Satan's Child

16.Bölüm - '' The Dark Side ''

Bir mezarlıktaydımMezarlıkta dolaşıyordum. Mezarlık kapısından her çıktığımda başa geri dönüyordum. Bu gerçek olamazdı. Beş dakika önce Giselle ile konuşuyordum şimdi ise bir mezarlıktayım. Daha sonra ağaçların arasında bir karartı belirdi. Bana yaklaşmaya başladı. Yaklaştıkça bende ondan uzaklaşmaya başladım. En sonunda dibime kadar geldi. Siyah gözleri çok ürkütücüydü. 

''N-neredeyim ben ? '' diye sorduğumda güldü. 

''Cehennemindesin.'' dedi. Kaşlarımı anlamamış gibi kaldırdım. Çünkü gerçektende bir bok anlamamıştım.

''B-ben beş dakika önce arkadaşımla cafedeydim nasıl oluyorda buradayım ? '' diye sorduğumda daha da yaklaştı.

''Burası senin cehennemin. Bende senin karanlık tarafınım. Kısacası şu kötü ruh diyelim.''  dediğinde şaşkınlıkla ona bakıyordum. Bedenimi ele geçiren kötü ruh , benim karanlık tarafımmıydı ?

''Ne yani benim karanlık tarafım senmisin ? '' dediğimde başını evet anlamında salladı.

''Sinirlendiğinde vücudunu ele geçiriyorum. Bu sayede özel güçlerini kullanabiliyorsun. Daha doğrusu benim özel güçlerimi. Ben snein korkularınla besleniyorum.'' dediğinde ağzım açık kalmış bir şekilde onu dinliyordum.  Bu özel güçlerin sahibi benim karanlık tarafımmıydı yani ? 

''Ve seninle bir anlaşma yapacağız.'' dediğinde tek kaşımı havalı bir şekilde kaldırdım.

''İnsanları korkutmanı istiyorum. Onları ölesiye korkut . Bende onların korkularıyla beslenip seni rahat bırakayım.'' Dedi.

''Beni rahat bıraktığında bu güçler gidecekmi ? '' diye sorduğumda küstahca güldü.

''Tabikide. Onlar benim güçlerim.'' dedi. 

''Tamam ..'' dediğimde kulağıma yaklaştı.

''En değer verdiğin kişinin bedenini istiyorum . Korkutmadan vazgeçtim.'' dediğinde gözlerimi kocaman açmıştım. En sevdiğim kişinin bedenimi ? 

Annem. 

''Asla olmaz ! '' diye bağırdığımda gözlerini siyaha döndürdü ve vücudumda çok keskin bir kasılma hissettim. Çığlık atmaya çalışıyordum fakat atamıyordum.

''İşte snein bu yönünü seviyorum. Korkutuğun halde kafa tutmanı.'' dedi ve bir pislik gibi güldü.

''Lütfen . Sevdiklerimi rahat bırak.'' Dediğim anda bir ses duyuldu. Karşıda melek heykelinin üzerinde duran siyah kanatlarını açmış bir gerçek melek duruyordu. Yüzüne her ne kadar bakmaya çalışsamda hep kapatıyordu. 

Ve o anda Cafeye geri döndüm. 

'' Kötü bir ruh bedenini ele geçirmeye çalışıyor. Bu ruhu kendine çekiyorsun , Adore. Korkularından kurtul . Sen korkularından kurtuldukça o senden uzaklaşacak ve bedeninden çıkacak.'' dediğinde tamam anlamında başımı salladım. Korktuğum hiçbirşey yoktu. Sadece Lucifer vardı ve ondan kurtulmakta pek kolay olmayacaktı. 

Telefonum çaldığında titrememe engel olamamıştım. Arayan Luke'du.

''Efendim ? ''

''Adore. Acil konuşmalıyız. ''

''Şuan işim var.'' 

''Lucifer cehenneme zincirlenmiş.''  dediğinde küçük çaplı bir kriz geçirmiştim. Ondan kurtulduğum için mutluydum. 

Aslında hayır. Ondan tamamen kurtulmamıştım. O sadece cehennemdeydi. Eğer baş şeytanlara Jack'in düşmüş melek olduğunu söylerlerse - Lanet olsun ! Jack'ten banane ! 

''Kim yapmış ? ''

''Jackson.'' dediğinde ikinci kriz geldi. Eğer kendini affetirmek için yapıyorsa onu asla affetmezdim . Ama bence kendini kurtarmak için yaptığı kesindi.

''Hmm.'' diye mırıldandım. Daha sonra karşıya baktığımda Jack'in orada olduğunu fark ettim. Hızlıca telefonu kapatıp masadan kalktım.

''Nereye ? '' diye bağıran Giselle'e hiç cevap vermeden koşarak Jack'in yanına gittim. 

''Ne yapıyorsun burada ? '' diye sorduğumda çenemden tutup yüzüne bakmamı sağladı gözlerine baktığımda ağlamamak için kendimi zor tuttum. Gözlerinde bütün herşeyi görüyordum. Bana olan aşkını , pişmanlığını , herşeyi görüyordum. Gözlerine baktığımda kendimi görüyordum. Kendi aşkımı .

''Bak ben .. Seni korumak için yaptım. Misty'i kandırdım ve okları almasını sağlayacaktım. Fakat herşeyi anladı. Bende Lucifer'i sadece cehenneme zincirleyebildim. Öldüremedim. Yakın bir zamanda oradan kurtulur. Adore, sana çok fazla aşığım. Ve  artık dayanamıyorum. Sensizliğe dayanamıyorum. Her saat , Her dakika , Her saniye seninle olmak istiyorum. '' Dediğinde güldüm. Hızlıca dudaklarına yapıştım. Ona sıkıca sarıldım.  

Onsuz her saniye benim ölümüm oluyordu. 

''Evlen benimle .'' dediğinde şaşkınca yüzüne baktım. Dilim tutulmuştu , konuşamıyordum.