Chara ben ve Asriel ile biraz dolaşmak için dışarı çıktık. O kabustan sonra kafamı dağıtacak bir şeyler bulmalıydım. Grillbys'e gidecektik. Sans'tan özür dilemek istiyorum.
C:İkiz? Ne oldu bir karış surat?
*Halim yok Chara. Hala aklımı o kabustan ayıramıyorum.
A:Ne kabusu?
C:Sen anlamazsın.
A:Ne demek o?
C:Anlamazsın işte.
Grillbys'in yanına gelince içeri girdik. İçerisi sıcacıktı.-dışarısına göre- Sans her zamanki yerinde oturuyordu. Yüzü asıktı. Önünde bir şey ve ya ketçap yoktu. Küçük bir kemik parçası ile oynuyordu. Yanına gittik. Fark etmeden ona sarıldım. Kemikleri oynamayı bırakıp bana baktı.
*Özür dilerim...
S:N-Ne için?
*Bu gün seni WaterFall'da yanlız bıraktığım için...
S:Ah Frisk.
Beni önüne çekti. Ellerini omuzlarıma koydu.
S:Neden bunu dert ediyorsun?
*Çünkü seni orda yanlız bıraktım!
S:Tamam. Bak sorun yok.
*Ama sorun olabilirdi!
-Asriel'in telefonu çaldı. Açtı ve bir süre mırıldandı. Telefonu kapatıp diğerlerine döndü.-
AEm.. Çocuklar. Babam bizi harabede bekliyormuş.
S:O zaman sizi oraya ışınlarım.
A: Pki .,.
Sans bizi harabe bölgesine ışınladı. O da geldi. Flowey ile Asgor bizi bekliyordu. Galiba.
As: Sonunda geldiniz...
A:Ne oldu baba?
As:Alphys Gaster'in eski labratuarında eski bir ruh buldu. Onu tam işlenmemiş haldeyken tam çalışır hale getirdi.
*Yani?
As:Yani elimizde tam 7 ruh var.
*Ciddi misin!
C:Vay canına!
Asgor bize ruhları gösterdi. O yeni ruh yakut rengindeydi. Nedense bana Furry'i anımsattı. (Yakut ile lila bin alakası yok biliyorum .,.)
A:O zaman çabuk olalım ^^
Asriel bütün ruhları aldı. Dreemurr haline geldi. Ruhları elinde toplayıp yere çarptı. Sonra...
'Bariyer kırıldı'...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Ve Siyah-Undertale (Bitti)
FanfictionBeyaz ve Siyah... Zıt renkler değil mi? Tıpkı bu zamanda yaşayan ikiz kardeşler gibi... Chara ve Frisk... Biri bir melek, diğeri tam bir şeytan... İşte... Bu kitapta da bu iki kız kardeşin yer altındaki hikayesini anlatacağım... Umarım beyenirsiniz...
