Kahvaltı ederken bir anda kapı çalındı. Kapıya gittiğimde annem ve babamın kapıda beklediğini gördüm. Neden erken gelmişlerdi? Hemen erkekleri arka kapıdan çıkardık. Annem ve babamı eve aldık. Annem mutfağa girince neden 4 tane tabak olduğunu sordu bizde kızlar gelecek falan demek zorunda kaldık. Annemler ile de biraz oturunca odaya çıkıp giyindik. Bu akşam bara gideceğimiz için kıyafetleri yanımıza aldık. Benim dolabım rengarenkti. Her renk, her model vardır. Ama en çok da dekolte. Dekoltesiz kadın balkonsuz ev gibidir bence. Siyah bir mini elbiseyi alıp çantama attım. Ona uygun da bir topuklu. Takılarımı ve makyaj mazemelerimi de aldıktan sonra evden çıktık. Eşyaları arabanın bagajına koyup arabaya bindik.
Okula geldiğimizde ben dersime girdim. Bu aralar dersleri boşlamıştım. Bir hafta sonu bir arkadaş ile çalışmam lazımdı.
Okul bittikten sonra ben arabayı Temmuz'un evine sürdüm. Duru ise Alperen ile gitti. Eve geldiğimde Temmuz yoktu. Sağlık kontrolleri olacaktı bugün. Tam da günü. Akşam içmeye gidecektik. Salona geçip oturdum. Orta sehpanın üstünde gazeteler vardı. Alıp karıştırdım. Spor haberlerinden başladım.Temmuz'un resmini görmem ile durdum. Resimlerinin altında imzaladığı anlaşma falan yazıyordu. Spor haberlerinden sonra magazine geçtim. Bu sefer ikimizin fotoğrafı vardı. 'Beşiktaş'ın yeni transferi sevgilisini yanından ayırmıyor! , Elini hiç bırakmadan konuştu! , Bu aşk bitmez!' doğruydu. Temmuz kameralar ile konuşurken elimi hiç bırakmamıştı. Televizyonu açıp birkaç şey izledikten sonra sıkılmıştım. Temmuz'u aradım ama açmadı. Ben de kitap okumaya karar verdim. Temmuz'un çalışma odasına girdim ve kitaplığa yöneldim. Kitaplığa geldiğimde durdum ve güzel bir kitap aramaya başladım. Yeni kitap vardı bir sürü. Kelebek Adası diye bir kitabı aldım ve okumaya başladım.
Ancak kapı çalınınca kitaptan kafamı kaldırdım. Sürükleyici bir kitaptı. 236'ncı sayfaya gelmiştim. Kitap zaten 278 sayfaydı. Kalktım ve kapıyı açtım. Gelen Temmuz'du. Beni görünce kaşları havaya kalktı. Sonra da bana sarıldı. Içeri geçti ve oturdu. Ben de yanına oturdum. Oturup televizyon izledik. Saat 7 ye geliyordu. Kalkıp hazırlandım Temmuz da üstünü giyince çıktık. Saat 8.30 olmuştu. Bara gelince arabadan indik ve bara doğru yürümeye başladık. Bu bar öyle herkesin bir köşede yiğiştiği bir bar değildi. Içeri geçtik ve bir masaya oturuduk. Yavaş yavaş içerisi dolmaya başladı. Benim giydiğim elbiseye kısa diyen sevgilim bir de şunlara bir baksın. Giymişler götlerinde her yerleri ortada. Yada vazgeçtim. Kimseye bakmasın. Tamam kabul benim elbisem de dizin 2.5 karış üstüydü ama daha kısaları da vardı. Biraz zaman geçtikten sonra Durular da geldi. Eğleniyorduk. Içkilerimiz bitince yenisine geçiyorduk. Ben sayamadığım kadar içmiştim. Artık herkesten 3 tane görüyordum. Bir anda bir adam yanıma geldi. Bana sarılmaya çalıştı. O sırada ben de barmenin masaya bıraktığı şişeyi alıp adamın kafasına vurdum kırılmadı. Demek ki filmlerde/dizilerde kandırıyorlarmış. Bir kez daha vurdum ve kırıldı. Adam yere düştü. Temmuz'u ararken bir kız ile dans ettiğini gördüm. Yani tam seçemedim ama herhalde Temmuz'du. Yanlarına gidip ilk önce adamı kendime çektim sonra kızın saçını çekmeye başladım. Bir yandan da adama 'Beni bunu için mi bıraktın?! Bunun için mi? Yazıklar olsun be! Ikinizden de iğreniyorum! Adaletini .... Dünya!' Kendimi kaptırmış gidiyordum. Birisi beni kendine çekip o ortamdan uzaklaştırıdı. Seçemiyordum. Hangisine güvenecektim? Sağdaki mi, soldaki mi , yoksa ortadaki mi? Dışarı çıkınca temiz hava ile biraz kendime geldim. Görüntü az bir şey netleşti. Şimdi iki tane vardı. Temmuz buydu. Daha deminki kimdi o zaman? Arabaya bindik ve bir yere gitmeye başladık. Çok uykum vardı. Gözlerim kapandı kapanacaktı. Araba bir anda fren yapınca hem camdan uçacaktım hem de midem iki katı bulandı. Temmuz kızmıştı bana. Bağırıp duruyordu ama duymuyordum. Kulaklarım çınlıyordu. 'Midem' dedim ve arabadan indim. Yol kenarına kusmaya başlamıştım. Temmuz arabada duruyordu. Insan bir gelir saçımı tutar yardım eder dimi? Ay pardon insan dedim. Karşımda ki insan mı ki yardım etsin. Yontulmamış ODUN!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VUSLAT
General FictionGözlerini sıkıca kapattı ve omzuma küçük bir öpücük koydu. Artık ben de gözlerimi kapatmıştım. ''Gitme.'' Aşk. Tek hece, Iki yürek. Iki genç, Iki sevda. Tek sancı, Iki kalp ağrısı...