RİSK NEDİR? II

294 19 0
                                    

     Linda bütün bu olanlara inanamıyordu, Sam öylece toplantıyı terk etmişti. İş hayatında daha önce hiç böyle bir tepki ile karşılaşmamıştı. Linda'ya efsane diyorlardı çünkü hazırladığı baskınlarda hiç adam kaybetmemişti, bunun nedeni de yaprtığı istatistiksel çalışmalardı. Hatta neredeyse hiç ciddi yaralanma bile olmamıştı. Linda üzüntü ile düşündü, İtalyada ki kökleşmiş bir mafya operasyonu dışında.

  Orada Linda'nın planı'nın dışına çıkması gereken bir Interpol ajanı olmuştu. Bunu neden yaptığını hiçbir zaman öğrenememişlerdi, çünkü ajan kafasına aldığı darbe yüzünden bilinç kaybı yaşamıştı. İki kaburga ve bir de kol kırığı vardı. Bu Linda'nın işinde ki en kötü zamandı, ama iyi olan o operasyon başarı ile sonuçlanmış mafya oluşumu ifşa edilmiş, hatta iş yaptığı bütün ortaklarını da sorgu sırasında öğrenip, içeri tıkmışlardı.

  Ama Sam bunları önemsemiyordu, onun tek istediği duygularını bu işin içine katmaktı. Linda bunu doğru bulmuyordu, duygular hep başınıza dert açardı. Belki kendisi de duygularını bu yüzden tam olarak yaşayamıyordu. Tabi ilk başta da karşı cinse karşı, çünkü duygular insanı savunmasız bırakıyordu ve Linda kimsenin karşısında (özellikle de bir erkeğin) savunmasız kalmayı göze alamıyordu. Eğer öyle olursa Linda savaşı kaybederdi. Hoş! Ne ile savaştığının da pek farkında değildi.

Toplantıdan sonra kendini eve atmıştı. Biraz sinirli ama daha çok hayal kırıklığı yaşıyordu. Sam ile tanıştığından beri, ona o kadar yakın hissediyordu ki kendini, Linda onun tüm katmanlarını teker teker soymasına bile neredeyse izin vermişti. Koşuşturmalarından dolayı zaman olarak çok görüşememiş olsalar da, hergün kısa ama yoğun zamanlar yaşıyorlardı. Sam ona güven, değer ve daha tam kelimelendirmeye kaçındığı hisler veriyordu. O kadar samimi ve sıcaktı ki.

Ama bugün anlamıştı ki, Sam onun düşüncelerine meğer hiç değer vermemiş. Ona eğilip bu plana inanmadığını söylediğinde, Linda'nın kalbi kırılmıştı. Linda onu korumak istiyordu, sinirle haykırmak isercesine düşündü, bu adam bunu hiç mi anlamıyordu?

Oturup yiyebildiği kadar birşeyler yedi, yani hiçbir şey. Evde akşama kadar sinirle dolaşıp, uzanıp, söylenmişti. Canı yanıyordu, bütün bu olanlara inanamıyordu. Ama tüm bu olanlara rağmen onu korumak ve başına birşey gelmesini engellemek istiyordu. Biraz da televizyon izlemeye çalışmıştı ama imkansız gibiydi. Kızları aramayı düşünüyordu, akşam altı olmuştu hepsi işten çıkmak üzereydi, bütün bunları bir de onlarla konuşmak en iyisiydi. Tam telefonu eline aldığında kapı çaldı. Linda kapıya gidip delikten dışarı baktığında görmeyi en son düşündüğü kişiyi karşısında bulduğuna çok şaşırdı.

***

    Sam kapının açılmasını bekliyordu. Onu görmeliydi, buna çok ihtiyacı vardı. Onun sinirlendiğinin ve yanlış anladığı için kırgın olduğunu biliyordu. Ona anlatması, açıklaması lazımdı. Toplantı odasından çıkarken Linda'nın yüzündeki şaşkınlığı, kırgınlığı hatırladı ve yine içi buruldu. Sam ona böyle hissettirmek istememişti, sadece göstermeye çalıştığı iş kararlarında birbirlerinden farklı düşünceleri olmasıydı. Onun olduğu kadar Sam'in de kendi istatistiksel verileri vardı, tek farkı bu herhangi bir kurum tarafından kabul görmüş değildi. Çünkü tamamen ona aitti. Ama işinde de bu yüzden iyiydi öyle değil mi ve bu şekilde ilerlemişti.

Bütün gün dolanıp, düşünmüştü. Zaten Sam çıktıktan kısa bir süre sonra Alex de peşinden gelmişti. Düşüncelerini onunla da paylaşmıştı, evet Lindayı üzdüğü için pişman ve kötü hissediyordu kendini, ama kendi planını uygulamak için hiçbir ödün vermeyecekti. Linda'ya rağmen değil, çünkü henüz aralarında başlamamış çok değerli bir şeyi yok etmeye asla izin vermezdi. Ama ona anlatabilirdi. O akıllı ve yüksek duygusal zekaya sahip bir kızdı. Bunu konuşup halledebilirlerdi.

Risk SİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin