6. Bölüm

2.5K 1.1K 3.4K
                                    

Merhabalar sevgili okurlarım.

Bomba gibi bir bölüm ile geldim. Umarım beğenerek okuyacağınız bir bölüm olur.

Lütfen okuduğunuz bölümü oylamayı unutmayın. Oylarınız ve yorumlarınız benim için çok kıymetli.

Keyifli okumalar ❤

6. Bölüm

"Hiçbir suç kusursuz değildir, ardında mutlaka bir iz bırakır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hiçbir suç kusursuz değildir, ardında mutlaka bir iz bırakır."

- Alıntı

Görünmeyen buz dağının öteki yüzünü incelemek gibiydi aslında kusursuz gibi görünen cinayetin perde arkası. Var olduğunu bilmek fakat çıplak gözle görememek gibi. Ya da görmen gerekeni nasıl gördüğün ile ilgili. Algıda seçicilik başlar bir nevi. Herkesin zihin oyunu farklı bir dalgalanmaya ev sahipliği yapar. Kimisi basit düşünür, kimisi basit bir döngüyü bile dolaylı yoldan çıkmaza sokar. Kimisi net görür, kimisi bulanık bir camın arkasından gerçeği görür. Kimisi zihninde sorulara cevap arar, kimisi ise cevapları belli olan soruların gerçekliğini sorgular.

Tıpkı Balca ve Cenk gibi.

Basit düşünen Balca idi fakat zihninin çıkmazına sürüklenen ise Cenk. Genç adam, öyle derin düşünceler içine dalmıştı ki, Balca'nın dudaklarından şaşkın ve tedirginlikle dökülen hiçbir cümleyi duymamıştı. Çünkü zihni farklı bir dalgalanmanın tam ortasına sürüklenmişti. Beyin süzgecinden, sadece bir dakikada tüm elindeki bilgileri geçirmiş, yeni filizlenecek olan cinayetin ilk ipucusu ışıklı bir tabela misali yanmaya başlamıştı.

Katil, sıradaki kurbanını neden deşifre etmişti?

İki seçenek vardı Cenk için, ya katil kendileriyle dalga geçiyordu, ya da gerçekliğe açılacak olan sırları çözmeleri için bir iz bırakıyordu. O an ikinci seçenek ona daha bir cazip geldi. Cenk hiçbir suçun kusursuz olmadığına inanır, ardında muhakkak bir iz bıraktığını düşünürdü. Peki bu izi istemeyerek mi, yoksa bile isteye mi bırakmıştı? İşte asıl çözülmesi gereken bulmaca da burada başlıyordu.

"Neler dönüyor burada!?" Sızlanan ve kendi etrafında dönüp duran kıza, bu sefer netleşen algısıyla birlikte döndüğünde, gözlerinde sanki yeni bir cevap bulmuş olmanın parlaklığı vardı. Karar vermişti Cenk, katil ona bir yol sunuyorsa o da o yolu sorgulamadan yürüyecekti. Çünkü biliyordu o yolun sonundaki kapı, gerçekliğe açılıyordu.

"Önce Esma'yı alalım. Sonra da bu lanet olası yerden ayrılalım," diyerek genç kızın gözlerinin içine bakarak sessizliğini bozdu. Eline hiç değilse bir kaç ipucu geçmişti ve bunu değerlendirmesi için sakin kafayla düşünmesi gerekiyordu. Ama ondan önce yapması gereken tek bir şey vardı; Esma'yı bulmak ve onu annesine kavuşturmak.

"Esma'nın orada olduğunu nereden biliyorsun? Ya bu bir tuzaksa?" Balca haklıydı aslında. Bu bir tuzak da olabilirdi ama nedense bunun bir tuzak olmadığını düşünüyordu Cenk. Her ne kadar emin olmasada, şansını denemek istiyordu.

OTOSTOPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin