Tam kılıcı kalbime saplayacaktı ki kılıcımı elimde bulunca hızlıca ona sapladım ve yere yığılmasını izledim. Daha sonra üzerine çıktım ve kılıcımı kalbine saplayıp orada bıraktım. Daha sonra herkes ayağa kalkıp beni alkışlamaya başladı. Herkes adımı sayıklıyordu.
''Adore !''
''Adore ! ''
Bu garipti.Beni sevmeyen kişiler şimdi resmen benim kölem olmuştu. Daha sonra koşarak içeri geri girdim. Üstümdekilerden kurtulup eve dönmeyi planlıyordum.
Kıyafetlerim çıkartıp gizlice oradan çıktım ve arabaya binip uzaklaştım.
Hızlıca eve girdim . Jack'in olmadığını fark ettiğimde hemen duşa girdim. Duştan çıktıktan sonra Jack'in odamda beni beklediğini fark ettim. Üzerimde sadece kısacık bir havlu vardı. Koştum ve ona sarıldım.
''Başardın,'' dediğinde dudaklarını sertçe öpmeye başladım. Daha sonra üzerimdeki havluyu çıkartıcaktıki onu durdurdum.
''Olmaz , Jack. Çok fazla yorugunum.'' dediğimde başını salladı ve beni kucağında aldı.
''Ozaman uyuyalım,'' dediğinde kabul ettim ve sarılarak uyuduk..
*********************************************
Uyandığımda Jack yanımda değildi. Daha sonra birşeyler atıştırmak için mutfağa indiğimde Jack'in birşeyler hazırladığını gördüm..
''Ne zaman uyandın ? '' diye sordu ve yanağıma öpücük kondurdu.
Hızlıca masaya geçtim ve yemeye başladım. Çok fazla acıkmıştım.
''Muhtemelen evli olsaydık yemekleri hep sen yapardın,'' diye düşündüklerimi ağzımdan kaçırınca güldü.
''Herzaman,'' dediğinde güldüm. Daha sonra telefonum çaldığı için yukarı geri döndüm. Arayan Bayan Stasey'di.
''Konuşmalıyız , Adore. Savaş hakkında.'' dediğinde kalp ritimlerim hızlandı.
''Savaş mı ? ''
''Nefiller en yakın zamanda saldıracaklarını söylüyor.'' dediğinde içimden sövdüm.
''Pekala halledeceğim.'' deyip telefonu kapattım. Koşarak Jack'in yanına gittim.
''Hey , hey sakin ol. Ne oldu ? '' diye sorduğunda nefes nefeseydim.
''Nefiller en yakın zamanda saldıracaklarmış , Jack. '' dediğimde sinirle yumruğunu duvara attı . Onu sakinleştirmek için ona sarıldım.
''Aklımda bir fikir var,'' dediğinde gülümsedim.
''Bütün düşmüş meleklerin tüylerini yakacağım. Daha sonra düşmüş melekler savaşa gelmeyecek ve nefiller kazanmış sayılacak. Bu sayede özgür olacaksın melek. Onlara düzgün itaat etmiş olacak ve özgür olacaksın.'' dediğinde sevinmiştim ama bir yandanda düşmüş melekler vardı. Bütün hepsi cehennemde olacaktı.
''Peki sen cehenneme gidicekmisin ? Yani kendi tüyünü düzgün biryerde saklamaya bak.'' dediğimde gözlerini yere dikti.
''Benim tüyüm , kayıp.'' dediğinde sinirle ona baktım. Tüyü kayıptı ve bana şimdi mi söylüyordu ?
''Ve bana şimdi söylüyorsun ? '' dediğimde üzgünüm dermiş gibi baktı.
''Ozaman şu tüy işini unut.''
"Kurtulman için," diye sertçe konuştu.Israr etmedim ve konunun kapanmasını istedim.Sonuçta yapmasına izin vermeyecektim.
"Herneyse , film izleyelimmi ? " diye soruverdim.
"Pekala, ben mısır patlatıyım.Sende filmi hazırla." dediğinde gülümsedim ve salona geçtim. Leptoptan hızlıca One day'i açtım. O sırada da jack yanıma mısırlarla geldi.
"Hangisi ? "
"One Day." dediğimde yüzünü ekşitti ve ona mısır attım.
"Savaş ha ? " dedi ve tüm mısırları kafamdan aşağı salıverdi. Hızlıca üstüne çıktım ve yastıkla vurdum. Hemen beni altına geri aldı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satan's Child
HororEn arka sırada köşede oturuyordu. Bembeyaz yüzü sapsarı ,uzun ve kıvırcık saçları ile dikkat çekiyordu.Belkide sadece benim dikkatimi çekiyordu. ''Boş bir yere geçin Bayan Langdon .'' diye bir ses duyduğumda titrememe engel olamamıştım. Herkes bana...