17

2.6K 107 4
                                    

Beni anlamıyorsun Efsane. Gidecek başka bir yerimiz mi var?

Yok ama yine de gitmem.

Efsane insene bir arabadan.

Niye?

İn arabadan.

Off!

İndiğimde ellerimle bir yerlerden tutunarak şoför koltuğuna geçtim.

Ne yapıyorsun Gizem sen?

Yapılması gerekeni! Şimdi benimle geliyor musun? Gelmiyor musun?

Bekle bekle.

Aravya bindiğinde hemen gazladım. Tek bacakla nasıl araba sürülüyorsa öyle sürüyorum. Ama protezim vardı. O da iş görüyordu. Telefonuma gelen mesajla bir elimle araba sürerek diğer eimke de telefona gelen mesaja baktım. Telefonu bacağımın üzerüne bırakacakken telefonum çalmaya başladı. Arayan babamdı. Efsaneyle sadece iki saniye birbirimize bakabildik. Daha sonra telefonu yandan kapatarak bacaklarımın üzerine bıraktım. Emrenin desiği adrese doğru arabayı sürdüm. Bir saatlik yolculyktan sonra İzmir hol ayrımında kü tarif ettiği evin önünde durduk ve Efsaneden yardım alarak arabadan indik. Emreyi karaşımda görünce Efsanenün elleründen ayrıldım ve ben seke seke, o koşa koşa birbirimize sarıldık. Efsanenün sinirden nefes çekişlerini duyabiliyordum. Hemen sarılmamızı kesip yavaş bie şeklilde eve geçtik. Emre ve Efsane birbirlerine bakmıyorlardı. Salona geldiğim de etrafa baktım. Ev eski değildi, yeni de değildi. Ama güzel bir evdi. Dışarıdan küçük gözüküyordu ama içi kocamandı. Efsane arabadan çantaları almak için evden çıktığında biz de Emreyle konuşmaya başladık.

Gizem. Özür dilerim. Hepsi benim suçum. Busenin ölmesinin, senin bacağının kesilmesinin. Bütün, bütün olanların suçlus...

Parmaklarımla ona sus işareti yaparak gözlerimi kocaman açtım.

Bunları hiçbiri senin suçun değil. Olması gerekenlerdi sadece.

Hha.

Kapının açılmasıyla Efsanenin geldiğini anlayınca konuşamamıza son verdik. Çantaları girişte masanın üzerine bırakınca gelip benim yanıma oturdu ve Emre konuşmaya başladı.

Gelin size kalacağınız odayı göstereyim.

Efsane beni kucağına alarak Emrenin peşine takıldı. Ben ne iyimser, tatlı, hoşgörülü, yakışıklı, çekici bir adama aşık olmuşum.

Ben de.

Dedi Efsane.

Benim bilmediğim özel bir gücün mü var senin.

Dedim ve yanağından onu öptüm. O da bana dönerek benim yanağımdan öptü. Odaya geldiğimizde yatağa oturduk ve Emre odadan çıktığında birbirimize sarıldık. Hava kararıyordu. İkimizde yatağa uzanarak birbirimize sarılmaya devam ettik. Ne iyi ki birbirimize sarılarak uyumuştuk. Ben kendimi küçükken babamın kollarında büle bu kadar rahat hissrtmiyordum. Çünkü babam ben küçükken çok zayıftı. Kemikleri bedenime geçerdi. Tabi beni öperken sakalları da..







ÜVEY KARDEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin