Bahar Annenin evine girerken üzerimde hissettiğim garip bir huzursuzluk vardı. Anlatacakları karşısında yıkılmaktan korkuyordum belkide. İçeri doğru gittiğimiz sıra Fatih'in biraz ilerimizde olduğunu fark ettim.
-"Fatih?"
Kapının önündeki koca bir taşın üstüne oturmuş elindeki odun parçasıyla oynuyordu. Seslenişimin ardından bir hızla ayağa kalkıp;
-"Geldin mi? Bende seni bekliyordum." dedi
-"Baya erken bulmuşsun." dediğimde gülümseyip;
-"İstanbul benden sorulur" dedi.
-"Zırvalama lan ne diyeceksen de" dedi Ardıç çenesini kasarak.
Fatih Ardıç'a kısa ve manalı bir bakış attıktan sonra yüzünü bana çevirip;
-"Kaçırıldığını duydum." dedi.
Ben daha cevap vermeden Ardıç;
-"Yani?" dedi sinirle;
-"Sen bir kessene lan sesini" dedi Fatih daha fazla dayanamayarak;
Bunun üzerine Ardıç, Fatih'in üzerine yürüdü. İkisininde arasına girip;
-"Hey! hey! Sakin beyler." dedim ve Ardıç'ın göğsüne dokunup;
-"Lütfen!" dedim anlayışlı olması için. Fatih'e dik dik bakıp geri durdu.
-"Evet Fatih seni dinliyorum."
-"Asır, biraz ileride konuşabilir miyiz?"
-"Lan bak yine" dedi ve üstüne yürüdü. Kolundan tutup;
-"Ardıç lütfen diyorum"
-"Lan konuşsun işte burada ayrı konuşmak ne?"
Fatih'e kaş göz yapıp biraz ileri gitmesi için rica ettim. Arabasını caddenin girişine park etmişti. Oraya doğru yürüyüp bekledi. Ardıç'a döndüm ve:
-"Biraz sakin olamaz mısın?" dedim.
-"Sakinlik mi bırakıyor it. Ulan ben ona yapacağımı bilirdim de."
-"Biraz bekle. Konuşup hemen döneceğim."
-"Acele et yoksa elimde kalıcak. 5 dakika konuşmana bile tahammülüm yok bak ona göre."
-"Tamam! Hemen geleceğim"
Ardıç'ı sakinleştirmiş sayılmasam da Bahar annenin evinin önünde bırakıp Fatih'in yanına ilerledim.
-"Asır.." diye cümleye başladığı an sözünü kesip;
-"Bana yalan söyledin" dedim. Kaşlarını çatmıştı. Kastettiğim şeyi anlamıyordu.
-"Ne zaman?" dedi, afallayarak;
-"İddia?" dedim kaşlarımı kaldırıp;
-"Sana yalan olduğunu mu söyledi." dedi.
-"Fatih yeter. Ortada bir yalan var ve bunu yapan sensin" dediğimde ne söylerse söylesin fikrimin değişmeyeceğini anlayıp kabul etti. Çünkü evet yalan söylemişti. Bir iki ofladıktan sonra;
-"Evet yalan söyledim. Çünkü onun nasıl bir adam olduğunu biliyorum ve seni uzak tutmak istedim. Canını daha fazla yakıcaktı"
-"Peki sen nasıl bir adamsın?"
-"Asır bak!"
-"Sen bak! Benden uzak durması gereken kişi o değil sensin, çünkü yalan söylüyorsun. Bu hastalığa kapılmışsın bir kere, oda yayıldı mı devamı geliyor. Şimdi soruyorum sana, bana başka konularda yalan söyledin mi?" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEHİR EFSANESİ #Wattsy2020
ActionNEFRETTEN DOĞAN BİR AŞKIN HİKAYESİ! BAŞ BELASI BİR ARDIÇ! VE ONDAN DELİ GİBİ NEFRET EDEN ASIR! Amerika'da DAP adı verilen özel bir şirkette korumalık yapan Asır. Bir anda kendini İstanbul'da SVK adındaki güvenlik şirketinde bulur. Istanb...