Linda ancak bir saat sonra yalnız kalabilmişti. Daire güzeldi, konumu merkeziydi ama yoğun şehir trafiğine de maruz kalmayacağı kadar uzaktaydı. Doğal olarak istihbarat'ın ofislerinin olduğu bölgeye arabayla on dakika uzaklıktaydı. Kendi ofisinin bu bilgilendirmeyi doğru dürüst yapmamalarına hayret etmişti, geçici evine gelir gelmez patronunu aramış ve durumu bildirmişti. Fakat şimdilik pazartesiye kadar beklemek daha pratik olduğundan kimse birşey yapmayacaktı, herhalde ondan sonrada şimdiki dairesinde kalıp FBI için çalışıcaktı. Aman canım sonuçta aynı şey için çalışıyorlardı yani 'insanlığa hizmet'.
Daire bir oda bir salon olmak üzere ufak ama sıcak bir yerdi, yarı açık mutfağı vardı ve salonla arası yarım bir duvarla ayrılıyordu. Girişten geçince sağdan direk salona giriliyordu, salondan da sağdan ilk kapı küçük bir banyo ikinci kapı ise yatak odasıydı, evin tamamına beyaz hakimdi çok eşya yoktu ama olanlar da krem ve kahve tonlarındaydı. Odada çift kişilik yatak, gömme bir dolap ve şifonyerden oluşuyordu. Dolabın yanında bir kapı daha vardı o da odadaki banyoya açılıyordu. Linda çantasını salondan alıp odasına geçti içindekileri boşaltıp dolaplara yerleştirdi zaten yanında çokta fazla birşey getirmemişti. Hem ailesinin evinde eşyaları olduğu için hemde biraz alışveriş yapmaya fırsat bulacağını düşündüğü için. Çünkü kızlarla en büyük zevklerinden biri de hep birlikte alışverişe çıkmaktı.
Yerleşme işi bitince hızlıca bir duş alıp üzerine bornozunu giydi ve mutfağa geçti, ilk gözüne ilişen kahve makinası oldu, dolapları karıştırıp kahveyi buldu ve makinayı ayarladı. Buzdolabını açıp içindekilere baktı çoğunluğu kahvaltı malzemelerinden oluşan yaklaşık iki ila üç günlük yiyecek temin edilmişti, bu olağan formaliteydi. Onun için Linda doğal karşıladı, yurtdışından yada şehirdışından gelen konukların kalacağı yerlerde bazı genel prosüdürler olurdu, bu da onlardan biriydi. Ajanlar gitmeden önce araba anahtarlarını vermişler fakat yeni telefon hattının onlara gelen danışmana verilmesi gerektiği için şimdilik telefonsuz kalmıştı. Çünkü her büro, danışmanının hattını kendisi sağlar, onunla tek ve temiz hat üzerinden iletişim kurardı. Bu da demek oluyordu ki başkalarının onların işine burunlarını sokmalarını istemiyorlardı. Linda bunu çok normal karşıladı ve pazartesiye kadar telefonsuz kalacağı gerçeğini kabullendi. Hemen kendine bir hat alabilirdi ama iki gün sonra zaten bir tane olucaktı, ayrıca evde de telefon vardı. Bu sırada kahve makinası bipleyince kendine bir fincan doldurup salona geçti, koltuğun hemen yanında ki telefonu kaldırıp oradan ilk önce ailesini aradı, telefon üç kere çaldıktan sonra açıldı:
"Alo" Annesinin canlı sesi Linda'nın kulağında çınladı.
"Selam anne"
"Linda, selam tatlım nasılsın?" sesi genç, enerjik ve çok mutlu geliyordu.
"İyiyim bir saat önce Dallas'a geldim, yerleşir yerleşmez aradım, sizler nasılsınız?" onları hemen göremediği için Linda biraz buruktu.
"Yaaa! Çok sevindim, çok özlemiştik seni, baban duyunca havalara uçacak, ne zaman görüşebileceğiz?"
"Yarından itibaren, pazartesi işe başlıyacağım"
"Kızlarla konuştun mu?"
"Daha değil önce sizi aradım"
"Herhalde yarın onlar seni bırakmaz, onun için neden pazar sabahtan gelip bütün günü bizimle geçirmiyorsun?" işte bu kadın böyleydi hep en doğru programı yapmakta bir uzmandı
"Harika bir fikir anne, öyle yaparım" dedi Linda çok mutlu olmuştu şimdi. "Bu arada babamda oralardaysa bir sesini duyak isterim"
"Tatlım bugün dersi vardı, akşamda toplantısı, şimdi yoldadır herhalde ama geç gelir, yarın konuşursunuz. Yeni numaranı verirsen seni ararız".
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Risk SİZ
AventuraLinda adeta ailesi ve dostları için yaşardı. Fakat işinden dolayı şimdi onlar da tehdit altındaydı. Onları korumak için ne gerekirse yapacaktı. Üstelik bulmayı hiç ummadığı bir zamanda aşk da onunlaydı. Ve Linda şimdi aşkını da korumak zorundaydı...