Genesis Avéne Zarukort, çağın en zeki cadısı olmaya aday bir genç kızdı fakat başında bir bela vardı: James Sirius Potter.
Potter, okuldaki favorisi olan Genesis ile birlikte, altıncı sınıf döneminde büyük bir tehlikeye atılacak ve Bakanlık'ın yenid...
yepyeni bir kurguyla karşınızdayım! sizi fazla oyalamadan bölüme yolluyorum, oy ve yorumlarınızı benimle paylaşarak hikaye için motive verebilirsiniz.
iyi okumalaar. <33
******
bölüm şarkısı: the fisherman three - those kisses.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
''...people find it far easier to forgive others for being wrong than being right.''
-hermione jean granger, in the books.
******
Hufflepuff Ortak Salonu'na her zamanki şen hava hâkimdi.
Öğrenciler gülüyor, oyun oynuyorlar, dedikodu yapıyor ve Quidditch konuşuyorlardı. Şişman Keşiş bir oraya bir buraya gidiyor, laklak edip eğleniyordu. Bazıları kitaplarına sarılmış, henüz sene başı olmasına rağmen SBD sınavlarına hazırlık için ders çalışıyor, bazıları ise gizlice soktukları ateş viskisini yudumluyordu.
Dönem daha yeni başlamıştı. Bina yerleştirmeleri yapılmış, büyük ziyafet sonlanmış, bütün okul yasak olmasına rağmen koridorlara doluşmuştu. Her öğrenci, diğer binalardaki arkadaşlarıyla özlem gidermek için görkemli okulun farklı köşelerinde geziniyorlardı.
Buna Gryffindorlu arkadaşlarıyla fısıldaşan Genesis Avéne Zarukort da dâhildi.
Genç kız, boynuna doladığı Hufflepuff atkısı ve açık saçlarının döküldüğü kazağıyla birlikte, Gryffindor kulesinin girişinde adeta parlıyordu.
"Hey, G." diye bir ses duyduğunda saçlarını arkaya doğru attı ve geriye döndü. Albus Severus Potter, ona doğru yaklaşırken bir yandan da sırıtıyordu. Yeşil kazağının üzerinde Slytherin ambleminin olduğu bir broş vardı. Genç kız gözlerini devirdi ve yaklaşmakta olan çocuğa baktı.
"Yine ne oldu, Al?" dedi bıkkınlıkla homurdanarak.
Albus Severus Potter, alaycı bir şekilde şakadı: "Canım sıkılıyor ve Scorpius kendini tamamen uykuya vermiş durumda. Rose veya diğerlerini ise ziyaret edemiyorum çünkü, bilirsin ya! Şu Gryffindor kız yatakhanelerine girmenin biraz sakıncalı olduğu yönünde söylemler var. Denemedim ve denemek gibi bir niyetim yok." dedi. Ardından aklına dayısı Ronald Weasley'in gelmesiyle birlikte sırıtarak kıza imalı bir şekilde göz kırptı.
Genesis, çocuğun ona iki sene önce anlatmış olduğu olayı hatırladı ve gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıp çocuğa boş boş bakmakla yetindi. "Yani?" dedi genç kız göz devirerek.
