UNMISTAKEABLE LOVE (Larry Stylinson)

TRULY,MADLY,DEEPLY

#Louis

Her geçen gün daha fazla tanınıyordum.Her geçen gün daha seviliyordum. Tek başıma solo şarkıcı olarak ilerliyordum.Kızlar yolda önümü kesiyor fotograf çekiyorlardı.Kızların çıglıklarına ne kadar alışamasamda seviyordum.Begenilmek takdir edilmek hoşuma gidiyordu.

Sadece bu aralar Harry i boşlamış olabilirim.Hergün genelde provalarda oluyorum.Bedenim burada olsada aklım , kalbim Harry'de.

#Harry

Her geçen gün daha da yalnızlaşıyorum.Her geçen gün kendi sesimi dinlemekten biraz daha sıkılıyorum.Onu özlüyorum.Kokusunu.Onu bir tek geceleri görüyorum.Beni öpüyor ve yanımda yatıyor.Sabah ben uyanmadan işe gidiyor oradanda provalara.Ben ise arada bir Dylan ile takılıyorum.
Film izliyorum.Tatil oldugu için okulda olmuyordu.

Yine yalnız takıldıgım günlerden.Birazdan Louis televizyona çıkacak.Çıkmadan ona mesaj atıyorum bazen.Yine mesaj atmak için komidonun üzerinde telefonuma uzandım.Rehberden Louis i buldum.Ve yazmaya başladım.

"Başarılar sevgilim sana güveniyorum.Biliyorum.Yapacaksın.Seni seviyorum." -Harry

"Senin için yapacagım Styles.Seni seviyorum.Çok." -Louis.

Attıgı mesaj hiç olmasada bana iyi geliyordu.Sesi harikaydı ve seviliyordu.Hergün internette onun hayranlarıyla fotograflarını görüyorum.Kızlarla.Benden daha çok sarılıyorlardı.Kıskanıyordum ne yapayım elimde degil.Benim adamıma sarılmaları hoş degildi.Yani benim açımdan öyleydi.

Her hafta gelen sms oylarıyla birinci oluyor bi üst kademeye çıkıyordu.Bugün önemliydi.Eger yapabilirse finale gidecekti.Bir yanım finale gitmesini istesede, bir yanım gitmemeli diyordu.Bilmiyordum.

İşte Louis sahnedeydi. Ne söyleyecegini bilmiyordum.Söylemeye  başlayınca o tanıdık melodi kulaklarıma doldu.Hey bir dakika! Bu şarkı .....nereden biliyordum bu şarkıyı? Hadi zihnini zorla Styles. Tabi ya o gün Dylan ın büyükbabasının evindeyken.O romantik anda arkadan gelen slow müzik buydu.

Truly, madly, deeply, I am 

Gerçekten, delice, içten 

Foolishly, completely fallin

Aptalca,tamamen aşık oluyorum 

And somehow, you caved all my walls in 

Ve her nasılsa bütün duvarlarımı oyuyorum 

So baby, say you'll always keep me 

Öyleyse bebeğim, beni her zaman tutacağını söyle 

Truly, madly, crazy, deeply in love with you

Gerçekten, delice, çılgınca, içten sana aşığım 

In love with you. 

SANA AŞIĞIM. 

Söylemesi bittiginde gözlerimin doldugunu hissettim o anda Louis in agzından dökülen kelimeler benim son noktam olmuştu.

"Bu şarkıyı benim ilham kaynagım ve yaşama sebebim olan sevgilime armagan ediyorum"

Aglıyordum.Mutluluktan.Tarif edilemeyen bu harika his.Seviyordum.Delicesine.Açıklayamıyorum.Louis milyonların önünde bana aşık oldugunu söyledi.Ama ismimi vermedi.Olsun ben o kişinin ben oldugunu biliyordum sonuçta.Önemli olanda bu degil mi zaten.

Aşık olmak böyle miydi yani?Kalbinin istemsizce hareket etmesi mi? Adını her duydugunda heyecanlanman mıydı?Hissetmemek miydi?Hissettigin tek şey o muydu?Tarif edemedigin o duygunun adı mıydı?

Yoksa acı çekmek miydi?Özlemek ama hiçbir zaman kavuşalanamıyan bir şey miydi?

Ya da her ne olursa olsun , şartlar ve sonuçlar ne getirirse getirsin her zaman birlikte olmak mıydı?

                                                                 ***

 Gece uyumamış onun eve dönmesini beklemiştim.Bu arada telefonumdan Louis ile ilgili yorumları okuyordum.

Bir grup genç kız kavga ediyordu.Biri ''Louis benim'' diyordu digeri ise ''benim.Gülüp geçtim.Üzgünüm kızlar ama onun zaten bir sahibi var.

Bazı insanlar ise Louis in televizyonda şarkıyı armagan ettigi kişi hakkında konuşuyorlardı.Louis in gay oldugu ortaya çıkarsa ne olacaktı .Bu acaba kariyerine zarar verir miydi? Aslında çok insanların düşünceleri umrumda degil onunda umrunda olmayacagını düşünüyorum.Peki kariyeri açısından neler olacaktı?

Düşüncelere tam dalacakken anahtar sesi duydum.Ve sonrasında açılan kapı.Hemen yerimden fırladım ve ona sıkıca sarıldım.Onu o kadar sıkıyordum ki resmen parçalayacaktım çocugu.Ellerini belimden çekip avuçlarıyla yüzümü kavradı.Dudaklarımı birleştirdi.Şu iki dakikalık öpüşme bana iki saat gibi geldi.

-''Seni-öpücük-çok-öpücük-fazla özledim Harry!'' hem konuşuyor hemde öpücüklere boguyordu.Bir elide saçlarımın arasına geçirip çekiştiriyordu.

-''Bence konuşarak zaman kaybediyoruz Tomlinson!''

Üstündeki ceketi çıkarıp yere fırlattı.

Bana o hayran kaldıgım muhteşem gülümsemesini verip beni baldırlarımdan tutarak kaldırdı ve odamıza dogru götürdü.

''Gel ve kalbimi al.

Bu gece sadece sen ve ben olalım.

Sadece SEN ve BEN.''

YİNE DAYANAMADIM VE BİR BÖLÜM DAHA PAYLAŞTIM.

ŞU SEVİŞME SAHNESİNİ BU SEFERLİGİNE YAZMAYIP SİZİN HAYAL GÜCÜNÜZE BIRAKIYORUM SALDKSAJDKASJDAS AMA EGER İSTERSENİZ DİGER BÖLÜMDE DEVAMINI YAZABİLİRİM KLSDAKDA

YORUM VE VOTE İSTİYORUMMMM SADSAJK :D