Medya~Bulut Tekin
*Gecikme için özür dilerim!~Özlem
Bölüm şarkıları;
Nova Ateş
"Pera?Konser?Gitmek?Biz?!"diye kesik kesik konuşurken Janset bana kötü kötü bakarken daha fazla konuşmama kararı alacakken nefes nefeseydim.İz "Kendine gel be!"diye seslendi.Bir yandan bu halime gülerken aklıma düşen annem izin verecek mi düşüncesi düştü."Yalnız bu taşıma ve ulaşım şeysi nasıl olacak!"dedim büyük bir stresle."Okul götürecek.Fiyatı da uygun."dedi Burçak akıl çelici bir ses tonuyla.Öğle arası annemi tatlı bir dil ve klasik "Anne ama herkes gidiyor.Ben de gideyim!"tarzı duygu sömürümü yaparsam ve evde de biraz sıkıştırırsam iyi olacaktı."O zaman ne diyoruz?!Tırcı Mahmut Konserde!"diye bağırdı iç sesim.
...
"Çok heyecanlıyım!"dedim coşkuyla,olduğum yerde zıplayıp dururken.Bir saniye?Karşıdan gelen Ninja Kaplumbağalar'dan Donatello değil mi?Değil.Çünkü karşıdan gelen Bulut'un ta kendisiydi!Bulut?Bulut ve konser?Hem de Pera konseri?Şekerim mi yükseldi?Allah'ım sana mı geliyorum?Bebeğim dediğim anda vur bana mı? "Nova,kendine gel hemşehrim!" diye uyardı Burçak mizahşör sesiyle.İz bize gülüp dururken tamamen pislik olsun diye "Burçak..." dedim ukala ukala."Şuradaki eleman Eser değil mi?"dediğimde ise Burçak yüzünde olan kocaman gülümsemeye ve kıpkırmızı kesilmiş bir surata engel olamadı.Ben kahkahalarla gülerken bana dudaklarını oynatmamak suretiyle küfür etti.
Sonra da klasik lafı olan "Senin ağzına sıçacağım,bekle." diye fısıldadı.Tam hunharca gülmeye başlarken bizi konsere götürecek olan araç okul bahçesine girdi ve tam kalabalığın önünde durdu.İz ve Burçak beraber oturma kararı almışlardı.Benim de gözlerim Janset'i arıyordu.Ama Janset'in hala bana kızgın olduğunu hatırlayıbca bu fikirden vazgeçtim.Ben düşüncelerim arasında boğulup giderken aracın kapıları açılmış ve müthiş kalabalık bir anda beni ezerek araca binmeye başlamışlardı.Ben de bir şekilde itile kakıla araca girdiğimde ilerlemeye başladım.Arkamda hala bir yığın insan vardı hunharca aranarak bir yer bulup oturmak için bekleyen.İz ve Burçak ben ve Janset için arkalarındaki koltuğa çantalarını koymuşlardı.Hemen çantaların birini kaldırıp koltuğa geçtim."Janset ortalarda yok.Bu biraz daha kalsın."dedim önümde oturan İz Şafak'a.Başını olumlu anlamda salladı.
Gözlerim etrafta Janset'i ararken İz ve Burçak'ın kahkaha sesleri geliyordu.Bense sıkıntıyla beklemeye devam ettim.Acaba Janset'in başına bir şey mi gelmişti?Oflayarak dertli dertli bakınıp dururken kulaklarıma Janset'in şuh kahkahaları doldu.Nerede diye heyecanla bakınırken Burçak ve İz'in koltuklarının çaprazında kalan tarafta yanında uzunca boylu,otuz iki dişi de meydanda,sağ yanağındaki gamzesini göstere göstere gülen bir çocuk ve Janset'i gördüm.Onun adına mutlu olmuştum fakat hala yalnızdım.Kalabalık yerlerine geçmeye çalışırken ben de camdan dışarı bakmaya başladım.Sanırım buna alışabilirdim.Sonuçta bu olası bir şeydi.Kolumun hard core dürtüldüğünü hissedince sinirlerim tepeme çıktı ve hiç düşünmeden kolumu dürten aptala dönüp "Ne var?!"diye bağırdım.Karşımda biraz irkilmiş ve biraz şaşkın bakışlarla gözlerimin tam içine bakan Bulut'u gördüm."Ayy!Bulut!Çok özür dilerim "dedim stres ve korkuyla.Umarım beni yanlış anlamazdı."Sadexe boş yer bulamadım da yanına birisi gelmeyecekse oturabilir miyim?"dediğinde arkalara doğru boş yer olmalı diyerekten stresle baktım.Yanıma oturursa sürekli onu kesmeye çalışacak ve yakalanacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4 Element
Teen FictionBurçak,İz,Janset ve Nova...Dört arkadaştık biz.Biraz komik,biraz duygusal,biraz veryansın,biraz vurdumduymaz,biraz da hayalperest...Dört ay öncesine kadar birbirini hiç tanımayan insanlardık oysaki şimdi neredeyse her şeyimizi beraber yapıp,beraber...