Yıldızlar insanların güvencesi dir kayboldular mi bilinmezliğe düşer insan tıpkı kıyamet günü dusecegimiz gibi.
Gozlerim. Tonlarca yük taşıyormuşcasina yavaş yavaş açılmışlardı etrafim netligini kazandığında beyaz ve mavi ağırlıklı renklerle döşenmiş bir odada buldum kendimi Nerdeydim ne olmuştu birşey bilmiyordum tek bildiğim şeyse başımın feci şekilde ağrımasıydı yerimden hafifçe doğrulup oturur pozisyonda etrafima baktım ama hâlâ en son ne olduğunu hatırlayamıyordum elimle başıma dokunduğum an yüzüm istemsiz bir şekilde gerilmişti tülbentle kapanmış saçlarım hafiften yazmanın altından çıkmıştı.
yavaşça yataktan kalkmaya çalıştım ama kolumdaki serum buna izin vermiyordu damar yolu nun açıldığı koluma baktım serum bağlamışlar dı diğer elimle serumu çıkarttı m ne kadar yeri acisada görmemezlikten geldim ayaklarımı yataktan aşağıya salıp tam basacaktimki uyustuklarini hissettim kaç zaman dır bu haldeyim bilmiyordum kimsede yoktu odada hem zaten. Kime neyi sorucam hiçbirşey hatırlamıyordumki ellerimle bacaklarima biraz daha masaj uygulayıp durdum çünkü kapının arkasında birilerin sesi geliyordu heyecanim ve korkum bir arada artarken elim ayağıma dolaşıyordu,kapının açılma sesi ile başımı o yöne çevirdim bir adam uzun boylu beyaz tenli bakışları, göz rengi cikaramiyordum nasıl bir renktir siyah mi yoka kahve rengimi ama şunu çok iyi biliyorum veya hissediyorum bana yakın olan bir adamdı ,sanki bir yerlerden hatırlıyorum gibi ama çıkaramıyor um adamın bakışları beni bulunca daha fazla adamı incelemeyi bırakıp bakışlarımı yanındaki beyaz önlüklü. Otuz kırk ki yaşlarındaki kadın doktora çevirdim bana gülümsüyor du en içtenliği ile kısa saçları ni arkasında bağlamış ti çok sevimli bir kadına benziyordu.
bende daha fazla bu durumda kalmamak için toparlanıp."Ne oluyor nerdeyim ben ."
Daha doğrusu şu soruyu sormam gerekiyordu 'ben kimim.' gibi mesela ama eminim ona da sıra gelecektir,bakışları mi cevap beklercesine iki si arasında mekik dokuyordum .
İkisi de birbirine bakıp sonra bakışlarını bana çevirmişlerdi."İyimisin.?"
Adamın sorusu ile kaşlarımı cattim soruma soru ile karşılık vermişti.
"Siz kimsiniz.?"
Evet sonunda dökülmüştü cümleler iki dudagimin arasından merak ediyorum kimdi acaba.
Adam böyle bir şey beklemiyordu ki kaşları catildi."Nasılsın dedim.?"
Buda neydi böyle benim sinirlenmem gerekirken o sinirleniyordu ilk o soruma soru ile karşılık vermişti şimdide ben veriyordum,inatsa inat.
Onun sorduğu soruyu es geçip başka bir soru yönelttim."Nasıl geldim buraya.?"
Git gide ortalık kızışıyordu ve ben merakla en son kim kimin sorusuna adam akıllı cevap verecekti,ben bunları düşünürken adam yanıma geliyordu ki kadın doktor.
"Ali bey,durun lütfen."
Evet sonunda adamın adını öğrenmiştim,'Ali,Ali.'güzel isimdi ama ya ben ya benim adım neydi gözlerim doluyor du hâlen birşey öğrenememiştim bunun hüznü beni sarıp sarmalarken kadının sesi ile kendime geldim.
Yanıma yaklaşıp elini elimin üstüne güven verircesine koyup konuş maya başladı."İsmini bana söyler misin birtanem."
Evet bende onu düşünüyordum benim adım neydi,kafamı önce elimin üstündeki ellerine baktım güveniyordum doktora dudaklarim tebessüm ile şenlik. Ederken bakışları mi adını bilmediğim doktora çevirip başımı olumsuz anlamda salladim bilmiyordum ismimi bilmiyordum gerçekten de garipti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUAM'DI KÂBE
DuchoweALLAH AŞKI BUTUN BENLİGİNİ SARMIŞ BİR GENÇ KIZ. ... "Allah'ım lütfen banada nasip et " Meryem tekrar tekrar ellerini semaya kaldırıp dua eder... "Hacı olmayi. Kâbe yi görmeyi nasip et." Der ama bilmezki hangi şartlarda gideceğini zamanın ne göstere...