ellerimi beline götürerek hafif kokusunu içime çektim.Birbirimizden ayrılırken her kadında kaynaklanan duygusallık gözlerinde bitmişti.Ellerimle göz yaşlarını sildikten sonra ıslak gözlerini buseler kondurdum.Geri çekildikten sonra derin bir iç çekerek gibi olmuştu.Ellerimi bacaklarının altına götürerek kucakladığım sırada gözlerini pörtleterek kafasını geri atıp kahkaha atmaya başladı.Oturma odasına indikten sonra onu koltuğa bıraktım.

Sersemlemiştik.Aptal aptal sırıtıyorduk.İlk kez bir kızla çıkıyormuşum gibi heyecanlıydım.Oda ilk kez bir erkek öpmüş gibi telaşlıydı.Aramızda gülüşmeleri kesti.
Ellerini boynuma dolayarak köprücük kemik hizama kafasını yerleştirdi.

Adem elmasım hızla yukarı aşağı inerken ne yaptığını merak ediyordum.Kafamı hafiften eğdiğim sırada gözlerini kapatmış olduğunu gördüm.
İnce parmaklarına bol gelen yüzüğümle yüzüme dokundu."23 yaşında olan birine göre fazla deliyim ben" dedi.Gülümsemem tüm yüzümü kaplarken "Küçükken fotoğraflarda gülümsemek istemezdim" dedi.Kaşlarımı 'neden?' anlamında çatarken "Hep benden daha güzel gülen insanların gülmesi gerektiğini düşünürdüm.Ve sen çok güzel gülebiliyorsun" dedi fısıltıya benzer tondaki sesiyle.
"Bende hep bu hayatı haketmediğimi düşünür bu boklu hayata kim ortak olur diye düşünürdüm" boğazımı temizledim ve devam ettim "Ve sen çok güzel ortak oldun" dedim.Ayaklanarak gözleri gözlerimle buluştuğunda saatini göstererek "Yarın sabah 6'da şirkette olman gerektiğini umarım hatırlıyorsundur" dedi.
Günün verdiği yorgunluk ve şu anın verdiği hazla "Hayır.Şu an şirket batsa ruhum duumayabilir" dedim.Tekrar onu kucaklayarak yatak odasına çıkardım.Yatağa bıraktığım sırada "Bugünde mi burda kalıcam?" dedi
"Elindeki yüzük senin herzaman buraya ait olduğunu hatırlatmalı" dedim.
Ters dönmüş yüzüğü düzelterek "Bu gerçekten bende mi kalacak,senin için değerli sanıyordum" dedi yüzüğün üstündeki baskılı yazıya işaret parmağını götürerek yüzüğü inceledi.
Dolaba ilerleyip onun için rahat bişeyler çıkarırken "Senden değerli değil güzelimde benim için değerli olduğu kanısına doğru varmışsın" dedim.
"Kaya"diye fısıldadı elini başının altına koyup destek alarak.
"Sedef'i özlemiyor musun" dedi.Söylediği soru karşısında adem elmasım hızla inip kalkmıştı."Özlüyorum" dedim fısıltıyla."Oda seni özlüyordur" dedi.
"O özlemiyordur" dedim
"Neden?"
"Onlarca kez özür dilemesine rağmen onu affetmedim veda bile edemedim" dedim soğukkanlılıkla.
Elini yüzüme götürdü."Özür dilerim,bu konuyu açmamam gerekirdi." Yanağına hafif bir buse kondurduktan sonra oturduğum yerden doğrulup saate baktım.
"Kalk gidiyoruz"
"Nereye?" Dedi
"Şirkette birkaç işim var sonra akşam seni almaya gelicem güzelim" dedim
Koltuktan doğrulduğu sırada daha fazla soru sormasını engellemek adına hızlı adımlarla merdivenlere ulaştım.

Temmuz'dan
Kaya yukarı çıkar çıkmaz kapı çalmıştı.Kapıyı açtığımda Arya ile karşılaşmıştım.
"Temmuz?" dedi şaşkınlıkla gülümsememi koruyup ona bakarken merdivenlerin başından Kaya göründü.Arya'nın onu böyle 2.görüşüydü.Gömlek elindeydi ve üzerinde hiçbirşey olmayışıyla bize doğru geliyordu.Kapıyı hafifçe örttükten sonra yüzümü Kaya'nın tarafına çevirip "Giyin şunu" dedim gömleği göstererek.
Çocuksu kıskançlıklar edinmek istemiyordum.Ama Arya hem bekar hem güzel hemde Kaya'ya yakındı.Benim evimden çok daha yakın.Düşüncelerimi başka bir yöne savurup Kaya ile Arya'ya geri döndük.
Kaya "Ar- ha Arya gelsene içeri" dedi.Kaşlarımı çatarken gülümsemeye çalıştım."Merhaba Kaya" dedi elini havaya kaldırarak.Kapının az arkasına kaydım.
"Şey dicektim.Arabam sanırım bozuldu ve bir ortaklık görüşmesi için bir şirkete gitmem gerekiyor.Taksi çağırdım henüz gelmedi.Beni bırakabilir misin?" dedi tek hamlede ardından kafasını sağa yatırarak
"Tabi Temmuz içinde sakıncası yoksa" dedi.
Hayır anlamında başımı salladım.Kaya elini saçlarının arasına daldırdı."Tamam o zaman hazırsan bizde çıkıyorduk" dedi.O sırada Arya kocaman gülümsedi ve "Tamam telefonumu ve çantamı alıp hemen geliyorum"dedi.Arkasından kapıyı kapatırken Kaya boş ifadelerle bana bakıyordu."Benide iş yerime bırakır mısın?Arabam bozuldu ve taksi henüz gelmedi" dedim dudaklarımı büzerek Kaya bu hareketime tüm evi yankılatacak şekilde gülerek karşılık verdi.
"Siz 2 gün önce beraber kafede oturmuş çok sıkı arkadaşlar olmuştunuz hayırdır?" dedi.
Kravatını boynuna geçirdikten sonra kravatını birkaç hamlede bağladım.
Sorusuna karşı cevap vermeyince ceketimi alıp tam çıkacakken kolumdan tutup dudaklarını dudaklarıma bastırdı.Şiddetle kafamı kapıya çarpmıştım.Tam o sırada Arya kapıyı çalmıştı.Kaya geri çekilirken kapıyı hızla açtım.İkimizde memnuniyetsiz bir şekilde Arya'ya bakarken Arya "Bir sorun mu oldu?" dedi.Ben arabaya doğru yürüyerek Arya'nın koluna girdim.Kaya elini dudaklarına götürürken hayır anlamında başını sallayınca bişey söylemesinden korkmuştum.Arabaya bindik.Ben ve Kaya öne Arya ise arkaya oturmuştu.
Kaya emniyet kemerini takarken "Arya,önce Temmuz'u bırakalım sonra seni bıraksam sorun olmaz değil mi?" dedi.Arya hayır anlamında başını sallayınca gülümsedi.Yol boyunca sessizdik.Arabadan inmeden önce elimi Kaya'nın yüzüne koyup 'görüşürüz' diye fısıldadım.Arabadan indikten sonra Arya'nın camına tıklayıp el salladım.Ve şirkete doğru ilerledim.

Kaya'dan
Temmuz'u bıraktıktan sonra arabada başka kadınla olmanın verdiği huzursuzlukla kravatımı gevşettim."Nereye doğru?" dedim aynadan Arya'ya bakarak.
Arya tarif etmeye başladığı sırada "Bizim şirket" dedim "Sizin şirket?" dedi aynı şekilde "Tarif ettiğin mimarlık şirketi ben ve diğer 2 ortağımın" dedim.Şaşkınlıkla gülümserken "Burdan oraya baya var ama keşke sorsaydım geç kalabilirsin" dedim.
"Ha sorun değil" dedi gülümseyerek.
15 dakikalık yolun ardından Arya "Kaya" diye seslendi.Kafamı arka tarafa çevirdim."Sağa çekebilir misin?Sanırım midem iyi durumda değil" dedi
"Arabaya kusman beni rahatsız etmez iyi değilsen seni doktora götürebilirim" dedim arabayı sağa çekerken.
Kapıyı açıp çalılıklara doğru koştu.Arabadan inip yanına doğru gittim.Eliyle dur işareti yaparken kustuğunu anlamak zor değildi.Arabadan inerken aldığım peçete ve ıslak mendili ona uzatırken minnet dolu gözerle bana baktı.
İşini hallettiğinde "İnan iş bekleyebilir doktora görünsen iyi olur" dedim
Başını sağa sola salladı."Hayır ben iyiyim.Sadece araba yolculukları pek bana göre değil o kadar" dedi.
"Emin misin?" dedim kaşlarımı kaldırarak.
Evet anlamında başını sallarken gülümsemeye çalıştı.Arabaya ilerlerken bu sefer arkaya değil ön tarafa oturmuştu.
Sadece 20 dakikalık yolumuz kalmıştı.Bişey diyememiştim.Giydiği kıyafetin aksine makyajı sadeydi.Ancak şuan oturduğu pozisyonu Temmuz görmüş olsaydı şuan yaşamıyor olabilirdi.
Yol boyunca 10 dakika konuşmadı.Arabada hafif sesli bir müzik açarken şarkıyı mırıldanmaya başladı.Ardından cama  yasladığı kafasını benim tarafıma çevirdi.
10 dakikada öyle kalmıştı.Sonunda şirkete vardığımızda Allah'a binlerce kez şükür etmiştim.Arabadan indik.Şirketin önüne geldiğimizde "Yukarıda görüşürüz" dedi.

Arya'dan
Kaya'yı tanıyalı birkaç gün olmuştu.Ancak Temmuz dışında kimseyi umursadığı söylenemezdi.Kendince bir sempatisi ve olağanüstü yakışıklılığıyla Temmuz'dan başkasını sevmeyecek kadar güzeldide.Ortak iş yapacağımızı duyduğumuzda ikimizde şaşırmıştık.Ama ben mutluda olmuştum.Çünkü Temmuz'u sevmiştim.Ve Kaya'yıda oldukça...Evlerimiz birbirine yakındı buda beni mutlu eden ikinci bir sebepti çünkü belkide arkadaş olabilirdik.Yada başka bir boyut herneyse...
Düşüncelerime tokat atıp şirketine ilk adımımı attım.

Kaya'dan
Arya ile işi bağlayıp birkaç evrağı tamamladıktan sonra şirketten çıktım.Temmuz'un ofisine sürerken aklımdan şunlar geçiyordu;

"Nerdesin bal?"

Bir bölümün daha sonuna geldik benim okumayan okuyucularım 💙 diğer bölümde görüşmek üzere 🌸

Son Bal BükücüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin