=Romantik komedi=™
Bu kitaptaki kişi ve olaylar -umarım- tamamen hayal ürünüdür..--------------------------------------------------------------------------------
---------------------------------
----------------- KONU TAKLİDİ HALİNDE YASAL İŞLEM BA...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hayat bazı konularda bize cömert davranabilir ve bu genelde istemediğimiz zamanlarda, istemediğimiz şekillerde olur."
🎼Şarkı önerisi: Hande Yener- Emrine Amade
ASYA DUMAN
-Bende Oğuz ACAR.
Gözlerimde biriken yaşları silerken Mert'e sarılmayı bıraktım ve ikimizde bir eli havada duran Oğuz'a baktık. Kesinlikle burada olduğunun bile farkında değildim. Mert Oğuz'un elini tutarak kendini tanıttı,
- Mert KARA memnun oldum.
Hem Oğuz hem de bana bakan Mert bir açıklama bekliyordu tabi. Şimdi onları tanıştırmak bana mı düşüyor? Ben bile Oğuz'u tanımaz iken hemde. Her neyse madem öyle yapacaktım. Boğazımı temizleyip Mert'i işaret ettim,
-"Oğuz, bu Mert benim okul arkadaşım, uzun zamandır görüşmüyorduk.."
Neden önce Oğuz'a açıklama yaptım ki sanki? Ardından Oğuz'u işaret ettim, ne olarak tanıtacağım ben şimdi bu adamı? "Bu da dün klinikten kovduğum adam.' Aman ne hoş! Oğuz beni beklemeden kendini tanıttı,
-" Oğuz ACAR, Gold Parfümün sahibi. Memnun oldum Mert. Asya ile randevumuz vardı bizimde."
Mert bana şaşırarak bakarken Oğuz gayet rahattı, hayır tabi ki buluşma gibi bir şey değildi. Hemen atıldım,
-" Yani öyle değil, şey olarak. Biliyorsun burası klinik."
Allah aşkına ne için uğraşıyorum ben? Bu kadar açıklama fazla bile değil mi?
-" Tamam Asya anlıyorum, çalışırken gelmek hataydı zaten. Sen işini bitir, ben burada olacağım."
Evet ya Mert. Hiç değişmez mi bir insan? Aynı samimiyet ve kibarlık nasıl da yıllar geçmesine rağmen kalıcı olmuştu? Mert'e gülümsedim,
-" Teşekkür ederim Mert.İlknur iyi bir dinleyicidir sıkılmazsın. " Deyip Oğuz'a baktım, bir kaşı havada Mert'i izliyordu, İlknur'un gözü ise Oğuz'daydı. Benim bilmediğim neler oluyordu burada? Şimdi bunlarla uğraşmanın dışında işlerim vardı ve bu konuya daha sonra değinecektim. Kapıya doğru yaklaşıp daha önce Oğuz'u kovduğum kliniğe davet ettim,
-" Buyurun Oğuz Bey." Oğuz ise Kafasını eğip geçmem için bana müsaade etti. Vay canına! Centilmenlerle dolu bir kliniğim var şuan. Kliniğe girip kapıyı kapattıktan sonra Oğuz'a berjerleri işaret ettim,
-"İstediğine oturabilirsin." Bugün iyi moddayım yabancı.
-"Aslında.." deyip durdu. Aslında ne?
-" Şu yastıkları daha çok sevdim. Oraya otursam olur mu?"
Ama orası benim köşem. 'Hadi ama Asya bencil olma sadece bir kaç yastık.'
