DAY 4.

1.2K 72 21
                                    

Elleri hala saçlarımdayken kalktı ve yana oturdu.Yüzüm ile yüzü arasındaki mesafeyi kapattı.

-''Beni öper misin?''

***

-''Ne-e?'' diye kekeledim dedigi şey üzerine.

-''Lütfenn..Harry yalvarırım öp'' dedi gözüne baktıgımda sulanmıştı ve sesi sarhoş yerine aglamaklı çıkmıştı.

Ne yapılırdı buna karşı.Ne yapmam gerekiyordu.Sanırım düşününce herşeyi daha da batırıyordum.Bu sefer düşünmedim ve kendimi onun dudaklarına hapsettim.

Yumuşak dudaklarında hapsolmuştum.Öpmegi bırakmak istedim ama beni o kadar sıkı tutmuştu ki hareket bile edemiyordum.Aslında etmek istemiyordum.Onun dudakları o kadar rahatlatıcıydılar ki cennetteymişsin gibi.

O üst dudagımı emerken bende onun alt dudagıyla ilgileniyordum.Bir kaç saniye sonra dillerimiz de işin içine girdi.Bu çok fazla inanılmazdı.Şuan şimdiye kadarki en ateşli ,tutkulu ve en uzun öpüşmemizi yapıyorduk.Ve ben bundan şikayetçi degildim.

Öpüşmeyi durdurdu.Küçük bir bebek gibi kucagıma yerleşti ve başını göğsüme koydu.Kollarım ile bedenini sardım.Ellerini yukarı çıkardı ve tekrar kıvırcıklarım ile oynamaya başladı.

Sarhoşluktan olacak ki minik hırıltılar çıkardı.Biraz sonra birşey mırıldandıgını duydum.

"benim aşkım" "ilk ve son" "sadece sen" "hayatımın" "aşkı" "sen" 

Kelimelerin garip oldugunu düşündüğümde onları sıraya koymayı denedim.Ve sanırım başarılı oldum.

"Hayatımın ilk ve son aşkı...benim aşkım..sen..sadece sen."

Daha sonra ses kesildi ve saçımda dolaşan parmaklar durdu.O an uyudugunu fark ettim.

Bu anı sonsuza kadar yaşayabilirdim..

***

Sabah uyandıgımda Louis yeni kalkmıştı ve giyiniyordu.Uyandıgımı fark ettiginde kocaman gülümsedi.

-"Günaydın Hazz"   Hazz bu lafı ondan duymayalı uzun olmuştu.

-"Günaydın Lou"

-"Hadi kalk giyin kahvaltıya gidiyoruz!"

-"Tamam kalkıyorum" diyip yataktan fırladım.Yerde duran pantolonumu aldım ve giyindim.Ayakkabı ve tişörtümüde giydikten sonra ellerim ile saçlarıma şekil verdim.

Otobüsten indigimde derin bir nefes aldım.Güzel bir gündü.Dün gecede öyle.Rüyama girdi diyebilirim.Devamını rüyamda görmüştüm.Kesinlikle inanılmazdı.

Dudaklarıma yapışmıştı ve beni bırakmıyordu.Ellerini aniden saçlarımdan çıkardı ve penisime dogru yol aldı.Orada durdu ve o bölgeme baskı yapmaya başladı.Keskin bira kokusunu bile rüyamda hissedebilmiştim.Onu kucakladım ve koltuga yatırdım.Ani bir hareketle beni altına almıştı.Dudaklarımdan boynuma indi ve öpücükler bıraktı.Ellerim tişörtünü çekirtirirken oda kemerimi çıkartıyordu.

Louis boynumdan başladı öpe öpe vücudumdan aşagı dogru indi.Boxerımın tam kenarında durdu ve dişleri ile onu sıyırdı.Eliyle tutup yere attı.

-"Seni herşeyden çok seviyorum" dedigini duydum iniltilerimizin arasından.

Ona cevap vermek istedim ama içime girmesiyle agzımdan çıkan tek şey bagırmak oldu.

Lanet rüyanın gerisini hatırlamıyordum.

Gerçek dünyaya beni döndüren, kollarımı sarsan Louis olmuştu.

UNMISTAKEABLE LOVE (Larry Stylinson)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin