27. bölüm

227 4 0
                                    

(Multi :Emre)

(Mustafa Ceceli &İrem Derici
&Kıymetlim)

Ateş Mirzayla yola çıktığımızdan beri ne o konuşuyordu nede ben ikimiz susmuş radyoda çalan şarkıyı dinliyorduk. İçimden şarkılara eşlik ederken bu aralar sevdiğim sıkça dinlediğim şarkılardan biri çalmaya başladı . Ve aynı şekilde gözlerimi kapatıp bende eşlik etmeye başladım (şarkıylan beraber dinleyebilirsiniz )

Seni benden alamazlar,
Fırtına da kalamazlar
Canım canım canım gülüm
En kıymetlim

Beni sensiz bulamazlar
Kuşlar bile uğramazlar
Canım canım canım gülüm
En Kıymetlim!

Akşamlar ve Sabahlar benim için hep aynılar
Bakamamki ne gerek var?
Niye varki bu aynalar?
Üstümdeki Hırkada bak,

Hala saçının teli var
Akıllanır sanma beni
Burda hala bir deli var...

Başkasını sevmemek var,
Ölüpte hiç görmemek var,
Bağır çağır söylemek var,
Kıymetlim bana geri dön,

Hiç kimseyi sevmemek var,
Ölüpte hiç görmemek var,
Baştan sona söylemek var,

Kıymetlim bana geri dön,
Kıymetlim burada o yön..

Şarkı bittiğinde Ateş Mirza arabayı kenara çekmiş yüzüme farklı bir şekilde bakıyordu . Kendimi tamamen ona çevirdiğimde ellerini yüzüme yaklaştırıp

"Benden başka her hangi birinin yanında şarkı söylersen ses tellerine kezzap dökerim haberin olsun "

dedi ama söylerken acayip tatlı geldi bana. Elleriyle yüzümü avuçlayıp kendine çekiyorduki benim konuşmamla tekrardan sinirlenmeye başladı

"Hadi ya sanane istediğimin yanında söylerim şarkı seni ne alakadar eder kiminle veyahut kime söylemişim"

"Lannn o kelimeleri döken dilini ısırıp kopartırım delirtme beni benden başka kimsenin yanında söylemiyceksin dediysem söylemiyceksin . Duymıycak kimse bu sesi benden başka öpmiycek kimse bu dudakları dokunmıycak kimse benim dokunduğum gibi sana görmiycek bakmıycak kimse benim baktığım gibi anladın mı beni eğerki baktıklarını dokunduklarını görürsem ilk olarak sana dokunanı bir güzel sikerim sonradan parçalara ayırıp aç lağam farelerine yediririm . Seni ise odaya kapatıp bi güzel bece........."sözünü tamamlamasına izin vermeden ağzını kapattım .

"Sus sakın tamamlama o kelimeyi ne zaman bu kadar arsız terbiyesiz biri oldun sen ya "

"Senin benim olduğunu anladığımdan beri "

"Hadi ya kim demiş onu benim neden haberim yok "

"Ben söyledim "

"Hangi hakla"

"Sevgilin olma hakkıyla"

"Her hangi bir çıkma teklifi veyahut sevgilim olurmusun gibi birşey duymadım senin ağzından nerden sevgilin oluyormuşum . Hem onuda geçtim sevgili olmamız için bir sevgi veyahut hoşlantı olması gerekir ortada yada benmi yanlış biliyorum "

dediğimde bir yanım heyecandan kanatlarını açıp uçmaya hazırlanmışken diğer yanım ağzından çıkacak kelimeyi duymak istiyormuş gibi radarlarını açmış robot gibi beklemekteydi . Yüzümün her bir santimini ezberlemek istermiş gibi bakarken kaç dakika geçti bilmiyorum taki kanatlarımı kırıp uçma hayallerimi yerin dibine düşürene kadar. Hiç bir şey söylemeyip arabayı çalıştırdı . Kendi kendine hem konuşuyor hem homurdanıyordu . Söylediklerinden tek bir kelime dahi anlamadığım için yola bakmaya devam ettim . Beraber çıktığımız bu yolculukta bana yakın olduğu kadar uzak ulan bir beden kalbimi yerinden çıkartacakmış gibi hızlı attıran ama aynı şekilde kalbimi paramparça yapıp tuz buz eden yine aynı şahıs olan Ateş Mirza vardı.

MasumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin