BÖLÜM 15 - ÇOK SICAK

2.5K 114 5
                                    

Multimedya; LEYLA

3 gün sonra;

Babamın işi dolayısıyla 1 haftalığına bütün aile Antalya 'ya geldik.

Antalya 'ya her yıl tatil dolayısıyla geldiğimiz için buralara pek de yabancı değildim.

Babam artık her yıl ev kiralamaktan bıkıp buralardan bir ev almıştı.

Küçüklüğümden beri buraya geldiğim için bir sürü arkadaşım vardı.

Herkesten önce bir Leyla vardı, annem ve onun annesi bebeklik arkadaşı olduğundan hergün bir yerde buluşur, onlar konuşurken bizde oyun oynardık.

Bavulumu odama çıkartırken cançekiştiğimi gören abim yardım için yanima gelip, benim iki elimle zor taşıdığım bavulu tek eliyle hiç zorlanmadan kaldırdı. O bavulumu çıkartırken bende arkasından onu takip ediyordum, elimi sırtına iki kere vurup 'Koçum benim be' dedim.

Bu sırada odanın kapısını açmış ve bavulu yere bırakmıştı. Bana saçma bir bakış atıp odadan çıktı.

Yorgun olduğum için direk yatağıma bombalama bir atlayış yaptım. Yaklaşık 1-2 saat dinlendikten sonra mutfağa doğru ilerledim, dolaba baktım ve atıştıracak hiçbirşey olmadığını gördüm, yani yine yemek yapmam gerekecekti.

Hemen kollarımı sıvayıp makarna yapmaya başladım, çünkü en kolay yapılan yemek oydu, biraz sonra dış kapının açılma sesini duydum, muhtemelen abim veya annemdir diye bakmaya yeltenmeden makarnama yöneldim.

Makarnamı yapıp tabağıma yerleştirdim 'Galiba biraz fazla yapmışım, neyse akşamda yerim' diyerek yemeğime gömüldüm. Biraz sonra telefonuma mesaj geldi, mesaj atan kişi Leyla 'ydı.

- Antalya 'ya gelmişsin ve benim haberim yok ha
Unutulduk galiba...!

-Ya ben seni hiç unutabilir miyim?
Zaten yeni geldik. Yemek yiyorum şimdi, istersen bize gel beraber yiyelim.

Mesajı atmamın ardından mutfak kapısı açıldı ve içeriye Leyla girdi.

"Hiç sormayacaksın sandım" dedi.

Ben şaşkın şaşkın Leyla 'nın nasıl içeri girdiğini sorgularken o da tabaktaki makarnayı alıp yanima oturdu. O hunharca makarnaya gömülürken ben ona ağzım açık şaşkın şaşkın bakıyordum.

Ağzındaki yemeği yutmaya çalışırken "Ne bakıyon yesene, kurt gibi açım ben" dedi.

"Ama sen... yani... nasıl içeri girdin..."

"Abin evden çıkarken bende sizin kapının önündeydim, abin beni gördü 'napıyosun' falan dedi ışte bende 'Kızıl kafaya sürpriz yapacağım evin anahtarını alabilir miyim?' Dedim, o da bisey sormadan verdi"

"Nasıl dur bir dakika, sen yarım saattir bizim evde boş boş bekliyor muydun?"

"Yarım saat önce kadar kapı açılma sesi geldi farkettin dimi"

'Evet' anlamında kafamı salladım.

"Heh ışte o benim"

"Ama-"

"Sus artık kardeşim, çok açım"

Başka soru sormadan bende yemeğime gömüldüm, hem yemek yiyiyor hemde sohbet ediyorduk.

Biraz sonra yemek bitti ve Leylayla birlikte odama çıkıp yatağımın üstüne oturduk. Hem kahve içiyor hemde sohbet ediyorduk.

Konular konuyu açarken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorduk bile.

GİZLİ NUMARA (#wattys2017)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin