Sonunda : Zombiler

Kural 1 : Sakin Kal! (#6)

Haberler haberler haberlerr. Unutmadan ve hala internet varken bilgisayarımı büyük bir kütüphane haline getirmeliyim bu yüzden de birçok harddisk aldım zaten. Bir kulağım haberlerdeyken diğer işimi halletmeye başlıyım. Tarım ve hayvancılık, silah tasarım ve yapım, hangi alet ne işe yarar sonuçta dünyada boş kalan ve kullanılmayan tonlarca makineler olucak araba uçak gemi gibi araçların kullanımı tamiri hepsini kaydettim. Hangi bitki ne zaman yetişir gibi bilgiler paha biçilemez olucak. Bu yüzden detaylı anlatımlar, videolar ve resimler depolamak gerekiyor. Bu arada hepsini şimdi kaydetmiyorum. Zaten başından beri bunlarla arka planda uğraştım. İnternet olarak USB tarzı wireless bağlantı sağlayan çok hızlı bir cihaz kullanıyorum. Bizim şirketin deneme amaçlı bize verdiği başarılı olursa satışa sunacağı bir cihaz. İnanılmaz hızlı indirme hızı var gerçekten ve bende gayet güzel stabil çalışıyorda.

Haberler de :

'' İstanbul'da çoğalan şiddet eğilimi dükkanların kapatılmasına yol açtı hatta ve hatta kapalı dükkanların girişlerini kırarak yapılan cinayetler bile olmaya başladı. Yakalanan zanlılardan henüz bir bilgi alınamamış bu şiddet eğilimine düşkün kişilerin akıl sorunları olduğu tespit edilmiştir. Eğer karşınızda buna benzer insan görürseniz güvenli bir yere kaçıp saklanın ve emniyet güçlerine haber vermelisiniz. Bunun bir tür virüs olduğuna inanan insanların oluşturduğu protesto grubuna da saldırı gerçekleştirildi. Heryer kan gölüne döndüğünü gören ekibimiz çok zor şartlar altında görüntü kaydı çekmişlerdir. Fakat hayatta kalamamışlardır. Ekranlarınıza gelecek olan bu görüntü şaka veya aldatmaca değildir! Lütfen dikkatli olunuz, bugünkü haberlerimiz bu kadar reklam olmadan çıkacak olan dizimizi kaçırmayın, hepinize iyi seyirler.

Bu kadar da olmaz ki arkadaş yoldaşları hayatını kaybetmiş bunlar hala dizide reklam yok yani kapatmayın diyorlar. Vay be...

Görüntü kaydı :

-Evet sayın seyirciler şuanda protestoyu yapan kişiler ağır saldırı altında ve polisler saldırganları durdurmak için elinden geleni yapıyorlar. Saldırganların en korkutucu yönü sanki cinnet geçiriyor gibi olmaları öyle kötü kafa atıyorlar ki sanki her vurduğunda artan acıları daha da şiddete dönüşüyormuş gibi.............

+ Abi abiiii heyyy laann ne oluyor lann. Gelme lan gelmesene lan. Ha...tir kaç kaç kaçççç.

(bir anda olan olaydan dolayı heyecanlandılar korkuya kapıldılar çünkü görüntüye alırken arkalarından onlara gelen katil dedikleri tip insanları görmüşlerdi. Kameramanın ayağı kayarak düştü spiker korkulu gözlerle bakarak.

+özür dilerim özür dilerim özür dilerim....

- Ha...tir lan bu ne lan haaa....

Bu arada kamera kaçan spikere dönüktü ve spiker kaçtığı yere korkudan ve üzüntüden bakmıyordu ve başını kaldırır kaldırmaz onlardan birisi adama amerikan futbolundaymış gibi bir omuz attı ama öyle böyle değil. Adam, yere yapışan spikere iki eliyle filmlerde gorillerin vurması gibi elinin alt kısmıyla öyle kötü vuruyor ki. Zaten daha ilerisi yayınlanmadılar.

Haberi izlerken keşke ben orda olsaydım dedim kendi kendime. Bu insanlar pekte zombilere benzemiyor sizce de öyle değil mi? Ama ya zombi virüsü farklı aşamalara sahipse? Ya taşıyıcı yaşarken de virüs tarafından ele geçirilebilirse? Aklımdaki deli sorulara o kadar kapılmıştım ki elimde ki bilgisayar faresini kırdığımı yeni farkettim. Kendi korkusuna kendisini öldürdü, iş arkadaşını da öldürttü korkak herif...

Eğer kaçmak yerine sakinleşip etrafına göz gezdirseydi ikiside kurtulabilirdi. Hayatta Kal kurallarımdan Kural 1 : Sakin Kal heyecanlanma yada korkma değil aksine korkunu kabullen ve korkunu yenmeye çalıştığın, bunlara rağmen sakin kalabildiğin anlamına geliyor. Tabiki en önemli kural bu diyemem ama en önemlilerden birisi ve bir yerden başlamak gerekiyor değil mi? Artık bir tür virüs, kimyasal silah olduğuna eminim. Bunun nereye kadar yayılacağı ne kadar süreceği belirsiz ve sadece Türkiye'de olursa durdurulur zaten Dünya Türkiye'yi yıkmak istiyor gibi olduğundan atom bombasıyla hallederler ama sadece Türkiye'de olduğunu sanmıyorum. Dış güçlerle bağlantısı olmayan birisi böyle bişey yapmaya ne amaç ne de para bulamaz. Evet, haberlerde izlediklerim şok ediciydi müdürüme ulaşmaya çalıştım ama telefonu açmıyordu. Saat olmuş 03.03 bu aralar sürekli aynı sayılar denk gelmeye başladı hadi bakalım. Artık kazma kürek zamanı hehe. Herşey hazır, kazacağım yere gelip sırayla 4 kere kazma 2 kere kürek savura savura işimi hallettim sebze yetiştirmeyi hem internetten hemde geçen sene çalıştığım tarladan dolayı biliyorum ve tecrübeliyim. Tabiki çok tecrübeli değilim ama kendim yiyecek kadar sebze yetiştirebiliyorum. İşimi hallettim sakince artık hazır sayılırım. Telefonum çalmaya başladı.

+ Efendim

- Ben Su. Biliyorum beni iyi tanımıyorsun ama senden bi yardım isteyebilir miyim acaba?

(sesi korkmuş bi haldeydi bunu fark ettiğim anda kapının önüne çıkmıştım bile)

+ Tabi ki ne oldu neden sesin titriyo?

- Tuhaf şeyler olursa gel dedin ya hani. Tuhaf şeyler oluyo ama ben gelemiyorum.

+ Nerdesin ben seni alırım sorun değil güvende misin ilk önce sakinleş.

- Okulun okuma salonunda hapsolduk dışarıda bikaç kişi sanki bize karşı nefret besliyolar gibi kapıyı zorluyolar. Diğer arkadaşlarımı aradım diyemem çünkü yanımda olan 1 kız hariç arkadaşım yok benim.

+ Hemen geliyorum 5 dk dayanabilir misiniz? Orda kim varsa önce sakinleştir ve erkeklere zaman kazanmalarını söyle ben yoldayım.

- Çabuk ol lütfen

(sözünü titrek sesiyle kısarak '' korkuyorum kurtar beni'' sözüyle sonlandırdı)

+ Telefonu kapatma orda ne oluyo duymak istiyorum bişey demene gerek yok kendini güvene al yoldayım.

Su'dan ses çıkmadı ama ordaki herkesin bağırdığını duyuyorum çok ses çıkartıyolar geldik yine Kural 1'e, sakin olsalar belkide bi süre sonra bırakıp gidecekler. Ama olmaz bağırmadan olur mu. Yolda bikaç kişi hızlı adımlarla okuldan kaçmaya başlamışlardı bile hatta birisi bana el hareketi yapıp gitme sakın gitme der gibi şeyler yaptı. Önümde yaklaşık 150 metre mesafeyle kırmızı montlu birisi yerde siyah giyinmiş birisini yumrukluyor. Elini başına götürüp başına vurup başını yerdekinin kafasına bazen de yola vuruyordu yüzü kanlar içindeydi ama yinede durmuyordu. Duramıyordu, durduramıyordu kendisini bu çok belli oluyor. Bana baktı ve ayağa kalktı. Gözleri kan çanağı olmuş ben dikkatli adımlarla O'na doğru giderken, O hızla koşarak bana doğru geliyordu.