そ19. Bölümden Bi' Kesit..ぞ

507 92 26
                                    

Bölümleri daha seyrek zamanda verdiğimden dolayı ara ara böyle kesitler vermeye karar verdim. Umarım beğenirsiniz bu yeni uygulamamı. Şimdi de satırları Kazım Holmes'e bırakıyorum. Gelecek bölümden...

"Turgay..." dedi Kazım, hastayı masada bırakan bir doktorun ameliyathane çıkışı hasta yakınlarına attığı karamsar bakışla. Katilin yüzündeki eski yaraya dikti gözlerini. "Yanağındaki çizik... Fazla derin değil," düşündü biraz, "mmm..." İşaret parmağını katilin üzerine tuttu. "En fazla iki haftalık bir çizik. Şu öldürdüğün adamla aranda husumet vardı zaten. Herhalde o yaptı çiziği. Sonra... Saçların, dağınık... Evli olmalısın, fakat parmağında yüzük yok. Demek ki bir yılı aşkın oldu evleneli. Belki de bir ay... Şu yüzük işine fazla takmamak gerek. Ama yakalı tişörtün... Düzensiz olmasına bakarsak karınla aran iyi değil gibi. Demek bu yüzden çıkmıyorsun kahvehaneden."

"Ama Amirim..." diye araya girmek istedi Turgay.

İzin vermedi Kazım.

"Şşş..." İşini ustalıkla yapmanın verdiği özgüvenle teşhisine devam etti. "Tedirginsin, cinayeti işlediğin belli. Fakat tek işlememişsin. Yanında birilerinin olduğunu düşünüyorum. Yoksa tek başına nasıl sürükleyeceksin ki o aralığa! Neyse, onu da anlatırsın. Bir de hafiften sallanan dizlerin... Başka biri olduğunu söylediğimden beri sallanıyor."

"Yok Komiserim, tikim var benim, o yüzden..."

"Harbi mi lan?"

"Vallahi Komiserim. Ayrıca bekârım ben."

"Hassiktir ya!" diye bağırdı Kazım, yine teşhislerinin sonu hüsranla bitmişti. "O da mı tutmadı?"

"Ben de çok isterdim Komiserim."

"Tutmasını mı?"

"Yani... Evlenmiş olmayı Komiserim. Kim evlenir benimle ya!"

"Deme öyle be oğlum. Niye evlenmesinler?"

Yerinde doğruldu Turgay, cinayeti unutmuş, kendine bir umut veren komiserin gözlerinin içine bakıyordu.

"Harbiden evlenirler mi Komiserim?"

"Tabii oğlum. Mal seven çok."

"Ama Komiserim, ayıp oluyor..."

"Peki yara..." dedi konuyu değiştirerek. En azından bir şeyleri tahmin edebildiğini umuyordu.

"Yara... Küçükken bisikletten düşmüştüm Komiserim. Altı yaşındaydım herhalde."

"Yaşında mı, yaşımda mı?"

"Anlamadım Komiserim."

"Dedin ya oğlum, altı yaşındaydım, diye. Doğrusu yaşında mı, yaşımda mı?"

"Hee, bilmiyorum ki Komiserim, yani bence 'yaşında' doğru gibi..." dedi kafasını eğerek.

"Neyse," dedi Kazım. Sorguda başka bir polis olmadığından kötü polis görevini de kendi üstleniyordu. "Sen mi öldürdün?" Başını yavaşça kaldırdı Turgay, tepesindeki ışığın gözünü kamaştırmasıyla tekrar indirdi.

"Evet. Ben öldürdüm."

"Neden?"

Kavga etmeye pek niyeti yoktu Kazım'ın. Sakindi, her sorguda olduğu gibi. Turgay'ın karşısındaki boş sandalyeye oturdu.

"Küfür etti, ben de vurdum Komiserim."

"Ben şimdi sana küfretsem beni de vurur musun? Manyak mısın acaba?"

"Yani şimdi siz polis olduğunuz için... Biz polis vurmayız Komiserim."

"Siktir git lan! Laflara bak, her küfredeni vuruyor musun sen? Boku bokuna yaktın kendini."

"Anneme küfür etti herif..." Sesi kötüleşmişti istemsizce. Sırf bunun için de öldürmüş olamazdı herhalde. "Ne yapsaydım, öpse miydim?"

"Öpmüşsün zaten adamı. Bir de, şu, adamı öldürüp itiraf edenlere kıl oluyorum. Başkomiserim bayılırdı sizin gibilere. Neyse, insanları kötü etkilemeyelim. Bir husumet mi vardı aranızda?"

"Biz ezelden husumetliyiz Komiserim. Pişmanım. Orospu çocuğu! Öldü, yine rahat yok."

"Küfür etme lan!" dedi Komiser Kazım yumruğunu masaya vururken. "Böyle malların eline nasıl silah veriyorlar?"

"Ama Komiserim, ayıp oluyor. Geçen sene öldü annem. Dayanamadım öyle deyince, bir anlık boşluğuma geldi."

"Boşluğuna geldi..." dedi Kazım kafasını sallayarak, gülümsedi. Sandalyeden kalkıp adamın yakasına yapıştı. Söylediğini anlamaya çalışıyordu. Bir an, maktulün yakınları geldi gözünün önüne. Gözü yaşlı bir ana, bitmiş, tükenmiş bir baba... Belki bir kardeş, belki de yoktu kimsesi. Çalıştığına göre ekmeğini yiyen birileri vardı ya! Sağlam bir yumruk geçirdi Turgay'ın midesinin olduğu tarafa. Midesinin yanındaki boşluğu tutarak yere çöktü Turgay. "Bak, işte şimdi boşluğuna geldi."

Ölümün Planı (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin