Risk SİZ

SON RİSK

     Gerçek 'Risk' nedir? Bu sorunun yanıtını bir analist hem de 'Risk' analistinin değerlendirmesine göre verebilirdi genç kadın. O da şöyle olurdu; En büyük Risk birine kalbini vermekti, öylesine tüm kalkanlar inmiş halde. Çünkü bir analiste hem de Risk analistinin değerlendirmesine göre kalbini birine vermek bir Riskti ama vermemek, işte bu çok daha büyük bir Riskti!

  Tam da bu yüzden Linda, elinde bir buket pembe gülü ve üzerinde fil dişi şifon - dantel gelinliği ile babasının kolunda, smokiniyle karşısında onu bekleyen sevdiği adama doğru yürüyordu. Dostlarına baktı sevgiyle hepsi damadın yanında onu bekliyorlardı, Tyra, Sally, Kate, Angela, Alex, Danny, Paul ve Jack. Bu arada şaşırtıcı ama son günlerde Sally ve Paul'ün arasında bir şeyler oluyor gibiydi. Yani herkes olması gerektiği gibi çok mutlu ve birlikteydi.

  Bundan aylar öncesini hatırlamak bile istemiyordu Linda, neyse ki onların hikayesi iyi sonuçlanmıştı. Danny, Toni Belluce ve adamlarını o kadar çeşitli suçlarla suçlamış ve hüküm giymelerini sağlamıştı ki ömür boyu dışarı ile irtibat dahi sağlayamayacaklarını kesinleştirerek herkesi huzura kavuşturmuştu. Tabi bu arada bu davada en büyük yardımcısı sevgili eşi Tyra olmuştu.

  Devam eden günlerde, Alex ve Kate'in düğünleri muhteşem olmuş fakat tüm bu dava kapama olaylarından dolayı balayını ertelemek durumunda kalmışlardı ama buna hiçbir itirazları yoktu. Çünkü bu arada sabırsız Sam, araya girmiş ve acil bir nikah talep etmişti. Linda da bunun üzerine, Tyra ve Danny'nin, Sally ve hatta tüm ekibin çok yorulduğunu öne sürerek balayını toplu bir tatile çevirmeyi isteyerek karşı talepte bulunmuştu. Kate ve Alex'in de katılımıyla tam bir şenlik havasında geçeceği belli tatil programı 'mutlu' Sam tarafından derhal ayarlanmıştı.

Olaylar sona ermiş, davaların da sonuçlanmasına yakın bir gece Sam'in evinde bir süredir olduğu gibi onun yatağında ve kollarındayken Linda, çok beklenen malum sözcükleri dudaklarından dökerek ona söylemişti "Seni çok seviyorum sevgilim"

Sam, parlayan gözlerle aşık olduğu kadına bakıp "Bunu muhteşem sevişmemizden dolayı söylemiyorsun değil mi?" aslında olayı dalgaya almak istemiyordu ama bir süredir genç kadının teninde kendini kaybetme şerefine nail oluyor ve bu ayrıcalıktan dolayı her gün ve gece şükrediyordu. Eee haliyle bu onda arada devreleri yakma sebebi de olabiliyordu.

  "Yaa... Sam" sinir ve gülme arasında Linda kızarmıştı. Ahh Sam bu kızarmalarına nasıl da bayılıyordu. Tüm ciddiyetiyle karanlıkta çıplak tenleri birbirlerine değerken ve aşk kokusu onları sarmalamışken olabildiğince sevdiğinin gözlerine baktı "Ben sana aşığım Linda ve inan seni barda gördüğüm andan beri bu böyle. Beni öyle bir çarptın ki bir daha eski Sam diye biri kalmadı, yepyeni ben oldum. Senin aşkınla tekrar tekrar her gün var oldum. Sensiz yaşamayı, olmayı düşünemiyor hatta bunu reddediyorum, o yüzden..." Sam, başucu komodinine uzandı ve içinden bir kutu çıkarıp Linda'ya açarak uzattı.

Linda, kutunun içinde ki büyük prenses kesim yüzüğe bakarken gözleri yaşardı, yaşlar yanaklarından akarken "Bunu ne zaman aldın?" diye merakla sordu. Aslında aklına ilk bunun gelmesi bile hem ağlamasına hem gülmesine sebep oldu ama aldığı cevapla şaşkınlıktan neredeyse taş kesildi.

Sam "Ofise geldiğin ilk gün. İlk adının Linda olduğunu öğrendiğimde seninle eninde sonunda bu yola gireceğimi biliyordum. Şimdi sevgilim..." yerinde dikleşti sırtını yastıklara yaslarken sevgilisini de yanında kaldırdı "Daha romantik olmasını hayal ediyordum ama artık dayanamayacağım bebeğim. Benimle evlenir misin? Hayatımı neşe ve huzurla kaplar mısın?" Umutla gözleri parlıyordu genç adamın.

Linda hıçkırıkları arasında onu sadece güçlü bir "Evet" ile yanıtladı. O kadar heyecanlı ve mutluydu ki dudakları başka bir şey söylemeyi kaldıramamıştı. Onun için de sevdiğine kelimelerle değil beden diliyle ne kadar mutlu olduğunu sevgiyle gösterdi.

  Aklına gelenlerle Linda sevinçle ve huzurla gülümsedi. Onun için muhteşem ve romantik bir teklifti daha iyisini düşünemiyordu bile. Sonuçta deli gibi sevdiği adamdan gelmişti. Sonrasında Linda için işini yoluna koyma sırası gelmişti, koymuştu da artık biraz durulmaya karar vermişti. Yıllarca sevdiklerinden yeterince uzak kalmıştı ve evliliğini hasret çekerek yaşamak istemiyordu. Onun için Strauss'un cazip teklifini değerlendirmeye almıştı. Kevin ve Strauss arasında güvenilir bir bilgi uzmanına ihtiyaçları vardı, o da bunu üstlenecek ve analistliğini yapmaya devam edecek ama operasyon yönetmeyecekti. Buradan daha sonra işinin nereye gideceği ise şuan ilk önceliği kesinlikle değildi. Dünya çapında bir olay olan Örümcek davasından sonra her yere temiz adam yerleştirmek ve bunlarla ilgili raporları denetlemek tamamen Risk analistlerine kalmıştı ve Linda, işin başında olduğu için büyük çapta bir bölgenin kontrolü tamamen ona verilmişti. O da işi sadece dosyalarla ve bilgisayarıyla halledebileceği şekilde düzenlemişti.

    Aile evinin arka bahçesinde babasıyla yürüken yanından geçtiği arkadaşlarının aileleri, kendi ailesi ve yakın birkaç dost, Sam'in kalabalık akrabaları, iş arkadaşları, patronlar derken son olarak annesinin mutlu yüzünde nemli gözlerine bakıp sonunda sevdiği adamın ellerine ve her zaman sırtını yaslayabileceği dostlarına kavuşmuştu. İşte bundan daha büyük mutluluk olabilir miydi?

  Yanına gelince Sam'in gözlerine baktı babasının teslimi sırasında biraz olsun hüzünlense de genç kadın şu an mutluluktan ayakları yere basmıyordu. Onu tüm gücüyle kendine doğru çekti ve seremoni öncesi genç adamın kulağına ödül gibi fısıldadı "Seninle her 'Risk'e varım sevgilim!'.