Ansız Endişe Bölüm 8

459 4 0
                                    

Bakışmamız devam ederken telefonum çaldı kimin aradığına baktığımda mertti,alo dedim sertçe kulübe geldi dedi ve yüzüme kapattı tekrar aradığımda telefonu kapatmıştı evren'i aradım onunda telefonu kapalıydı 3'ü ile eski çocukluğumuz kadar bir yakınlığımız olmadığıiçin ilk takmadım.Savaş bir şeyler olduğunu anlamış bir şekilde yanıma geldi.Bir sorun mu var ? diyesordu bende bir sorun olmadığını söyleyip sınıfa girdim.Aslında yavaştan bir merak kalbime doğru ilerliyordu gözlerimi kıstım ve kafamda konuşmaya devam ettim.Bu duygu endişe olmalıydı hızlı birşekilde olabilecek şeyleri beynim beni umursamadan gözler önünde geçiriyordu ne yapmam gerektiğini düşündüm mert gizemliydi bu yüzden birşeylere bulaştığını düşündüm aklımda mafya filmleri gibi sahneler canlanırken bir konu olduğunu sanmıyorum dedim.Ve merdivenleri inerken arkamdan işte bu yüzden dengesizsin dedi arkamıdöndüm ve ne dengesizliğimi gördün dedim oda yanıma inerek bir saat önce gülen kız şimdi tüm varlığınıkaybetmiş dünyaya küsmüş bir insan soğukluğunu üstüne alınıyor dedi buda benim özelliğim dedim merak uyandıracak bir özellik dedi o an konuşmak isterdim ama mert aklımda dönüyordu. Herneyse sonra konuşalım işim çıktı dedim ve onu dinlemeden okuldan çıkmak için ilerkerlen görevli çıkamazsın dedi çıkış kapısının önünde sinirden gözlerim fırlıycakken okula mecburen geri döndüm.Sinir etrafımı ateş gibi sararken yangın alarmını gördüm,ov hayır yapmamalıyım diyip ilerlerken pembe taraf gözlerimi o tarafa çeviriyordu. Ortada kalmışken kameranın beni çekme olasığını düşündüm mantıklı bir düşünce olduğu için mecburen pembe sustu bir grup önümden geçerken refleksle kameranın kalabalıkta seçemeyeceğini düşünüp alarma bastım yangın var diye bağırıp ortalığı alevlendirdim.Sırıtırken sular çıktı ve insanlar koşuşturmaya başladı şapkamı taktım inenler arasında bir kol ile sürüklendiğimi fark ettim hemde iki taraftan gözlerim büyüdü hocalar beni gördü dışarı çıkartıyor sandım içimden küfürler sayarken kafamı kaldırdım alper'in ve savaşın beni sürüklediğini gördüm küçük çocuklar gibi hissettim dışarı çıkınca bırakın gitmem gerek dedikten sonra çıkışa koşarken ela ve tuba'nın yolumu kestiğini fark ettim.Nereye dediklerinde kulübeye gitmem gerektiğini söyleyip bir hışım kapıdan çıktım.Ve kulübeye doğru koştum içimdeki endişe adımlarımla büyüyordu, nedense birşeyler olduğunu hissettim ve hissettiklerim çıktığı için garip oldum.Nasıl koştuğumu hatırlamadan kulübenin olduğu yere vardım nefeslenmek için duvara yaslandım telefonum çaldı mert sanıp çıkardım arayan uzaydı şuan uğraşamayacağım için cebime koydum gömleğim zaten sulardan birazda olsa ıslanmıştı şimdi üstüne terlemiştim.Nadiren hastalanırdım bünyem güçlüydü ama hastalanınca çekilmez halde oluyordum.Kulübenin kapısını aralayıp girdim içeri mert kanepede kafası geride duruyordu.geldiğimi fark edince ayaklandı.Bir daha telefonu yüzüme kapatırsan seni kum torbası yerine gebertirim dedim. Hala nefesimi düzeltmeye çalışırken kafamdaki şapkayı indirip mertin yüzüne baktım sağ tarafı kanıyordu.Ne oldu! diye bağırdım yanına yürüdüm.Arkadaşlarıyla bir iş üstüne bir plan kurmuşlar yurt dışına kara para göndericekleri zaman yer altı mafyası olarak bilinen tolga arızasına yakalanmışlardı arkadaşları hemen tüymüşler adamlar merti ortaya almışlar mert çok fazla zarar görmeden kaçmıştı.Ahh cidden ne işin vardı böyle şeylerden anlamıyorum birde üstüne yakalanıyorsun neyin çabasındasın otur oturduğun yerde dedim bağırarak.Birşey demedi hatasını biliyordu peki beni neden çağırdın dedim.Aklıma ilk sen geldi dedi.Kum torbamın yanına gidip ilk yardım çantasını aldım yanına oturdum ve başındaki yarayı kapattım yara bandı yapıştırdım.Senin peşine düşmesin bu adamlar dedim.Bilmiyorum dedi oda endişelenmişti ve çenesi kasılmıştı hatasını anladığını ve arkadaşlarına sinirlendiğini anladığım için üstelemedim.Okuldan nasıl çıktığımı sormuycakmısın dedim arkaya yaslanarak nasıl dedi şu yangın alarmları sağolsun dedim.Oha gece yangınmı çıkarttın kızım ara sıra delirdiğini biliyoruzda o kadar da demedik dedi.Sesli güldüm oda güldü saçmalama dedim.Beni çıkartmıyorlardı bende endişenlediğim için birşeyler düşünmeye başladım yangın alarmına basıp yangın var dedim ortalık karışırken kaçtım.Vaaay bak sen endişelenirmişte,şu çılgın yönün yokmu dedi.Gözlerimi devirdim evrenle göktuğ biliyormu dedim.Hayır dedi ben markete gidiyorum dedim karnım acıktı kete alıyorum istermisin dedim olur dedi.Dışarı çıktığımda savaşı gördüm alperle beraber yürüyorlardı.Oha dedim içimden ama kilisenin oralarda alper oturduğu için onlara gittiği geldi aklıma sanırım okul tatil olmuştu kesin kameraları inceliyecekerdi.Of dedim sesli bir şeklide.Aramızdaki mesafe çok yoktu bende düşnürken yürüdüğümü şimdi fark etmiştim aradaki mesafe daraldığı için sesli oflamamı duymuş ikisi birden dönmüştü.Savaşla göz göze geldim alper el salldı yanıma koştu ne arıyorsun burda dedi.Arkadaşımın evine geldim ,markete gidiyorum dedim.Savaşta yanımıza geldi ve telefonumu istedi neden diyince birini aramam gerekiyor dedi aptal gibi verdim ve kendi telefonunu çaldırmıştı.Yüzüm saçma bir şekil alırken bu numara çok eskimedimi cidden çok çocuksu numaramı isteseydin verirdim dedim.Eskileri seviyorum dedi ciddiyetle sonra gülümsedi alperde gülünce arkamı dönüp yürüdüm güle güle dedi alper arkamdan.Vedasız gitmekten nefret ederim ama saçma numara yüzünden sinirlendim ama sonra güldüm.Markete girdim ve keteyle içecek aldım çıkıp kulübeye ilerledim.

GECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin