23.Bölüm - '' Fake Feather ''

1.6K 76 9
                                    

Eve bir hışımla girdiğimde Luke'un koltuğa uzanmış maç izlediğini anneminde tekli koltukta oturup kitap okuduğunu fark ettim. Hızlıca Luke'a döndüm.

''Nerede O ! '' diye bağırdığımda annemin önünde sakin olmaya çalıştı ama annem olmasaydı eminim beni dövmeye bile kalkardı.

''Kim nerede , Addy ? '' 

''Kızın nerede Luke !! '' diye bağırındım. Hızlıca ayağa kalktı.

''Ah şu mesele. Seninle şu şey hakkında konuşacaktım aslında. Beni nasıl işlettiğini.'' dedi. Gülümsemeye çalışmıştı ama başaramamıştı. Daha sonra zihnime fısıldadığını hissettim.

''Benimle gelmezsen 'sevgili erkek arkadaşın ' Jack'le cehennemde buluşursun.'' 

Tanrım ! Daha onu affetmeden tüyünü yakıp cehenneme yollayacaklardı . Daha onunla hayatımı yaşamamışken ! 

Yavaşça Luke'u takip etmeye başladım. Frances'in kaldığı odaya girdiğimizde sinirle Frances'e baktım. Tüy'ü duvara yapıştırmıştı. Önünde de resim defteri vardı. Tüy'ü çiziyordu..

''Ver o tüyü bana , sürtük ! '' diye bağırdığımda Luke tokat attı. 

''Sen bize ihanet ettin ! Nefillere ihanet ettin ! '' diye bağırındı. 

''Şimdi o tüyü yakışımızı izle ! '' dedi ve tüyü eline aldı. diyer elinde ise çakmak vardı. Çakmağı yavaşça tüyün altında tuttu ve tüyü yakmaya başladı ..

Tam sonuna gelmişti ki Clarie pencereyi kırarak içeri girdi ve Tüyü aldı. Bende hızlıca Luke'dan kurtulup pencereden karşı ağaca atladım. Hızlıca aşağı inip arabaya bindim. Şoka girmiştim. Jack'in tüyü yanmıştı. Sonsuza dek cehenneme zincirlenecekti ! Benim yüzümden ! 

''Jack'e gitmeliyiz ! Hemen ! '' diye bağırındığımda Clarie başını önüne eğdi.

''Bak , Addy. Sakin ol. Ama , şey , ona gidersek boşuna gitmiş oluruz. Baş melekler çoktan almışlardır onu. '' dediğinde elimi yumruk yaptım ve arabadan hızlıca indim. Koşmaya başladım. Koştukça hızlanıyordum hızlandıkça yoruluyordum. 

Eve vardığımda hızlıca kapıyı kırarak içeri girdim. Jack yatağında kaşları çatık oturuyordu. Ona bakamadım. Onun gözlerine bakamadım. ''Tüyünü yaktılar.'' diyemedim.  Tam konuşmak için ağzımı açacaktım ki Jack konuşmaya başladı.

''Biliyorum..'' dedi ve yanıma geldi. Beni göğsüne yasladı. Hıçkırarak ağlamaya başladığımda saçlarımı okşadı.

''Gitmeni istemiyorum,'' 

''Sensiz olmak kötü olacak. Herzaman aklımda olacaksın , cehennem meleği. Herzaman.'' dedi ve saçlarımı öptü. 

''Artık gitmelisin. Birazdan gelirler.'' dediğinde ona daha da sıkı sarıldım. Onu bırakmaya niyetim yoktu. Şimdi olmaz. Daha değil !

''Hayır.Seni bırakmam.'' dediğimde birden kollarını vücudumdan çekti. Daha sonra gözüm yatağın altında duran siyah tonlarındaki tüye takılı kaldı. 

''O da ne ? '' diye sorduğumda güldü. Gülüşü kahkahaya döndüğünde anlamsızca yüzüne baktım.

''Sana verdiğim tüy benim değildi. Düşmüş meleklerden birinin tüyüydü. Luke'un böyle birşey yapacağını biliyordum. O yüzden böyle birşey planladım.'' dediğinde kaşlarımı çatıp sinirle yüzüne baktım. Plan yapıyordu ve benim haberim olmuyordu !

''Senin yüzünden ölüyordum , pislik ! '' dediğimde gülmeye devam etti ve bana sıkıca sarıldı.

''Birdaha böyle birşey yaparsan seni öldürürüm. '' dedim ve sıkıca sarıldım.

''Luke sen ve beni biliyor. Artık eskisi kadar görüşemeyeceğiz.'' dediğimde ikimizinde keyfi kaçmıştı.

''Artık herşey ortaya çıkacak.'' dediğinde hızlıca başımı kaldırıp yüzüne baktım.

''Ne ortaya çıkacak ? ''

''Düşmüş melek olduğumu söyleyeceğim.'' dediğinde aptalca yüzüne baktı. Şimdi olmazdı. Şimdi yapması çok tehlikeli olabilirdi.

''Ama Jack,'' dediğim anda dudaklarımı öperek lafımı yarıda kesti. Beni yavaşça kucağına kaldırdı ve bacaklarımı beline doladım. Beni yavaşça yatağa yatırdı ve üzerime çıktı. 

O an kendimi sadece ona teslim ettim.

Satan's ChildHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin