İman.
Uçakla seyahat gibidir.
Yükseldikçe dünya küçük görünür..."Ben senin kocanim."
Hâlâ kulakları.da yankı yapıyordu ne diyecegimi hatta küçük dilimi yutmuş gibi bu cümlenin sahibine bakiyordum sevinsemmi uzulsemmi bilmiyordum ama eğer söylediği gerçekse bu olay hem Ali için hem de benim için büyük bir imtihan olacaktı.
Onun imtihanı.
Sabır.
Benim imtihanim ise şükür olacaktı,
Elimi kaldırıp parmağıma baktım kaşlarım anında catilmisti evlilik yüzüğüm nerede peki.
Direk Ali ye bakıp elimi gösterdim soru sorar gibi."Bak Deniz gözl- yani meryem biz daha nişanlıydık ama."
"Evet"
"Sen hastalandığın için nikah masasından hastahaneye geldik bu yüzden evlenemedik ama evlenecektik yani seninle ben, evlenecektik."
Demek o önemli günde Ben hastalanmıştım işte şimdi daha çok mahcup olmuştum Ali ye yüzümün düştüğünü görmüş olacak ki hemen yerinden kalkıp önümde diz ustu çökerek yüzüme bakmaya çalışiyordu yüzümü kaldırıp Ali nin yüzüne baktım tebessüm ederek, ama tabikide şunu da unutmamalıyız hâlen birbirimize haramdik aklıma Dank etmesi ile hemen yerimden kalıtım ve Ali den uzak bir köşeye gittim Ali ise hareketlerime şaşkınlık içinde seyrediyordu.
"N'apiyorsun Meryem."
Sonunda beklediğim soruyu sormuştu.
Bende tebessüm ederek."Bak Ali biz hâlâ birbirimize haramiz yanı evlenmeden uzak durmaliyiz birbirimizden."
Ali'nin ağzı şaşkınlıktan açılırken sorusunu yöneltti.
"Nasıl yani."
"Yani sen benim namahremimsin bilmiyormusun ,ve bu yüzden yan yana gelirsek günaha girmiş oluruz."
Kendimi bir anne Ali yi ise çocuğum gibi hissetmistim ona laf anlatıyormuş gibi söylemiştim gülümsemem yüzümde yayılırken Ali nin omuzlarına bakiyordum.
"Anladım."
Aklıma gelen soruyu dışa yansıtarak
Sordum."Ali annem ve babam neredeler."
Ali kafasını kaldırıp yüzüme baktı bende basımı kaldırıp Ali ye baktığımda sanki duvardan bir heykeldi neden yüzünden hiç bir şey anlayamıyordum.bir anda ayağa kalkıp odadan çıktı ne olmuştu yoksa düşündüğüm şey mi yoksa annem ve babam Aff Allah im, gözlerim den yaslar akarak cenemde buluşuyor sonra beraber intihar ediyordu her yere düşen damla da boğazıma dikenler batıyormuş gibi canım yanıyordu sırtımı duvara yaslayıp yere doğru kaydırdım kendimi ve yüzümü dizlerimin arasına saklayıp ağlamaya başladım,canım yanıyordu Allah'im bu nasıl bir imtihan hayatım hakkında hic bir şey bilmiyordum belki de Ali,.güveniyor. Muyum onu bile bilmiyorum ya yalan söylüyor sa ne yapicam ben ama hayatımı öğrenmem gerekiyor.
Başımı kaldırıp etrafıma bakindim üstümde ki uzun gecelikten kurtulmam gerekiyordu hemen yerimden kalkıp odadaki dolabı açtım içinde bir kaç elbise ve şal vardı içinden elime gelen bir elbiseyi alıp üstüme giyindim.siyah sade bir elbieydi belinde ince bir kemer geçiyordu üstünde siyah bir eşarp takıp kapıya doğru yöneldim ses çıkartmamaya özen göstererek açtım kapıyı, hemen camdan yapilmis merdivenlere yönelip çıplak ayakla indim önümde kocaman bir salon vardı muhteşem bir şekilde döşenmiş bir salon ortada kocaman koltuklar Tam karşıda büyük bir televizyon ama herşey siyahtı şık ve göz alıcı bir siyah diğer köşede kocaman bir yemek masası vardı ama rengi tıpkı deniz mavisiyi siyahın içinde mavi güzel görünüyor du ben oraya bakarken yan tarafta bir kapı gözüme çarptı hemen o tarafa gidip kapıyı açtım bu kapı bahçeye açılıyordu ,bahçeye girdigim an çimler ayaklarimin altında ezilmeye başladılar biraz daha yürüdükten sonra tam karşımda kocaman bir havuz onun yaninda ise renk renk güller ve papatyalar hemen oraya gidip papatyalarin yanina çöküp koklamaya başladım çok seviyordum beyaz papatyalari saflığı temizliği temsil ediyordu sanki ben bunlara dalmistimki aklıma neden indigim geldi ve hemen kalkıp dış kapıya yöneldim orda birkaç adam sanirim korumaydilar onlara görünmeden yola çıktım ama ne ev vardı etrafta nede bir araba geçiyordu gitgide korkum büyüyordu sağıma ve soluma bakindim yok yok yok hiç bir araba veya ev yok ne yapicam şimdi en iyisi geri o eve dönmek arkami döndüm ama ortada evde yoktu ne oluyordu o kadar mi cok uzaklaşmıştım geri geldiğim yolu takip etmeye başladım ama yoktu acaba başka bir yoldanmi geldim resmen ormanın içinde kaybolmuş tum.
Allah'im yardım et.Ali.
Annesini ve babasını sormuştu hiç bir şey. Söyleyemez dim ne diyecektim se kimsesizsin bir nenen vardı oda vefat etti hem de kimin yüzünden benim yüzümden Allah kahretsinki benim yüzümden şimdi deniz gözlüm ün kaldığı odanın karşısındaki odada oturmusum ona nişanlısı olduğumu söylemiştim yalan söylemiştim ama başka carem yoktu gerçekleri anlatsaydim yanımda durmayı kabul etmezdi hem de asla kabul etmezdi ama ben onun hep yanımda kalmasını hep onun gözlerine bakmayı elini hiç birakmamayi istiyorum neden istiyorum işte onun cevabını veremiyordum neden yanımda kalmasını deli gibi istediğimi bilmiyorum.bir haftadır baş ucundan ayrılmamıştım o gün nenesi vefat etmişti son anında yaninda olamamıştı ama ben cenazede sevdiğimin nenesini yanlız bırakmadım gomuldugunden beride her gün kabrini ziyaret ediyordum deniz gözlüm öğrendiğinde benden nefret edecek ve ben deniz gözlüm ün bana nefretle bakmasına katlanamam,dayanamam,off off başımı iki elimin arasına alıp ovalamaya başladım taki Volkan odama dalana kadar."Abi yenge yok."
Ne diyordu bu adam.
"Nasıl yok."
"Yok işte abi halini sormak için odaya girdim yok."
Bende odaya girdim ama yoktu yatağın üstünde giydiği geceliği vardı gitmişti belki de hafızası gelmiştir hazırlamıştı herşeyi, git gide sınırın ve korkum artı yordu evin her köşesini. Arattim ama yok tu lanet olsun yoktu deniz gözlüm ü kaybetme korkusu bütün bedenimi sarmıştı bu bir haftada o kadar çok alışmış tımkı şimdi kaybedemezdim olmazdı gidemezdi gitmesine asla izin vermigcektim asla arabama binip yola koyuldum evin çevresi sadece ormandı ne ev vardı nede bir araba geçerdi nereye gitmiş olabilir di lütfen başına bir şey gelmiş olmasın lütfen .Allah'a bile nasıl dua edeceğimi bile bilmezken ne diyebilirdim bu yaşıma kadar dua etmeyen ben şimdi hangi yüzle dua edebilirdim Meryemimi ondan sağ salim nasil isteyebilirdim hangi yüzle arabanın gazını koklemistim niye daha hızlı gitmiyordu karanlık çökmek üzere ve benim deniz gözlüm ormanın içinde kafamı iki yana sallayıp kötü düşünceleri savurdum aklımdan ve arabayı durdurup ormana girdim.
Meryem...
Ne zamandır yürüyorum bilmiyordum ama ayaklarimin altı ağrıyordu bir türlü bulamıyor dum evin yolunu kaybolmuştum ormanda karanlık cokuyordu ve ben karanlıktan çok korkan bir insanım etrafımda dönüp dönüp duruyordum diz üstü yere çöküp ağlamaya başladım kendim etmiş ve kendim bulmuştum ne diye evden çıktım ki otursaydim ne güzel sıcacık evde ama ben durmadım ve çıktım şimdi çok kötü ödüyordum bunun hesabını etraf gitgide karanlık oluyordu ve havada soğuk olmuştu hem titriyor hem de korkuyordum nasıl geri donecektim o eve.
Allah'im inşaAllah bulurlar beni inşaAllah.
Uykumda bastırmış ti tam gözlerim kapanıyordu ki bir ses ilisti kulaklarima.
Uzaktan geliyordu ses Meryem diyordu biri meryem beni bulmuşlardı ama ben kimildayamiyordum.
Bir anda ayak sesleri başımin yaninda gelmişti gözlerimi hafifçe açtığımda kahraman ım gelmişti.
Ali gelmişti."Ali."
Dedim fısıltı halinde çıkan sesimle,o ise.
"Deniz gözlüm."
Demişti.
Buna tebessumle karsilik verdim ve su cumleler dokuldu dudaklarimin arasindan.
"Beni bırakma."
Ve sonra
yüzümdeki tebessüm le karanlığa merhaba demiştim...Yorum ve beğenileri nizi bekliyor um inşaallah.
SELAMETLE..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUAM'DI KÂBE
SpiritualALLAH AŞKI BUTUN BENLİGİNİ SARMIŞ BİR GENÇ KIZ. ... "Allah'ım lütfen banada nasip et " Meryem tekrar tekrar ellerini semaya kaldırıp dua eder... "Hacı olmayi. Kâbe yi görmeyi nasip et." Der ama bilmezki hangi şartlarda gideceğini zamanın ne göstere...