Denizkızı (Tamamlandı)

Bölüm 38

Medya;Azra-Atlas aşkının başlangıç etkeni
Bölüm müziği;John Legend - Love Me Now

Herkese yeniden merhaba yeni bölümle tekrar karşınızdayım:) Kurgumdaki birkaç gizemin çözüldüğü ve sürprizlerin olduğu bir bölüm oldu umarım beğenirsiniz. Lütfen yorum ve beğenilerinizi belirtmekten çekinmeyin. O tatlı yıldıza basmayı da unutmayın. Lütfen verdiğim emeklerin karşılığını almamda yardımcı olun:)
Lafı daha fazla uzatmadan sizleri yeni bölüme alıyor ve keyifli okumalar diliyorum:)

*****

"Denizkızım hazır mısın?" Giyinme odasında kıyafetimin son rötuşlarını yapmıştım. Üzerimdeki gri kazağın altına beyaz bir gömlek giymiş onu da karnımı rahatsız etmeyecek bir siyah kumaş pantolonla tamamlamıştım. Kalın kaşe kabanımı da giydim ve Kaptan'ıma döndüm. Odanın girişinde beni bekliyor, heyecanlı yapısını beden hareketlerine yansıtıyordu.

"Kaptan sen böyle yaptıkça ben daha fazla heyecanlanıyorum ama." Bana olumlu anlamda kafasını sallamış, bedenini dizginlemeye çalışmıştı.

Bugün sonunda Deniz'imizin cinsiyetini öğrenecektik.

Deniz Aladağ artık beş aylık bir bebekti, doğmasına çok az bir zaman kalmıştı. Ailemizin en önemli üyesinin aramıza katılacağı zaman için günleri sayıyorduk.

"Tamam güzelim haklısın, hadi gidelim."

Atlas'la evden çıkmış biraz meraklı biraz da stresli fakat fazlasıyla heyecanlı bir zaman dilimine geçiş yapmıştık.

Doktor Armağan'ın yanına gelmemiz ve odasına girmemizle sedyeye geçirilmiş, ultrason makinesinin yanındaki yerimi almıştım. Atlas yine her zamanki gibi sıkıca elimi tutmuştu, merakla bebeğimizin rutin kontrollerinden birini gerçekleştirmek üzere beklemeye başlamıştık.

Ekranda bebeğimizi görmemizle tüm gücümüzü birleşen ellerimize yansıtmış, bakışlarımızı Deniz'imizin olduğu ekrana kilitlemiştik. Doktor Armağan'ın konuşmasıyla şuanki heyecanımız bir nebze olsun hafifleyebilmişti.

"Bebeğiniz şuan tam 20 haftalık ve normaline göre kilosu da boyu da oldukça iyi. Kilosu 300 gram ve boyu da 25 cm civarında. Şuanda cinsiyetini de çok net bir şekilde görebiliyorum."

Doktor Armağan'ın son cümlesinin ardından merakla kıpırdanmış ve hevesli nefes seslerimizi ortamdaki sessizliğe bırakmıştık.

"Sizin tahmininizi zaten biliyorum Atlas bey, fakat sanırım yine de her şeyden önce bebeğinizin sağlıklı olmasını istersiniz." Atlas doktoru başıyla onaylamış ve hemen ardından konuşmaya başlamıştı.

"Kesinlikle sağlıklı olması her şeyden daha mühim. Hem ikinci veya üçüncü çocuklarımızla şansımızı deneriz değil mi Denizkızım?" Atlas'ın kurduğu cümleye şaşkınlıkla bakmış ve hemen ardından inanmazca konuşmaya başlamıştım.

"Üçüncü çocuk mu? Bu fabrika iki çocuk sonrası kapalı Kaptan." Bana tek kaşını kaldırarak imalı bir bakış atmıştı.

"Yerinde olsam o kadar emin olmazdım."

Bizim kendi aramızda yaptığımız atışmalar doktorumuzu güldürmüş ve hevesle konuşmasına sebep olmuştu.

"Madem şansınızı diğer çocuklarınızda deneyeceksiniz o zaman şimdi bu sevimli mi sevimli oğlan çocuğuna merhaba deyin."

Doktor Armağan'ın cümlesiyle şaşkınlıkla kilitlenmiş, konuşmak için ağzımızı dahi açamamıştık.

Bir oğlan çocuğu.

Bizim bir oğlumuz mu olacaktı?

Elimi kavrayan el daha sıkı bir hal alırken Kaptan'ımın yüzüne baktım ve dikkatle bana baktığını gördüm.